11. Hukuk Dairesi 2013/11060 E. , 2014/1372 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 16/01/2013 tarih ve 2010/183-2013/10 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı nezdinde müvekkiline ait 2009/32315 sayılı ile “... başarınız için yanındayız...” ibare ve logolu markanın tescili için başvuruda bulunulduğunu, 556 sayılı KHK"nin 7/1-a-c maddeleri uyarınca talebin reddedildiğini, red kararına karşı itirazları sonucunda... tarafından marka tescil talebinin 35. sınıfta yer alan “iş yönetimi, idaresi ve bu konularla ilgili danışmanlık hizmetleri (muhasebecilik hizmetleri dahil), ithalat, ihracat, acente hizmetleri, ticari ve sınai ürünler için eksperlik hizmetleri ile 41. sınıfta yer alan eğitim ve öğretim hizmetleri” açısından doğrudan tanımlayıcı nitelikte olduğu ve hizmetlerin vasfını belirttiğinden bahisle kısmen reddedildiğini, oysa müvekkili şirketin 1991 yılından beri yönetim danışmanlığı sektöründe çalıştığını, “...” markasını da bu tarihinden beri kullandığını, öyle ki işbu markanın ilk defa müvekkili tarafından bu sektörde kullanılıp, tanıtıldığını, müvekkilinin sunduğu hizmetin marka ile bütünleştiğini ve tanınmış marka niteliği kazandığını, müvekkilinin ticaret unvanını da 25.6.1992 tarihinde tescil ettirdiğini, markanın sadece “...” ibaresinden oluşmadığını, markanın bütünü itibariyle incelendiğinde 556 sayılı KHK"nın aradığı şartları taşıdığını ileri sürerek,...."in 2010/M-2992 sayılı kararının redde ilişkin kısmının iptaline, 2009/32315 sayılı marka başvurularının bütün sınıflar açısından müvekkili şirket adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kararın usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, başvuru konusu “... Başarınız İçin Yanınızdayız +....” ibare ve biçiminden müteşekkil işarette, münferit unsurlardan ziyade, işaretin bir bütün olarak bıraktığı genel intiba nazara alındığında, ... sözcüğünün bir bütün olarak markanın esas unsurunu teşkil ettiği ve ön planda bulunduğu, şeklin ayırt ediciliğe bir katkısının olmadığı, “Başarınız İçin Yanınızdayız” ibaresinin işarette okunamayacak kadar küçük olduğu, ... ibaresinin
başvuru kapsamında bulunan 35. ve 41. sınıftaki hizmetler için yapılabilecek bir araştırma ve geliştirme faaliyetini gösterdiğinin ve bu mesajı verdiğinin açık bulunduğu, bu ibarenin ticaret hayatında herkesin kullanımına açık olduğu, başvuru kapsamında yer alanlar gibi aslında tüm sektörlerde araştırma ve geliştirme faaliyet ve yatırımları ile sonuçlarını tanımlayan bir kelime olduğu, bu bağlamda anılan faaliyet türünü ifade etmek için zorunlu sözcüklerden olup, anılan hizmet türünü de tanımladığından jenerik ve tasviri bir sözcük olduğu, ayrıca işaretin başvuru kapsamında yer alan ve reddedilen hizmetler için somut olarak ayırt edicilik vasfı da bulunmadığı ve 556 sayılı KHK"nin 7. maddesinde yer alan mutlak ret nedenlerinden etkilenmeksizin tescile olanak sağlayacak düzeyde, kullanımla ayırt edicilik de kazanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması ile tescili istenen markanın baskın unsurunun "..." olmasına ve kapsamında bulunan hizmetler bakımından marka olarak tescilinin mümkün bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 22/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.