17. Hukuk Dairesi 2015/5112 E. , 2017/10888 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıya trafik sigortalı araçta yolcu olan davacının eşinin aracın göle düşmesi sonucu yaşanan kazada vefat ettiğini, davalı şirketçe ödenen tazminatın yetersiz olduğunu belirterek 1000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının ödeme tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş iken; ıslah dilekçesi ile talebini arttırmıştır.
Davalı vekili, ödeme yapıldığını kazada hatır taşıması ve müterafik kusur nedeni ile ayrı ayrı indirim yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın kısmen kabulü ile 34.607,32 TL nin 09.07.2013 tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma talebine ilişkindir.
Destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin davalarda, aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınacak raporda, davacıların her biri için destekten yoksun kalacakları sürenin ayrı ayrı belirlenmesi, raporun düzenlendiği en yakın tarih, bilinen dönem kabul edilerek ölenin bilinen gelirine göre davacıların gerçekleşen zararının ve sonraki bilinmeyen dönem için gelirin her yıl % 10 oranında artıp, % 10 oranında iskonto uygulanmak suretiyle hesaplanarak bilinmeyen dönem zararının hesaplanması ve davacıların ve desteğin muhtemel bakiye yaşam süreleri konusunda PMF-1931 tablosunun kullanılması gerekir. Öte yandan eğer davacıyada davacılar davadan önce bir ödeme almış iseler, ... şirketi veya güvence hesabı tarafından yapılan ödemeyi destekten yoksun kalma tazminatı hesabı yapılmadan önce alan davacılar, hesap tarihine kadar geçen süre nedeni ile aldıkları paranın yasal faizi kadar kazanım elde etmiş olacaklarından, zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davacı/davacılara yapılan ... ödemesinin, ödeme günü ile destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı güne kadar geçen süredeki işlemiş yasal faizi de hesaplanarak, ödeme tutarı ile birlikte hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından indirilmesi gerekir. Bütün bu hesaplamaladan sonra eğer somut olayda BK 43 te düzenlenen hatır taşıması, BK 44. maddede düzenelenen müterafik kusurun varlığı söz konusu ise her bir davacı için ayrı ayrı hesaplanan tazminatlardan en son müterafik kusur ve/veya hatır taşıması indiriminin yapılması gerekir.
Mahkemece kabul edilen müterafik kusur indiriminin en son (yukarıdaki ilkelere uygun olarak yapılan bilirkişi raporunda belirtilen sonuç rakam üzerinden) yapılması gerekirken, sıralama hatası yapılarak davacı taraf lehine daha az miktarda tazminata hükmedildiği görülmüş ise de; temyiz eden sıfatına göre aleyhe temyiz yapılamayacağından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Somut olayda destek ve arkadaşının lahana toplamak amacıyla tarlaya gittiklerinin anlaşılmasına göre; tazminat miktarından hatır taşıması ve müterafik kusur nedeni ile %20 şer oranda ayrı ayrı indirim yapılması gerekirken sadece müterafik kusur nedeni ile indirim yapılması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile verilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 23.11.2017 gününde üye ... ve üye ..."ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
- KARŞI OY -
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma talebine ilişkindir.
Tazminatı kapsamını belirleme biçimi ve tazminattan yapılacak indirimler ve sıralaması TBK 51 ve 52. (818 Sayılı BK 43-44 Mad) Maddelerinde düzenlenmiştir.
TBK 51. Maddesine(BK 43. Mad.) göre hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak tazminatı belirleyecektir. Bir başka anlatımla hakim durumun gereği ve özellikle tarafların kusurlarının ağırlığını göz önüne alarak tazminatı belirleyecektir. Böylece tazminat belirlendikten sonra Karayolları Trafik Kanunu’nun 87. Maddesine göre yaralanan veya ölen kişi, hatır için karşılıksız taşınmakta ise veya motorlu araç, yaralanan veya ölen kişiye hatır için karşılıksız verilmiş bulunuyorsa bir başka anlatımla zarar gören bir menfaat karşılığı olmadan hatır için taşınıyorsa gerek öğreti gerekse ... içtihatlarında benimsendiği üzere TBK 51.(818 sayılı BK.’nun 43. Mad.) maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılacaktır. Ayrıca zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise TBK 52. (818. Sayılı BK 44. Mad.) maddesine göre hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. (... ... 14.03.2012 2011/4-824 E., 2012/134 K. Yine HGK 16.03.2016 Tarih 2014/1018 E., 2016/326 K.) (... 17. HD 31/10/2017 2016/12403 E., 2017/9904 K.)
Özetlemek gerekirse hakim tarafların kusur durumunu dikkate alarak tazminatın kapsamını belirledikten sonra bir menfaat karşılığı olmayan hatır için taşıma varsa hatır indirimi yapılacak ayrıca zarar gören zararın artmasına sebep olmuş yada zarar doğuran fiile rıza göstermiş ise ... kararlarında yerleşmiş olduğu üzere tazminattan müterafik kusur indirimi yapılarak nihai zarar ve ödenmesi gereken tazminat belirlenecektir.
Her ne kadar çoğunluk belirlenen tazminattan önce yapılan ödemenin indirilmesi kalan tazminat miktarından ise müterafik kusur ve hatır indiriminin oranlanarak indirilmesi gerektiği belirtilmiş ise de öncelikle belirtmek gerekir ki tazminatı belirleme uygulanacak bu sıralama yukarıda açıkladığımız gibi TBK 51 ve 52. Maddesine (BK 43-44 Mad.) açıkça düzenlenen sıralamaya uygun düşmemektedir. İlgili kanun maddeleri incelendiğinde yapılan ödemeler bir indirim nedeni olarak gösterilmemiştir. Kaldı ki ödemeler tazminatı belirlemede bir indirim sebebi olmayıp ... uygulamaları ile artık yerleşik hale geldiği gibi borcu söndüren bir nitelik taşımaktadır.(... 03.05.2017 Tarih 2017/2097 E., 2017/894 K.)
Bir başka açıdan kanunun belirlediği sıralamaya uygun olarak nihai tazminatı belirleme biçimi aynı şartlarda zarar görene ödenecek tazminatta bir denge ve adalet oluşturacaktır. Bu durumu bir örnek ile anlatmak gerekirse, 100 TL belirlenen bir tazminattan hiç ödeme yapılmadığı durumda %20 hatır indirimi, %20 müterafik kusur indirimi olmak üzere %40 oranında 40 TL indirim yapıldığında nihai ödenmesi gereken tazminat 100-40 = 60 TL olacaktır.
Dava açılmadan önce güncellenmiş değeri 30 TL bir ödeme yapılmış olması durumunda çoğunluğun belirttiği gibi öncelikle yapılan ödeme tazminattan indirildiğinde 70 TL tazminat kalacak. Bu miktar üzerinden hatır indirimi ve müterafik kusur indirimi olarak toplam %40 oranın da yani 28 TL indirim yapıldığında ödenmesi gereken nihai tazminat 70-28=42 TL olacaktır. Bu durumda yapılan 30 TL güncellenmiş ödeme ve karar altına alınacak 42 TL olmak üzere toplam ödenen tazminat 72 TL olarak belirlenmektedir.
Kanunda belirtilen ve bizimde savunduğumuz sıralama uygulandığında yani 100 TL tazminattan önce hatır indirimi (TBK 51. Mad. BK 43. Mad.) ve müterafik kusur indirimi (TBK 52. Mad. BK 44. Mad.) olarak %40 oranında yani 40 TL indirim yapıldığında nihai tazminat 60 TL olarak belirlenecektir. Buradan 30 TL güncellenmiş ödeme düşüldüğünde karar altına alınması gereken tazminat 60-30=30 TL olarak belirlenecektir. Bunun sonucu olarak 30 TL güncellenmiş ödeme ve 30 TL ödenmesi gereken tazminat olmak üzere 30+30=60 TL tazminat ödenmiş olacaktır.
Görüldüğü gibi tazminattan önce yapılan ödeme düşülüp daha sonra müterafik kusur ve hatır indirimi yapıldığında toplam ödenen miktar 72 TL olurken hiç ödeme yapılmaması durumu ve ödeme yapılması durumunda önce hatır indirimi ve müterafik kusur indirimi yapılması ve daha sonra güncellenmiş ödemenin mahsubu durumunda verdiğimiz örneğe göre eşit yani 60 TL tazminat ödenmiş olacaktır. Nitekim ... 11. HD 06.11.2008 Tarih 2007/3948 Esas, 2008/12426 Karar sayılı ilamı da bizim görüşümüz yönündedir.
Somut olayda mahkemenin kararının tazminat miktarından hatır taşıması ve müterafik kusur nedeniyle %20"şer oranda ayrı ayrı indirim yapılması gerekirken sadece müterafik kusur nedeni ile indirim yapılması bozma nedeni yapılması gerekirken yukarıda izah ettiğimiz nedenlerle güncellenmiş ödemenin kanunda bir indirim nedeni olarak sayılmaması ve borcu söndüren niteliği gereği hatır indirimi ve müterafik kusur indirimi yapıldıktan sonra kalan tazminattan güncellenmiş ödemenin mahsup edilmesi gerektiği düşüncesi ile, çoğunluğun hesaplanan tazminat miktarından önce güncellenmiş ödeme tutarının indirilmesi ve daha sonra kalan tazminat miktarı üzerinden hatır indirimi ve müterafik kusur indirimi yapılması yönündeki düşüncesine katılmıyoruz.