
Esas No: 2019/1585
Karar No: 2020/1305
Karar Tarihi: 02.12.2020
Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 2019/1585 Esas 2020/1305 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/1585
Karar No : 2020/1305
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Vergi Dairesi Başkanlığı - …
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU :… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, …İnşaat Nalburiye Yapı Malzemeleri ve Orman Ürünleri Pazarlama Sanayi Ticaret Limited Şirketinin 1999 ilâ 2003 ve 2005 yıllarına ilişkin muhtelif vergi borçları ve fer'ilerinden oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … ilâ … (… numaralı hariç) ve … tarih ve … ilâ … takip numaralı ödeme emirlerinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
Dava konusu ödeme emirleri içeriği borçlara ilişkin olarak asıl borçlu şirket adına düzenlenen ihbarname ve ödeme emirlerine ilişkin tebliğ alındısı, komşulardan bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuru huzurunda muhatabın bulunamadığı taahhüt ilmühaberine yazılarak tarih ve imza konularak hazır bulunanlara imzalatılmamıştır.
Dolayısıyla usulüne uygun yapılmayan tebligat nedeniyle kamu alacağının kesinleştiğinden bahsedilemeyeceğinden şirket ortağının ödeme emirleriyle takip edilmesinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Vergi Mahkemesi bu gerekçeyle ödeme emirlerini iptal etmiştir.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Üçüncü Dairesinin 05/07/2018 tarih ve E:2016/4631, K:2018/3891 sayılı kararı:
21/12/2000, 13/10/2006 ve 16/07/2010 tarihlerinde asıl borçlu şirketin adreste bulunamadığına ilişkin adres tespit tutanakları tanzim edilmiştir. 01/05/2000 ve 13/08/2002 tarihlerinde yapılan yoklamalarda da şirketin işyerini terk ettiği ve işyerinin halen kapalı olduğu saptanmıştır.
Asıl borçlu şirketin bilinen adresinden ayrıldığı ve yeni adresinin bilinmediği hususunun yoklamayla ortaya konulması nedeniyle 213 sayılı Kanun'un 103. maddesindeki koşulların gerçekleşmiş olması karşısında asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin ilânen tebliği yoluna gidilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Vergi Mahkemesi kararının ilânen yapılan tebligatın aynı Kanun'un 104. maddesinde düzenlenen şekil koşullarına uygun biçimde gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda yapılacak inceleme sonucu yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerekmiştir.
Daire bu gerekçeyle kararı bozmuştur.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
Mahkeme, ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar etmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 213 sayılı Kanun'un 103. maddesinde belirtilen şartların oluştuğu dolayısıyla asıl amme borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emrinin ilanen tebliğ edilmesi akabinde alacağın kesinleştiğinin sabit olduğu ve davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Dava dosyasında yer alan bilgi ve belgelerin incelenmesinden … tarih ve … numaralı ödeme emrinin bu idari davaya konu edilip edilmediği anlaşılamamaktadır.
Öte yandan, … tarih ve …, …, …, … numaralı ödeme emirlerinin; sırasıyla … tarih ve …, …, …, …numaralı (… numaralı ödeme emrinin idari davaya konu edilip edilmediği belirsizdir) ödeme emirleriyle tutarının, dayanağının ve döneminin aynı olup olmadığı; diğer bir deyişle … tarih ve …, …, … ve … numaralı ödeme emirlerinin mükerrer olarak düzenlenip düzenlenmediği hususunda bir belirlilik bulunmamaktadır.
Bununla birlikte, … tarih ve … numaralı ödeme emrinin, davacının, %35 oranında ortaklı payına sahip olduğu asıl amme borçlu şirketin, değinilen borçlarına yönelik esas sermaye payında takip edilip edilmediği de belirsizlik taşımaktadır.
Diğer taraftan, 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 17. maddesinin (2) numaralı fıkrası ile 6552 Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun'un 73. maddesinin (14) numaralı fıkrasının (b) bendi uyarınca, Maliye Bakanlığı tahsil dairelerince takip edilmekte olan alacakların tahsilinden vazgeçileceğine yönelik kuralda belirtilen şartların, dava konusu ödeme emirleri içeriğinde yer alan alacaklar yönünden uygulanıp uygulanmayacağı da ayrıca değerlendirilmeye muhtaçtır.
Dava konusu ödeme emirleri içeriği alacaklardan bir kısmının vergi ziyaı cezası olduğu görülmekle birlikte, değinilen vergi ziyaı cezalarının hesaplanmasında, Anayasa Mahkemesinin 06/01/2005 tarih ve E:2001/3, K:2005/4 sayılı kararıyla iptal edilen, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun, 4369 sayılı Yasa ile değişik, 344. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, “... bu ceza ziyaa uğratılan verginin bir katına, bu verginin kendi kanununda belirtilen normal vade tarihinden cezaya ilişkin ihbarnamenin düzenlendiği tarihe kadar geçen süre için, bu Kanunun 112 nci maddesine göre ziyaa uğratılan vergi tutarı üzerinden hesaplanan gecikme faizinin yarısının eklenmesi suretiyle bulunur" kuralının dikkate alınıp alınmadığının da belirlenmesi gerekmektedir.
Yukarıda yer verilen hususların da incelenmek, değerlendirilmek ve araştırılmak üzere, temyizen incelenen ısrar kararının, Danıştay Üçüncü Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay Üçüncü Dairesinin yukarıda yer verilen kararının dayandığı aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar kararının bozulması gerekmektedir.
Bozma kararı üzerine yeniden verilecek kararda, Mahkemece,
a) … tarih ve … numaralı ödeme emrinin, dava dilekçesinde dava konusu edilip edilmediğinin
b) takibe konu alacakların tahsili amacıyla mükerrer olarak ödeme emri düzenlenip düzenlenmediğinin
c) dava konusu ödeme emirlerinin tanziminde, davacının, asıl amme borçlusu şirketteki hisse oranının gözetilip gözetilmediğinin
d) 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 17. maddesinin (2) numaralı fıkrası ile 6552 Sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun'un 73. maddesinin (14) numaralı fıkrasının (b) bendinde belirtilen şartların, dava konusu ödeme emirleri içeriğinde yer alan alacaklar yönünden uygulanıp uygulanamayacağının
e) ödeme emri içeriği alacaklar yönünden vergi ziyaı cezasının hesaplanmasında, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun, 4369 sayılı Yasa ile değişik, 344. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan kuralın iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 06/01/2005 tarih ve E:2001/3, K:2005/4 sayılı kararının dikkate alınıp alınmadığının
incelenmesi, araştırılması ve değerlendirilmesi suretiyle hüküm kurulacağı tabiidir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalının temyiz isteminin KABULÜNE,
2-… Vergi Mahkemesinin, … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,
3-Yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına,
2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren on beş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/12/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
X - KARŞI OY:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında ısrar kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
