7. Hukuk Dairesi 2015/22850 E. , 2016/681 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekili, davacının, davalıya ait işyerinde hizmet vasıtası şoförü olarak çalıştığını, hizmeti boyunca fazla mesai ile hafta tatilleri ve ulusal bayram genel tatiller dahil çalıştırıldığını, ancak karşılığının ödenmediğini ileri sürerek fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak fazla çalışma ve genel tatil ücret alacağının kabulüne hafta tatili ücret talebinin ise reddine karar verilmiştir.
Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir.
Somut olayda, hizmet vasıtası şoförü olarak çalışan davacıya ait uyuşmazlık konusu döneme ilişkin tüm bordrolar, araç hareket emirleri, yolluk fişleri davalı tarafından dosyaya ibraz edilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, taşıt görev emirlerinde yer alan hareket saatlerinin ortalaması ve yargılama sırasında dinlenen tanık beyanları birlikte değerlendirmeye tabi tutularak fazla çalışma ücret alacağı hesaplanmış, mahkemece indirimle karara bağlanmıştır. Davacı, çalışması boyunca fazla mesai yaptığını ancak karşılığının ödenmediğini iddia etmekte, buna karşılık davalı işveren uyuşmazlık konusu döneme ait tüm belgeleri sunarak, işçinin haklarının tam olarak ödendiğini savunmaktadır. İşyerinin kamu kurumu niteliğinde olması, yapılan işin mahiyeti gereği, davacının her gün yaptığı çalışmalar işverence belgeye bağlanmıştır. Davacı taraf bunların doğru olmadığını iddia etmemiştir. Ancak söz konusu belgeler çok kapsamlı olduğundan bilirkişi tarafından ortalama bir hesaplama yapılarak sonuca varıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, konusunda uzman bir bilirkişiye, belirtilen tüm belgeleri inceleyerek davacının fazla mesai yaptığı, süreleri tarihleri ile bire bir tespit etmesi, ardından bordrolarla karşılaştırarak fark alacağı bulunup bulunmadığını belirlemesi için uygun bir ücret takdir edilmeli ve yeterli süre tanınmak suretiyle rapor tanzim ettirilmeli, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Yazılı şekilde hatalı bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıya yükletilmesine, 21.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verilmiştir.