MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10/04/2008 gün ve 2007/314-2008/141 sayılı kararı onayan Daire’nin 21.05.2012 gün ve 2011/1059 - 2012/8513 sayılı kararı aleyhinde davacılar vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi ... ile davalı ...’ın kardeş olduklarını, iki kardeşin tüm taşınır, taşınmaz mallarının, hak ve alacaklarının ortak kazançları ile edinildiğinin kesinleşmiş mahkeme kararı ile saptandığını, ... Gemi Sicili’ne kayıtlı iki tekne ile bunların balıkçılık teşkilatlarının diğer davalılar adına tescilli olmasına rağmen gerçekte 1/3 payının davacıların murisi ... ile davalı ...’e ait olduğunu, anılan teşkilatın 1994 – 1995 kazancının 12.000.00 TL, 1996-1997 kazancının ise 120.000 ABD Doları olup bu takımın 1/3 payının 1994 yılında dava dışı ...’e satımı nedeniyle davalı ...’in 82.000 ABD Doları aldığını ve bu tahsilatın yapılan sulh sırasında gizlediğini ileri sürerek, her iki gemide davacıların 1/12’şer payları bulunduğunun tespitini ve gemi siciline tescilini, elde edilen kazanç ve tahsil edilen bedelden şimdilik 60.000 ABD Doları’nın davalı ...’den tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, gemilerin mülkiyeti ile ilgili olarak mahkemede sulh anlaşması yapıldığını, müvekkiline kâr payı ödenmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ..., mülkiyetin tespiti ve tescile yönelik davayı kabul etmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davalı ..."ın son oturumda duruşmaya katılarak usulüne uygun bir şekilde davacının iddialarının doğru olmadığı konusunda yemin ettiği, davacının alacak davasının kanıtlanamadığı, davalılar ... ve ... hakkında açılmış bulunan tescil davası ile ilgili verilen karar daha önceden Yargıtay"ca onanarak kesinleştiği gerekçesiyle tescil davası ile ilgili olarak karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... hakkında açılmış bulunan alacak davasının reddine dair verilen kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine karar Dairemizin 21.05.2012 günlü ilamıyla onanmıştır.
Davacılar vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacılar vekilinin HUMK’nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacılar vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nun 442. maddesi gereğince REDDİNE, alınmadığı anlaşılan 50,45 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK"nun 442/3. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 219,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 10.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.