MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, kamu malına yakarak zarar verilmesi
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan sıfatını alabilecek şekilde suçtan zarar gören kurum olan ...’nın, davaya katılma ve yasa yollarına başvurma hakkı bulunan suçtan zarar gören kuruma duruşma gününün bildirilmemesi karşısında gerekçeli kararın tebliği üzerine hükmü temyiz eden ... vekilinin katılma iradesini ortaya koyduğu nazara alınarak, CMK"nın 237/1. maddesi uyarınca davaya katılan olarak kabulüne ve yalnızca kamu malına zarar verme suçu bakımından kurulan hükmü temyiz etmekte hukuki yararı bulunduğuna karar verilerek yapılan incelemede;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15/04/2020 gün ve 31100 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 10.maddesi ile TCK"nın 53.maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
I) Katılan vekilinin sanık ... hakkında genel güvenliğin kasten tehliye sokulması suçundan kurulan hükmünün temyiz incelemesinde;
Sanık ... bakımından doğrudan zarar görmeyen Adalet Bakanlığının kurulan hükmü temyize hak ve yetkisi bulunmadığı anlaşılmakla, bu suç yönünden temyiz başvurusunun 5320 sayılı kanunun 81/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II) Sanık ... hakkında genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan ve sanıklar ... ve ... hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
1)Sanık ... hakkında genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan kurulan hüküm açısından, oluşa ve dosya kapsamına göre, sanığın hükümlü olarak bulunduğu ceza infaz kurumunda yangın çıkartmak suretiyle kamu malına zarar vermesi şeklinde gerçekleşen eylemin genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak ve kamu malına yakarak zarar verme suçlarını oluşturduğu, TCK’nın 44. maddesinde düzenlenen fikrî içtima kuralı uyarınca en ağır cezayı gerektiren fiilden hüküm kurulması gerektiği, buna göre de sadece TCK’nın 152/1-a ve 152/2-a maddelerinde tanımlanan yakarak mala zarar verme suçundan dolayı cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, ayrıca genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan da sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulmak sureti ile fazla ceza tayini,
2)Kamu malına zarar verme suçundan katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gören şikayetçi kuruma kovuşturma evresinde duruşma günü bildirilmek suretiyle duruşmadan haberdar edilerek kamu davasına katılma ve kanıtları sunma haklarını kullanma olanağı sağlanmayarak, 5271 sayılı CMK’nın 234/1-b maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan (kamu malına zarar verme suçu bakımından diğer yönleri incelenmeyen) hükümlerin bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 02/12/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.