15. Ceza Dairesi 2017/4222 E. , 2018/8280 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- Resmi belgeyi bozmak suçundan beraat
2- Nitelikli dolandırıcılık suçundan 158/1-f son, 62/1, 52, 53/1-2-3 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından ve resmi belgeyi bozmak suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ...’nin bir alışveriş karşılığında ... isimli kişiye 7000 TL bedel yazarak verdiği çekin ... tarafından sanık ..."a satın alınan malzemeler karşılığında verildiği, sanık ..."nin ise bu çeki yaptığı alışveriş karşılığında Elektrik LTD. Şti’ne çek üzerinde oynama yapıp bedeli 17000 TL olarak değiştirerek verdiğinin iddia edildiği olayda;
1- Resmi belgeyi bozmak suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Çek üzerinde yapılan tahrifatın aldatıcılık kabiliyetinin bulunmadığının ekspertiz raporu ve mahkeme heyeti tarafından yapılan inceleme ile sabit olduğu anlaşılmakla resmi belgeyi bozmak suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin beraat yönünde kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin suçun sübut ettiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2- Nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Suça konu çeki sanığa veren ...’ın soruşturma aşamasında alınan ilk beyanında; suça konu çeki keşideci ...’nin kendisine 7.000 TL bedelli olarak verdiğini ve kendisinin de çeki bu şekilde sanığa verdiğini, sanığın 7.000 tl yazısını 17.000 TL olarak değiştirdiğini beyan ettiği, soruşturma aşamasında alınan diğer beyanında ise suça konu çeki keşideciden boş olarak aldığını ve bu şekilde sanığa verdiğini, sanık ile aralarında 10.000 TL bedelli ticari ilişki olduğu, bunun karşılığında 7.000 TL bedelli düzenlemesi için suça konu çeki ve 3.000 tl bedelli bir çek daha verdiğini beyan ettiği, sanığın alınan savunmasında; suça konu çeki tanık ...’dan boş olarak aldığını, aralarında 17.000 TL tutarında ticari ilişki bulunduğunu, ...’ın kendisine çeki ilk olarak 7.000 TL bedelli olarak düzenlemesini 10.000 TL’lik kısmı için bir başka çek vereceğini söylediği, daha sonra ise çeki 17.000 TL olarak düzeltebileceğini söylemesi üzerine çek üzerinde oynama yaptığını ve bu haliyle Elektrik LTD. Şti ile yaptığı alışveriş karşılığında kargo ile gönderdiğini beyan ettiği, keşideci katılan ...’nin ise çeki 7.000 TL bedelli olarak düzenlenmiş şekilde hatır çeki olarak tanık ...’a verdiğini beyan ettiği anlaşılmakla; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; sanığın yazı örnekleri aldırılarak çek üzerinde yer alan rakamla 17.000 ve yazıyla on yedi bin ifadelerinin tümünün sanık tarafından yazılıp yazılmadığının belirlenmesi maksadıyla adli tıp’tan rapor aldırılması; tanık ... ile sanık arasında ki ticari ilişkiye dair ticari defter belge ve kayıtların getirtilerek, aralarında ki borç miktarının tespiti amacıyla bilirkişi incelemesi yaptırılması, sanığın çeki kargo ile gönderdiği Elektrik LTD. Şti yetkilisinin dinlenilmesi ile çeki sanıktan hangi ticari ilişki nedeniyle aldığı ve sanığa malların teslimi ile çekin ibrazının hangi tarihlerde yapıldığı, çekin malların tesliminden sonra gönderilmesi halinde malların teslimi sırasında çek ile ödeme yapılacağına ilişkin bir anlaşma olup olmadığının belirlenmesi ile buna ilişkin bir anlaşma bulunmaması ve çekin malların tesliminden sonra verildiğinin anlaşılması karşısında önceden doğan borç yönünden de değerlendirme yapılması gerektiği gözetilerek hüküm kurulması yerine eksik inceleme ile sanık hakkında yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Kabule göre;
a) 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (i) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı Kanun"un 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 21/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.