Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/17279
Karar No: 2013/19841
Karar Tarihi: 24.12.2013

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2013/17279 Esas 2013/19841 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2013/17279 E.  ,  2013/19841 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tazminat

    ... (...) ile ... aralarındaki tazminat davasının reddine dair ... 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi"nden verilen 08.03.2013 gün ve 451/208 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 24.12.2013 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı ... ... bizzat ve vekili Avukat ... ... geldi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... vekili, tarafların evlilikleri içinde yaşanan olumsuzlukların yanında davalının üzerine evlendikleri yıl olan 1994 yılında bir adet ... marka traktör, bir motosiklet, bir benzinli kamyonet ve yaklaşık 2 dönüm civarında seraları olduğunu, davacının evlendiği günden bugüne kadar canını dişine takarak gece gündüz çalıştığını, bu çalışmaların neticesinde eşi ile birlikte kazandıkları paralarla 10 yıl içinde maddi anlamda ortada olmayan birçok yatırımın yanında dava dilekçesinde ayrıntıları ile nitelikleri ve değerleri belirtilmiş olan malvarlığının davalı adına edinildiğini açıklayarak fazlaya ilişkin her türlü haklarının saklı kalması koşulu ile kamyonet, sera, taşınmazlar ile bankalarda mevcut meblağın yarısı olan 439.981 TL"nin, 2002 yılında davalıya verilen davacının hissesine düşen payı olan 1.375 TL ile yine 2003 yılı içerisinde verilen 875 TL"nin faizi ile birlikte, davalıya verilen 2 bileziğin bugünkü değeri olan 500 TL"nin, ayrıca çeşitli ziynet eşyalarının dava tarihi itibari ile karşılığı olan 14.500 TL"nin davalı ..."dan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... vekili, tarafların aralıklı olarak 10 yıl birlikte olduklarını, davalının öz teyzesi olan ...’nün aynı zamanda evlatlığı olup, davalıyı büyütüp destekleyen, iş ve mal sahibi yapanın ... olduğunu, onun dışında hiçbir desteği ve dayanağı olmadığını, tüm edinimlerin onun sayesinde edinildiğini, ...’ın tek başına yada ara sıra eşinin yardımı ile birikim yapamayacağını, davacının iddia ettiği mal varlığı ile bunların bedeli ve katkısına ilişkin savlarının tümüne yakınının da yalan olup, esas katkıyı ...’nün
    yaptığını, davacının bir katkısı bulunmadığını, bir an davacının çalıştığı varsayılsa bile kadın işçinin bir yılda 6 ay çalıştığı ve günlüğünün 17 TL olduğu varsayılarak yılda ancak 30.600 TL"yi tam mevsim çalışması karşılığı isteyebileceğini, davalıya ait bir tane de 1995 model kamyonet varken 2004 yılında satıldığını, davacının evlenirken bir çeyiz veya ziynet getirmediğini, davalının aldığı ziynetlerin evliliğin başında bozdurularak harcandığını, davacının miras olarak 2002 yılında getirdiğini iddia ettiği 1.375 TL"nin 750 TL"si ile dişlerini yaptırdığını, 105 TL"sinin davacının tapu harcı, 20 TL"sinin ... ... isimli kişiye komisyon olarak verildiğini, geri kalan 475 TL"nin davalıda kaldığını kabul ettiklerini açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar 06.01.1994 tarihinde evlenmişler, 11.03.2005 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın 31.03.2010 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Eşler arasındaki mal rejimi TMK 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK"nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı TKM"nin 170.maddesi uyarınca eşler arasında mal ayrılığı rejimi, 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı tarihe kadar 4722 sayılı Kanunun 10. maddesi gereğince, eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden TMK"nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir.
    Mahkemece, davacı taraf her ne kadar 5 adet ... marka araç, 6 adet sera ve dava konusu taşınmazların alınmasında katkıda bulunduğunu, bu katkı neticesinde 439.981 TL katkı payı alacağını, miras hissesinden düşen paranın, 2003 yılında verildiği iddia edilen para, 2 adet bilezik ile düğünde takılan altınların davalıda kaldığını ve iadesine talep etmiş ise de duruşmada dinlenen tanık beyanları, getirtilen belgeler dikkate alındığında davacının söz konusu malların alınmasında katkıda bulunduğunu, miras hissesinden düşen paranın, 875 TL paranın ve altınların davacıya verildiğini ispat edemediği, bu iddialarını ispatlar her hangi bir delili dosyaya sunamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Dava konusu yapılan mal varlığının edinilmelerine ilişkin bir takım eksikliklerin olduğu, Vakıfbank ve ... Bankasından boşanma dava tarihi itibarıyla davalı adına hesaplarda para olup olmadığının sorulmadığı, hesapların açılma tarihinden itibaren ekstrelerin getirtilmediği, evlilik içinde davalı adına edinilen ... plakalı aracın davalı adına alım ve satışına ait belgelerin istenmediği, ... beldesinde 1169 parselin davalı tarafından ilk edinme tarihinden itibaren tedavüllü tapu kaydının da dosya arasında bulunmadığı görülmüştür.
    Ancak, gerek araç ve gerekse taşınmaz ve üzerindeki seraların 01.01.2002 tarihinden önce edinildikleri ve yapıldıklarının anlaşıldığına, bu dönemde taraflar arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli bulunduğuna, bu dönemde eşlerden biri adına edinilen mal varlığı üzerinde diğer eşin ancak maddi ve somut katkıda bulunması halinde katkı nedeniyle alacak isteğinde bulunabileceğine göre somut olayda öncelikle çözümlenmesi gereken husus tarafların çalışarak gelir elde edip etmediklerinin belirlenmesidir.
    Dosyada dinlenen davacı tanıkları kadının serada çalıştığını bildirirken, davalı tanıkları da kadının kendilerine ait serada çalıştığını, aynı zamanda eşine yardım etmek amacı ile çiftçilik yaptığını ifade etmişlerdir. Mülga 743 s. TKM"nin 153. maddesi uyarınca, "eve kadın bakar" tümcesi gereğince, kadının ev işleri yapması ve çocuklara bakması yasal işleri olup, katkı alacağı bakımından katkı sayılmaz ise de, seralarda çalışması, eşiyle birlikte çiftçilik yapması gözetildiğinde evin olağan işleri dışında yaptığı bu işlerle gelir getirici ve tasarruf sağlayacağı işler yapması nedeniyle 01.01.2002 öncesi için bir gelire sahip olduğunun ve gelir elde ettiğinin kabulü gerekir. Katkı payı alacağı hesaplanırken davalı eş bakımından da 743 sayılı Kanunun 152. maddesinin gözetilmesi gerekmektedir. Mahkemenin kadının çalışmadığı ve gelir elde etmediğinden hareketle davanın ispatlanamadığına ilişkin kararı yerinde değildir.
    O halde Mahkemece yapılacak iş, öncelikle az yukarıda açıklanan eksiklikler tamamlandıktan sonra her bir mal varlığı için evlenme tarihi ile edinme tarihlerine kadar yaptıkları işler gözetilerek elde edebilecekleri taraf gelirlerinin belirlenmeye çalışılması, taraf gelirlerinden her birinin kişisel harcamalarının ayrı ayrı toplam gelirlerinden düşürülmesi, ayrıca kocanın TKM’nin 152. m. göre eve bakma ve geçindirme yükümlülüğü de dikkate alınarak eşlerin tasarruf oranlarının belirlenmesi, bu tasarruf oranlarına göre davacı kadının katkı oranının tesbitine çalışılması, her bir malvarlığının dava tarihi itibarıyla belirlenecek piyasa rayiç değerleri ile bu katkı oranları çarpılarak davacı kadının katkı payı alacağının bulunması, buna rağmen tazminatın hakiki miktarının tayini mümkün olmadığı takdirde TMK"nun 5. maddesi nazara alınarak 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 50 ve 51. (818 sayılı Borçlar Kanunu m. 42, 43) maddeleri ile hakkaniyet ve fedakarlığın denkleştirilmesi ilkeleri uyarınca halin mutat cereyanına ve tarafların mali durumlarına göre davacıya ödenecek tazminat miktarının adalete tevfikan tayin edilmesi gerekir. Mahkemenin talep edilen para ve altınlarla ilgili denetime uygun bir gerekçesi de bulunmamaktadır.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve yasaya aykırı bulunan hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 990,00 TL Avukatlık Ücreti"nin davacı-karşı davalı ..."dan alınıp Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davalı-karşı davacı ..."ya verilmesine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 24.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi