Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/15146
Karar No: 2013/19840
Karar Tarihi: 24.12.2013

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2013/15146 Esas 2013/19840 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2013/15146 E.  ,  2013/19840 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

    ... (Kar) ile ... ve ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 29.05.2013 gün ve 179/118 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 24.12.2013 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalılar vekili Avukat ... ile karşı taraftan davacı ... (Kar) bizzat geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacı ..., evlilik içinde davalı ... ile çalışarak taşınır ve taşınmaz mal sahibi olduklarını, bunların ... ... 461 ada 55 parsel, ... 1508 parsel ve ... 656 ada 7 parsel olup bu malları davalının boşanma davası açıldıktan 10 gün sonra annesi ...’a mal kaçırma amacı ile sattığını, herhangi bir para karşılığı satım olmadığını açıklayarak taşınmazların tapularının iptaline bunun mümkün olmaması halinde katkı payları oranında kendi adına ve davalı adına müştereken tescil edilmesine veya bilirkişi marifetiyle hesap ettirilecek katkı payının gözönüne alınarak fazla hakları saklı tutularak şimdilik 10.000 TL"nin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar (eş Turgay, annesi Esma) vekili, esasen dava konusu taşınmazların davalı ..."ın annesi olan diğer davalı ..."a ait olduğunu, dava konusu taşınmazların öncesinde de davalılardan ..."a ait iken O"nun TOKİ"den konut alabilmek için taşınmazları davalı ..."a 2005 yılında bedelsiz olarak devrettiğini, çünkü TOKİ"den ..."ın konut alabilmesi için üzerine kayıtlı taşınmaz bulunmaması gerektiğini, bu amaçla taşınmazların ..."a devredildiğini, bu amaca ulaşıldıktan sonra davalı ..."ın dava konusu taşınmazları davalı ..."a iade ettiğini, davacıdan mal kaçırma amacının ve muvazaanın söz konusu olmadığını açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulü ile davaya konu ... İli, ... İlçesi ... Mahallesi 461 ada 55 parsel sayılı taşınmazın 1/2 hissesinin, ... İli, ... İlçesi ... Köyü 1508 parsel sayılı taşınmazın 12.05.2008 tarih ve 4549 yevmiye numarası ile davalı ... tarafından diğer davalı ..."a devredilen 1/4 hissesinin kısmen (yarısının) (1/4 : 2 = 1/8 hissesinin), ... ili ... İlçesi Hamam Mahallesi 656 ada 7 parsel sayılı taşınmazın 1/2 hissesinin mevcut tapu kayıtlarının iptali ile bu hisselerin davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı ile davalılardan Turgay 10.11.1983 tarihinde evlenmişler, 02.05.2008 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın 02.04.2012 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Eşler arasındaki mal rejimi TMK 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK"nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı TKM"nin 170.maddesi uyarınca eşler arasında mal ayrılığı rejimi, 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı tarihe kadar 4722 sayılı Kanun"un 10. maddesi gereğince, eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden TMK"nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir.
    Maddi olayları ileri sürmek taraflara hukuki nitelendirmeyi yapmak ise hiç şüphesiz Mahkemeye aittir. Ancak, nitelendirme yapılırken ileri sürülen maddi olaylardan bağımsız olarak ve dava dilekçesi kapsamı gözardı edilerek farklı bir hukuki nitelendirme yapma olanağı söz konusu olamaz.
    Dava dilekçesi ve dosya kapsamından davadaki talebin eşlerin birlikte çalışarak sahip oldukları iddia edilen üç parça taşınmazın davalı ... tarafından diğer davalı ...’ya mal kaçırma (muvazaa) amacı ile devredilmesi sebebiyle tapu kayıtlarının iptali ile katkı payları oranında kendi ve davalı ... adına müştereken tescili veya bilirkişi marifetiyle hesaplanacak katkı payının dikkate alınarak fazla hakları saklı kalmak üzere şimdilik 10.000 TL"nin tahsili isteği olduğu anlaşılmaktadır.
    Muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil davalarının amacı, elden çıkartılan taşınmazın (malların) kayıt maliki eş"e döndürülmesi ve mal rejimi davalarında alınacak karar ile hüküm altına alınan alacağın tahsilatını kolayca sağlamaya yönelik bulunduğundan davacının bu tür davaları açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Muvazaa nedeniyle açılmış bulunan temyize konu davanın kanuni dayanağı 818 sayılı BK"nun 18.maddesi (TBK 19.m) olduğuna, davalılar arasında gerçekleştirildiği ileri sürülen muvazaalı işlem davacı yönünden haksız eylem niteliğinde bulunduğuna göre, uyuşmazlığın çözüm yeri dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK"nun 1 ve devamı maddeleri uyarınca belirlenecek genel mahkemelerdir. Genel muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil davaları Genel Mahkemelerde bakılmaktadır. Aile Mahkemeleri"nin bu tür davalara bakma görev ve yetkileri bulunmamaktadır. Bu nedenle, mahkeme gerekçesinde de yazılı olduğu üzere davaya genel mahkemede bakılması kısmen yerindedir. Hukuk Genel Kurulu’nun 26.09.2012 tarih ve 2012/8-192 E, 2012/629 .... sayılı kararı ile mal rejimi davalarında muvazaa nedeniyle açılan davaların sonucunun beklenmesine de gerek bulunmamaktadır. Muvazaa nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasının olumlu sonuçlanması halinde, davacının mal rejimi nedeniyle alacağı kararla hak ettiği alacağının tahsilini kolayca sağlayabilecektir. Bunun dışında mal rejimi davasına bir etkisi olmayacaktır. Şayet muvazaa iddiasına dayanmayıp sadece tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde, mal rejiminden kaynaklanan alacak denilmiş olsaydı terditli istek kabul edilip birlikte görülmesi mümkün olabilirdi.
    Yerel mahkemenin, muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil için gösterdiği gerekçe yetersizdir. Dosyada ileri sürülen muvazaa davalı ...’ın boşanma dava tarihi sonrası diğer Davalı ...’ya yaptığı satışlar nedeniyle aralarında yapılan işlemde muvazaanın olup olmadığının, koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin TBK"nun 19. maddesi çerçevesinde değerlendirme yapılarak sonuca ulaşılması, TBK"nun 19. maddesi uyarınca genel muvazaanın tüm koşullarının araştırılıp belirlenmesi, davacının taşınmazın 1/2’sinin iptali ile adına tapuya kayıt ve tescili istediğinin gözetilmesi, ancak edinilmiş mallara katılma rejiminde de ayın (mülkiyet) istenemeyeceğinin ve davacının şahsi hakkının alacak niteliğinde olduğunun düşünülmesi, bu konuda 10.07.1953 tarih ve 8/7 sayılı YİBK. kararının kapsamının gözönünde tutulması ve toplanacak tüm delillerin davacının 1/2 payın iptali ile davalı eş Turgay adına tapuya kayıt ve tescilini istemesi bakımından değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulmuş bulunması usul ve kanuna aykırıdır. Anılan YİBK kararı uyarınca davacının kendi adına ayın (mülkiyet) olarak iptal ve tescil isteme olanağı bulunmamaktadır.
    Davacı tarafın diğer katkı pay alacağı ile ilgili isteği bakımından ise katkı payı alacağına dayalı isteğin, 4787 sayılı Aile Mahkemeleri"nin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunu"nun 4. maddesinde yazılı; 4721 sayılı TMK"nun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMK"nun m.118-395) maddelerinden kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesi"nde (veya Aile Mahkemesi sıfatı ile) bakılacağına ilişkin olan düzenleme nedeniyle Aile Mahkemeleri"nde görülmesi gerekir. Görev kamu düzeni ile ilgili olduğundan iddia ve savunma olarak ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında Mahkemece re"sen gözönünde bulundurulur. Mahkemece her iki istek yönünden de Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatı ile davaya bakılarak hüküm kurulmuştur.
    Diğer yandan 17.06.2008 tarihinde açıldığı ve taraflar arasından derdest olduğu anlaşılan ... Aile Mahkemesinin 2008/246 Esas sayılı dosyasında da başka taşınır ve taşınmazlar yanında eldeki davada dava konusu üç parça taşınmazın da dava konusu yapıldığı ve malların tasfiyesi, tescil ve katkı payı alacağının istendiği, eldeki davanın sonucunun beklendiği görülmektedir.
    Açıklanan nedenlerle, tapu iptali ve tescile ilişkin istek yönünden davaya Asliye Hukuk Mahkemesi olarak bakılması doğru ise de katkı payı alacağına dayalı istek bakımından görev hususunun gözden kaçırılması da doğru olmamıştır. Mahkemece katkı payı alacağına yönelik istek bakımından Aile Mahkemesi"nin görevli olduğunun ve görevsizlik kararı verilmesi gerektiğinin, bu istek yönünden hukuki ve fiili irtibat olduğu anlaşılan ... Aile Mahkemesinde görülen 2008/246 Esas sayılı dava dosyası ile birleştirme hususunun da düşünülmesi gerekmektedir.
    Davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 990,00 TL Avukatlık Ücreti"nin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davalılara verilmesine, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 1.007,40 TL peşin harcın istek halinde davalılara verilmesine 24.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi