
Esas No: 2019/10071
Karar No: 2020/5444
Karar Tarihi: 09.12.2020
Danıştay 8. Daire 2019/10071 Esas 2020/5444 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/10071
Karar No : 2020/5444
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLLERİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından "Dış Kaynaktan Temin Muvazzaf Subay" adaylığının, hakkında yapılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz olması nedeniyle sonlandırılmasına ilişkin işlemin iptali ile işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faizi ile tazminine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; davalı idarece verilen bilgi ve belgelerde doğrudan davacının FETÖ/PDY ile ilişkisi olduğuna dair bir ifadenin bulunmaması, işlemin dayanağı olarak gösterilen kardeşi hususundaki tespit uyarınca işlem tesis edilmiş ise de bu tespitin üzerinden geçen süre de dikkate alındığında, güvenliği zedeleyecek ne tür bir ilişkinin bulunduğunun ortaya konulmaması ve Mahkememizce UYAP kayıtları üzerinden yapılan incelemede de davacı ve adı geçen kardeşi hakkında ilgili Cumhuriyet Başsavcılıklarınca açılmış bir soruşturma dosyası veya ceza davasına rastlanmaması karşısında, sırf bahse konu tespit uyarınca tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, davacının yoksun kaldığı parasal haklarının dava tarihinden (29/08/2018) itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; dava konusu işlemin tesis edilmesinden sonra davacı hakkında soruşturma açılmış ise de, idari işlemlerin hukukiliğinin tesis edildikleri tarihte mevcut olan maddi koşullar ve yürürlükte olan mevzuat kapsamında yapılması gerektiğinden, istinaf incelemesi bu kapsamda gerçekleştirilmiş olup, istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun belirtilen açıklamayla reddine karar verilmiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "İdari davalarda genel yetki" başlıklı 32. maddesinde; "Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir. Bu Kanunun uygulanmasında yetki kamu düzenindendir." hükmü yer almakta olup, dava konusu işleme ilişkin özel bir yetki kuralı da bulunmamaktadır.
Yukarıda aktarılan yasal düzenleme uyarınca 2577 sayılı Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesinin, dava konusu olan idari işlemi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesi olduğu kuşkusuzdur.
Olayda, muvazzaf subay temini kapsamında yapılan seçim aşaması sınavlarında başarılı olan davacının adaylık işlemlerinin, yetkili kurumdan hakkında gelen bilginin Milli Savunma Bakanlığı üst değerlendirme komisyonu üyelerince mevzuat hükümleri uyarınca değerlendirilerek, güvenlik soruşturmasının olumsuz olduğuna karar verilmesi neticesinde iptal edildiği anlaşılmış olup, davacının ilişiğinin kesilmesine yönelik işlemin iptali istemiyle Milli Savunma Bakanlığı'na karşı açılan davada, genel yetki kuralı uyarınca uyuşmazlığın görüm ve çözümünde işlemi tesis eden idarenin bulunduğu yer idare mahkemesi olan Ankara İdare Mahkemesi yetkili bulunmaktadır.
Nitekim Danıştay Başkanlar Kurulu'nun 01/07/2020 tarih ve E:2020/98 K:2020/112 sayılı kararında; benzer bir olayda uyuşmazlığın "kamu görevinden" değil, "öğrenci ve öğrenim işlerinden kaynaklandığı" belirtilerek uyuşmazlığın temyizen incelenmesi görevinin Dairemizde olduğu belirtilmiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 09/12/2020 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
