23. Hukuk Dairesi 2011/2892 E. , 2012/1551 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif ortağı iken ödeme güçlüğü içine girmesi nedeniyle davalı kooperatifçe üyelikten çıkarıldığı, müvekkili tarafından çıkarılma kararının onaylanması talebine istinaden 18.01.2009 tarihli genel kurulda çıkarılma kararının kesinleştirilerek onaylanması ve kooperatifteki tüm haklarının ve alacaklarının ödenmesinin istendiği ancak, kooperatif tarafından müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığı için icra takibi yapılmış ise de itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekili, davacının kooperatif kayıtlarına göre 75.850 TL ödemiş gözükmekte ise de, aidat ödemelerinin gecikmesinden dolayı 12.933 TL gecikme faizi borcunun olduğu, genel gider katılım payının da alacaktan düşülmesi gerektiği, ayrıca davacının şerefiye bedeli alacağı ile fazladan imalat bedeli alacağı talebinin yerinde olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulü ile takibin 56.226,39 TL aidat alacağı ,3.400 TL şerefiye bedeli, 8.537 TL fazla imalatlar bedeli ile, 4.341,85 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 72.505, 24 TL üzerinden itiraz edilmeksizin kesinleşen 48.947 TL"nin mahsubu ile kalan 23.558,24 TL üzerinden devamına, işlemiş faiz tutarı 4.341,85 TL hariç olmak üzere kalan 19.216,39 TL takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, takip ve dava konusu alacak likit olmayıp yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili ve katılma yolu ile davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm ve katılma yolu ile temyiz eden davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
İstifa eden ortakların yükümlülükleri 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 16/son maddesine kıyasen, istifanın kesinleşmesine kadar devam edeceğinden, davacının bu tarihe kadar parasal yükümlülüklerini yerine getirmesi gerekir ise de, bu hükmün esasen sonradan ihraç kararını iptal ettirerek yeniden ortaklığa dönen, diğer bir anlatımla ortaklık ilişkisi ile hak ve yükümlülükleri devam eden ortaklar için geçerli olduğundan, ortaklıktan istifası ya da ihracı kesinleşen ve bu nedenle hak ve yükümlülüklerin sona eren ortaklar için uygulanamaması gerektiğinin kabulü icap eder.
Zira, ortaklık ilişkisi sona eren ortakların sona ermeden itibaren akçalı yükümlülükleri devam etmeyeceği için, bu gibi ortaklara haklarını iade etmek durumunda olan kooperatifin bu ortaklardan akçalı yükümlülüklerini yerine getirmelerini istemesini doğru görmemek gerekir. Aksi halde ortaklığın sona ermesine kadar yatırılmayan bir kısım aidat asıllarının tekrar yatırılması durumunda zaten, bunların da yine iade kapsamında geri verilmesi gerekeceğinden bunların iade aşamasında, kooperatife ödetilmesinde davalının hukuki yararı bulunmadığı kabul edilmelidir. (Y.11.HD.15.5.2006, E2005/573, K2006/5646)
Kooperatife üye olan ortak, kooperatiften ihracının kesinleştiği tarihe kadar ödemiş olduğu aidat ve kooperatifin bu süre içerisinde geç ödemelerden dolayı genel kurul kararlarına göre tahakkuk ettirdiği ve ortak tarafından yatırılan gecikme zammını isteyebilir. Bunların dışında aidatla ilgili herhangi bir şey isteyemez. Yukarıdaki ilkeler doğrultusunda mahkemece bilirkişiden ek rapor alınarak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, ödenmeyen aidatlara da faiz yürütülerek bunların mahsup edilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, katılma yolu ile temyiz eden davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden davalıdan alınmasına, davacının peşin harcının istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 01.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.