Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1875
Karar No: 2020/1374
Karar Tarihi: 10.12.2020

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/1875 Esas 2020/1374 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1875
KARAR NO: 2020/1374
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01.10.2020 ara karar
NUMARASI: 2020/254
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen menfi tespit davası içinde talep edilen ihtiyati tedbirin kabulüne dair ara kararına yapılan itirazın davalı ... A.Ş. yönünden kabulüne dair verilen ara kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin boya ürünlerinin toptan ticareti ile ilgilendiğini, bu kapsamda değişik boya markalarının yanında ... boya markasının da toptan ticareti ile uğraştığını, ... boyayı piyasaya süren ana bayi ... firmasının yönlendirmesi ve referansı üzerine bu firmanın İzmir bölgesi bayiliğini yapan ... Boya firmasına toplam 551.000,00 TL tutarında açık hesap mal siparişi verdiğini, mevcut siparişe ilişkin ödemenin 16 adet çek ve 3 adet senet vasıtasıyla toplam 551.000,00 TL olarak ... Boya firmasına yapıldığını, ... boya firması tarafından müvekkiline sadece 180.961,10-TL(KDV dahil) karşılığı mal gönderildiğini, halihazırda 370.038,90-TL karşılığı malın müvekkiline gönderilmediğini, ... Boya firmasının, söz konusu çekleri ana bayisi ... Boya firmasına verdiğinin bilindiğini, ... Boya firmasına ulaşılamadığını, ... Boya firması ile yapılan görüşmelerde çeklerin kendilerinde olduğunu ve 370.038,90-TL karşılığı malın ... Boya tarafından müvekkiline gönderilmediğinin bilindiği beyan edilmiş olmasına rağmen müvekkiline mal gönderimi sağlanmadığı gibi söz konusu çeklerin de müvekkiline iade edilmediğini, bu itibarla müvekkilinin ... Boya firmasına ve ... Boya firmasına herhangi bir borcu bulunmadığının tespiti için mevcut davanın açılması gerektiğini ileri sürerek, müvekkilinin söz konusu bilgileri dava dilekçesinde yazılı çeklerle ilgili olarak borçlu bulunmadığının tespitini, dava konusu çeklerin iptalini, bankalara ibrazı halinde ödenmemesini, karşılıksız kalan çeklerin Merkez Bankasına bildirilmemesini, mevcut çeklerin ciro edilmemesini, öncelikle icra takibi açılmaması için bunun mümkün olmaması halinde ise icra takibinin durdurulması için tedbir kararı verilmesini, tedbir kararlarının somut olayın durumu ve müvekkilinin mağduriyeti nazara alınarak teminatsız şekilde verilmesini, aksi halde uygun bir teminat mukabilinde verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekilinin 13/08/2020 tarihli dilekçesinde; menfi tespit davasına konu ihtiyati tedbire esas 330.000,00 TL tutarındaki çekleri dilekçesinde bildirdiğini, dilekçesinin "a" bendinde belirttiği çeklerin vadesi geldiği için müvekkili tarafça ödemek zorunda kaldıklarını, dilekçesinin "b" bendinde belirttiği çekler yönünden ödeme tarihinin henüz gelmediğini, bu çekler yönünden tedbir taleplerinin devam ettiğini belirterek, çekler yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi, ihtiyati tedbir talebini değerlendirdiği 19/08/2020 tarihli kararında; '' İİK'nın 72/2.maddesi "İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir." hükmünü içermektedir. HMK 389.maddesi gereğince, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. Mahkememizce ihtiyati tedbir talebi yönünden dosya ele alınıp incelenmiş, davanın icra takibinden önce açılan menfi tespit davası olduğu ve davacı tarafın ileri sürdüğü iddia ile dilekçeye ekli belgelere göre tedbir talebinin yerinde olduğu anlaşıldığından İİK'nın 72/2.maddesi gereğince ihtiyati tedbir talebinin kabulüne gerektiği, ... '' gerekçesiyle, ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü ile, davacı vekilinin 13/08/2020 tarihli dilekçesi 1.sayfasında "b" bendinde belirtilen toplam 220.000,00 TL bedelli 8 adet çek ile ilgili olarak İİK.72/2 uyarınca taraflar arasında geçerli olmak üzere, bu çeklerin icra takibine konu edilmemesine, bu çekler ile ilgili dava tarihinden sonra yapılan takipler (taraflar arasında) var ise tedbiren durdurulmasına, davacı tarafça sunulan fatura ve sevk irsaliyelerinin incelenmesinden davalı ... A.Ş tarafından davacının adresine sevk edilmek üzere davalı ... A.Ş firmasının kendilerini dolandırdıklarına dair beyanları da gözetilerek HMK'nın 389. maddesi gereği yukarıda belirtilen 8 adet çekin (taraflar arasında geçerli olmak üzere) ciro edilmemesi ve bankaya ibrazı halinde ödenmemesine dair ihtiyati tedbir konulmasına, 8 adet çek bedeli toplam olan 220.000,00 TL üzerinden %20 oranında(44.000,00 TL) teminat yatırılması halinde 1 ve 2 nolu maddelerindeki tedbirlerin uygulanmasına karar vermiştir. Davalı ... Boya vekili tedbire itiraz dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava konusu çek ve bonoları diğer davalı şirketten aldığını; yetkili hamilin, keşideci ile lehtar arasındaki ticari ilişkiden dolayı sorumluluğu bulunmadığını, müvekkilinin dava konusu malzemelerin tamamını diğer davalı şirkete verdiğini, anılan davalının davacıya karşı üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmemesi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını, verilen ihtiyati tedbir kararı nedeniyle müvekkilinin alacağına kavuşamadığını ileri sürerek tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, itirazı değerlendirdiği 01.10.2020 tarihli ek kararında; '' ... Olaya uygulanması gereken İİK.nın 72.maddesi; 'Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.' hükmünü içermektedir. Görüldüğü üzere icra takibinden önce açılan menfi tespit davalarında ancak icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Bunun dışında başka bir tedbir kararı verilebileceği yönünde herhangi bir yasal düzenleme bulunmamaktadır. Somut olayda, yukarıda değinildiği şekilde ihtiyati tedbir karar verilmiş ise de; dosya kapsamı, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafın ileri sürdüğü ticari ilişkinin davacı ile davalılardan ... A.Ş. arasında olduğu ve senetlerin adı geçen davalıya keşide edilerek verildiği, tedbire itiraz edenle davacı arasında doğrudan bir ticari ilişkinin bulunmadığı; diğer yandan itiraz eden tarafın senetleri iktisabında kötüniyetinin yargılamayı gerektirdiği ve bu konudaki yargılamanın ise devam ettiği, buna bağlı olarak itiraz eden davalı açısından tedbir koşullarının gerçekleşmediği kanaatine varılmıştır. Diğer yandan dava, takipten önce açılmış menfi tespit istemine ilişkindir. Bu durumda olaya uygulanması gereken özel nitelikteki yasal düzenleme İİK'nın 72/2.maddesi olup, anılan yasal düzenlemede sayılan hallerde tedbir kararı verilebileceği; bunun dışında somut olaya genel nitelikteki HMK 389.maddesinin uygulanma olanağının bulunmadığı anlaşıldığından, itiraz eden davalı alacaklı tarafın itirazın kabulü ile anılan davalı yönünden Mahkememizce verilen 19/08/2020 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılması gerektiği, ...'' gerekçesiyle, itirazın kabulü ile; 19/08/2020 tarihli ihtiyati tedbirin itiraz eden davalı alacaklı ... A.Ş. yönünden kaldırılmasına, karar verilmiştir. Bu ara karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Önceki beyanlarını tekrarla, müvekkilinin bedelini ödediği malların kendisine gönderilmemesi nedeniyle müşterilerinin siparişlerini karşılayamadığını ve ticari itibar kaybına da uğrayarak mağdur edildiğini, ayrıca ticari itibar kaybı yaşamaması adına sipariş konusu malların gönderilmemesine rağmen 2020 yılı Aralık ayına kadar devam eden sıralı çek bedellerini ödemek durumunda kaldığını, Davalı ... Boya firması tarafından İzmir bölgesinde ... Boya firmasına referans olunarak bu firmayla ticaret yapılması için müvekkiline yönlendirmede bulunulduğunu, davalı firmasının çalışanlarının müvekkilini telkin ederek diğer davalı ... Boya firmasından avantajlı fiyatlar üzerinden yüksek miktarda mal siparişi için garantör olduğunu, davalının, davalı ... Boya'nın müvekkilimin zararına hareket ettiğini bile bile dava konusu çekleri ... Boya firmasından iktisap ettiğini ve buna ilave olarak piyasaya sürdüğünü, tüm bunlara rağmen 01.10.2020 tarihli duruşmada ... Boya firması yönünden tedbir kararının kaldırılması usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkeme tarafından 19.08.2020 tarihli tedbir kararında müvekkilinin İİK'nın 72/2. maddesinde belirtilen tedbiri aşan mağduriyeti nazara alınarak HMK'nın 389. maddesi gereği tedbire hükmedildiğini, gerçekten de İİK'nın 72/2. maddesi gereği icra takibinin durdurulmasına ilişkin tedbir kararı, taraflar arasında hüküm ifade ettiğinden çeklerin ciro edilmesi ya da üçüncü kişiler tarafından bankaya ibraz edilmesi ihtimalinde İİK'nın 72/2.maddesi gereği verilen tedbir kararının hiçbir işlevinin kalmayacağını, bu nedenle HMK'nın 389.maddesi uyarınca söz konusu çeklerin ciro edilmemesi ve bankaya ibrazı halinde ödenmemesi hususundaki tedbir kararı verilmesi zaruri olduğunu, İlk derece mahkemesinin itirazın kabulüne dair ara kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılasına ve itirazın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle İİK'nın 72. Maddesi uyarınca icra takibinden önce açılan menfi tespit davasında verilen ihtiyati tedbire itirazın kabulüne dair ara kararının istinafına ilişkindir. İlk derece mahkemesince, itirazın kabulüne dair verilen ek karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönleriyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacının menfi tespit talebi, davacı ile davalı arasında yapılan satış sözleşmesi uyarınca ürün tesliminin yapılmadığı ve bu nedenle avans olarak verilmiş olan çeklerin bedelsiz kaldığı iddiasına dayalıdır. Davalılardan ... Boya'nın ise bu durumu bilerek kötüniyetli olarak dava konusu çekleri iktisap ederek piyasaya sürdüğü dava konusu edilmiştir. Davalı ... Boya, yetkili hamil olduğunu ve keşideci ile lehtar arasındaki ticari ilişkiden sorumlu olmadığını ancak kötüniyetinin ispatlanması koşuluyla kendisine karşı talepte bulunulabileceğini öne sürmektedir. Somut uyuşmazlıkta davacı tarafın, davaya konu çeklerin bedelsiz kaldığını ispat yanında ayrıca, davalı ... Boya'nın bu çekleri iktisap ederken bile bile davacının zararına hareket ettiğini de kanıtlamak yükümlülüğü bulunmaktadır. İddia edilen temel ilişkideki iddialar da ispata muhtaç olup, bu açıdan da yaklaşık ispatın bu aşamada gerçekleşmediği gibi dava dosyası kapsamında, davanın mevcut aşaması itibariyle davalının kötü niyetle çekleri devraldığına ilişkin yaklaşık kanaat oluşturacak bir kanıt sunulmamıştır. Bahis geçen sebeplerle ilk derece mahkemesi kararı isabetli olduğundan, istinaf başvurusunun reddine ilişkin aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına, 3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine, 5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.10/12/2020
KANUN YOLU: HMK'nın 362/1.f maddeleri uyarınca karar kesindir.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi