
Esas No: 2016/19313
Karar No: 2020/5635
Karar Tarihi: 14.12.2020
Danıştay 4. Daire 2016/19313 Esas 2020/5635 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/19313
Karar No : 2020/5635
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Bilişim Danışmanlık Kuy. Hiz. İnş. Teks. San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, pos tefecilik yoluyla elde ettiği faiz gelirini beyan dışı bırakıldığından bahisle 2011/1-12 dönemine ilişkin, Vergi Usul Kanunu'nun 353/1. maddesi, 2011/1-12, 2011/12, 2011/4, 2011/1. dönemlerine ilişkin Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezalarının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacı hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu ile 2011, 2012 ve 2013 takvim yıllarında POS cihazlarını kullanım amaçları ve sözleşme koşulları dışında, kredi kartı sahiplerinin nakit ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla kullandığı, bu işlemler sonucunda elde edilen faiz gelirini beyan dışı bıraktığı gerekçesiyle geriye dönük olarak elektronik ortamda beyanname vermediğinden bahisle Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355. maddesi uyarınca özel usulsüzlük cezalarının kesildiği, davacının mükellefiyetin tesis edildiği andan önceki dönemlere ilişkin beyannameleri yukarıda belirtilen mevzuat uyarınca kanuni süresinde elektronik ortamda verme imkanının bulunmadığı, hukuki güvenlik ilkesi uyarınca ilgili döneme ilişkin beyannamelerini kanuni süresinde elektronik ortamda vermediğinden bahisle kesilen özel usulsüzlük cezasında yasal isabet bulunmadığı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/1. maddesi uyarınca kesilen dava konusu özel usulsüzlük cezasına ilişkin olarak ise, maddede belirtilen belgelerin verilmediği ve alınmadığı yolunda yasada öngörülen koşullara uygun ve hukuken geçerli, somut bir tespit yapılmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı mükellefin, 2011, 2012, 2013 takvim yıllarında Pos cihazlarını kullanım amaçları ve sözleşme koşulları dışında, kredi kartı sahiplerinin nakit ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla kullandığı, bu işlemler sonucu elde ettiği gelirin faiz geliri olarak değerlendirilmesi ve vergilendirilmesi gerektiği, bu sebeple mükellefin faaliyetlerinin BSMV yönünden incelendiği, mükellefin tefecilik faaliyetleri dolayısıyla vergi dairesine bildirimde bulunmadığı, elektronik ortamda beyannamelerini vermediği hususunun tespit edilerek Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355. maddesi uyarınca özel usulsüzlük cezası kesildiği, ayrıca mükellef kurumun 2012 yılında mal ve hizmet alımında sahte faturalar kullandığının tespit edildiği, bu nedenle Vergi Usul Kanunu'nun 353/1. maddesi uyarınca özel usulsüzlük cezası kesildiği, mahkemenin kabul kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin reddine,
2.Temyize konu ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, …’in karşı oyu ve oyçokluğuyla ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/12/2020 tarihinde karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Davacı hakkında düzenlenen … tarih ve … ve … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporlarına istinaden düzenlenen vergi inceleme raporları ve 213 sayılı Kanun'un 353/1. ve mükerrer 355. maddeleri uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezalarının kaldırılması istemiyle açılan davanın kabulüne ilişkin Mahkeme kararı davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı hakkında tanzim olunan … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporunda yer alan tespitlere göre; pos tefecilikten elde ettiği faiz gelirlerini kayıt ve beyan dışı bıraktığı, 2011 yılında kasa hesabında bulunan yüksek miktardaki parayı çeşitli finansal enstrümanlar yoluyla değerlendirmek yerine bedelsiz olarak kurum ortaklarına kullandırdığı, kurum kaynağının kurum ortaklarına kullandırılmasına rağmen herhangi bir faiz hesaplanmadığı ve söz konusu rapora istinaden düzenlenen, … tarih ve … sayılı vergi inceleme raporuna göre, mükellefin 2010 Aralık ve 2011 Ocak dönemi KDV beyannamelerini vermemesi nedeniyle 213 sayılı Kanun'un mükerrer 355. maddesi uyarınca özel usulsüzlük cezası, … tarih ve … sayılı vergi inceleme raporuna göre mükellefin 2010 yılı 2. ve 4. dönem 3 aylık muhtasar beyannamelerini vermediğinin tespit edilmesi nedeniyle 213 sayılı Kanun'un mükerer 355. maddesi uyarınca özel usulsüzlük cezası önerildiği, mahkeme kararında, "davacının mükellefiyet tesis edildiği andan önceki dönemlere ilişkin beyannamelerini elektronik ortamda verme imkanının bulunmadığı, bu andan önce mükellef olmaması sebebiyle kullanıcı kodu, parola, şifre vb. araçları edinme olanağının bulunmadığı" gerekçesiyle özel usulsüzlük cezalarının kaldırıldığı belirtilmekte ise de; davacı hakkında düzenlenen raporlar incelendiğinde, 11/06/2009 tarihinden itibaren mükellefiyet kaydı bulunduğu anlaşıldığından, belirtilen gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.
… tarih ve … sayılı Vergi inceleme raporuna göre, mükellef hakkında düzenlenen 2010 yılı Kurumlar vergisi raporuna atıfla 2010 yılı Haziran, Temmuz ve Aralık aylarında Ba-Bs formlarını vermemesi nedeniyle, 213 sayılı Kanun'un mükerrer 355. maddesi uyarınca özel usulsüzlük cezası önerildiği, dosyada 2010 Kurumlar Vergisi raporunun olmadığı anlaşıldığından, bahse konu cezalar yönünden eksik inceleme yapıldığı kanaatine varılmıştır.
… tarih ve … sayılı Vergi inceleme raporunda, 2011 yılında elde edilen faiz ve komisyon kazancına belge düzenlenmemiş olması nedeniyle 213 sayılı Kanun'un 353/1. maddesi uyarınca özel usulsüzlük cezası düzenlediği, 2011 yılında elde edilen faiz ve komisyon kazancına belge düzenlenmediğinin raporlarda açıkça ortaya konulduğu, dolayısıyla davalı idare tarafından 213 sayılı Kanun'un 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının da yerinde olduğu anlaşılmaktadır.
Dava konusu 2011/12. dönemine ilişkin 213 sayılı Kanun'un mükerer 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının dayanağı … tarih ve … sayılı vergi inceleme raporunun dosyada bulunmadığı, kararın bu yönden de bozulması gerektiği anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
