Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/7895
Karar No: 2020/11270
Karar Tarihi: 24.12.2020

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2020/7895 Esas 2020/11270 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2020/7895 E.  ,  2020/11270 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi



    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    1- Borçlu ..."ün temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Borçlu ..."ün, borca itirazının süre yönünden reddi kararı Dairemizce onanarak bozma kapsamı dışında kaldığından kesinleşmiş olup, mahkemece bozma ilamına uyularak verilen karara karşı temyiz hakkı bulunmadığından temyiz dilekçesinin REDDİNE,
    2- Borçlu... Dekorasyon Mim. Müh. İnş. San. Tic. Ltd. Şti."nin temyiz itirazlarına gelince;
    Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçluların, takibin dayanağı bonoların sözleşmelere istinaden teminat olarak verildiğini ileri sürerek takibin iptali talebi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece ilk kararda; istemin süre aşımından reddine karar verildiği, borçluların temyizi üzerine Dairemizce; borçlu şirket yönünden borçlunun yasal 5 günlük sürede itirazda bulunduğu, işin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulduğu, bozma sonrası yapılan yargılamada mahkemece istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Somut olayda, takibe konu senetler üzerinde teminat amaçlı verildiğine ilişkin bir açıklama olmadığı, taraflar arasında imzalanan 22.04.2015 ve 25.06.2015 tarihli taşeron sözleşmelerinde de takibe konu senetlerin vadesini, tanzim tarihini içeren bir düzenleme bulunmadığı, sözleşmelerde yalnızca “taşeron sözleşme ile birlikte 100.000 TL"lik teminat senedi verecektir" ibarelerinin yazılı olduğunun görüldüğü ancak; alacaklı vekilinin 05/01/2016 tarihli cevap dilekçesinde “ ...... Davacı taraf bu ihtarnamelerde belirtildiği üzere sözleşme edimlerini ifa etmediğinden en son olarak yukarıda belirtilen...Noteri 06.11.2015 tarih ve 10073 yevmiye nolu ihtarname keşide edilmiş ve davacı ile müvekkil şirket arasındaki iki sözleşme de feshedilmiştir. Dolayısı ile davacı tarafın bahsettiği şekilde davacı taraf ile müvekkil şirket arasında devam eden ticari ilişki bulunmamaktadır. ... Bu sözleşmelerden 25.06.2015 tarihli sözleşmenin 22. Maddesi ve 22.04.2015 tarihli sözleşmenin 6. Maddesi uyarınca cezai şart talep etme ve teminatların nakde çevrilmesi hakkı söz konusudur. Bu sebeple davacı tarafın iddiasına göre de sözleşmelerin feshi sebebi ile teminatların nakde çevrilmesi veya teminat senetlerinin icra takibine konu edilmesi
    mümkündür. ” şeklinde cevap verdiği görülmekle, senetlerin teminat senedi olduğunun açıkca kabul edildiği görülmektedir. Bu durumda, her ne kadar 22.04.2015 ve 25.06.2015 tarihli taşeron sözleşmelerinde takibe dayanak senetlere açık atıf yok ise de alacaklı tarafın kabul beyanı doğrultusunda senetlerin teminat senedi olduğu açıktır.
    Bir bononun teminat olarak verildiğinin kabulü için, o bono üzerinde teminat ibaresinin bulunması zorunluluğu yoktur. Kaldı ki, bono üzerindeki teminat ibaresi neyin teminatı olduğunun ayrıca açıklanmadığı sürece bononun başlı başına teminat bonosu olduğunu göstermez. Diğer yandan teminat iddiasının kabulü için bu hususun taraflarca ayrı bir sözleşmede belirtilmesi de zorunlu değildir. Somut olayda alacaklının dayanak bononun teminat olarak alındığı yönündeki kabulü mahkemeyi bağlar.
    Bu durumda; takibe konu bonoların taraflar arasında imzalanmış sözleşme kapsamında teminat olarak verildiğinin kabulü gerekmekte olup, takip dayanağı bonoların tahsilinin gerekip gerekmediği yargılamayı zorunlu kılmaktadır.
    O halde mahkemece, borçlu şirketin borca itirazının, İİK"nun 169/a maddesi uyarınca kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/12/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi