8. Hukuk Dairesi 2018/680 E. , 2019/2842 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Alacak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı ... Altundağ vekili, tarafların evlilik birliği içerisinde birlikte edindikleri ve davacının çalışarak elde ettiği gelirle katkı sağladığı ancak davalı adına tapuya tescil edilen... 299 ada 2 parsel ve üzerindeki bir işyeri, iki adet meskenden oluşan taşınmazın,... tarafından mal kaçırma amacı ile muvazaalı şekilde diğer davalı ..."e devredildiğini, ... ile..."in akraba olduğunu açıklayarak, 299 ada 2 parselde kayıtlı taşınmazın üzerindeki bina ile birlikte davalı ... adına olan kaydının yarı hissesinin taraf muvazaası hukuksal nedenine dayanarak iptali ile davacı adına tesciline, bu mümkün olmaz ise taşınmazın içindeki işyeri ve iki adet meskenin gerçek değerinin yarısının boşanma kararı gereğince şimdilik fazla hakları saklı kalmak üzere en az 40.000 TL"nin...’ten alınarak davacıya katkı payı alacağı olarak verilmesine, tapu kaydı iptal edilmez ise taşınmazın içindeki işyeri ve iki adet meskenlerin bilirkişilerce tespit edilecek gerçek değerinin fazla hakları saklı kalmak kaydı ile yarısının TMK"nin 241. maddesine dayanarak devralan 3. kişi davalı ...’den tenkisine karar verilmesini istemiş, harcını yatırdığı 31.01.2012 tarihli dilekçesi ile talebini 90.000 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalılar (Hidayet ve ...) vekili, davanın haksız olduğunu açıklayarak, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyizi sonunda, Dairemizin 2012/15067 Esas, 2013/4298 Karar sayılı ilamı ile davanın... Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görülerek çözüme kavuşturulduğu, davacının dava dilekçesinde, muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil, bu mümkün görülmediği takdirde katkı payı alacağı ile TMK’nin 241. maddesine dayalı alacak isteğinde bulunduğunun anlaşıldığı, davacının boşandığı eşi... ile ... arasında gerçekleştirildiği ileri sürülen muvazaalı işlemin davacı yönünden haksız eylem niteliğinde bulunduğu, tapu iptali ve tescile yönelik bu istek bakımından uyuşmazlığın çözüm yerinin genel mahkemeler olduğu, katkı payı alacağı ile TMK’nin 241. maddesine dayalı isteğin ise 4787 sayılı Aile Mahkemeleri"nin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunu’nun 4. maddesinde yazılı; 4721 sayılı TMK"nin ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMK"nin m.118-395) maddelerinden kaynaklanan bütün davaların aile mahkemesinde (veya Aile Mahkemesi sıfatı ile) bakılacağına ilişkin olan düzenleme nedeniyle aile mahkemelerinde görülmesi gerektiği,bu nedenle, tapu iptali ve tescile ilişkin istek yönünden davaya Asliye Hukuk Mahkemesi olarak bakılması doğru ise de katkı payı alacağı ile TMK’nın 241. maddesine dayalı istek bakımından davanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydının yapılması ve tefrik edilecek davaya Aile Mahkemesi sıfatı ile bakılması gerektiğine işaret edilmek suretiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sırasında, davacı asilin, 20.03.2017 havale tarihli dilekçesiyle, davadan feragat ettiğini beyan etmesi üzerine davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, fakat davalı ... tarafından yapılan yargılama giderleri ve davalı lehine hükmedilmesi gereken vekalet ücreti hakkında karar verilmemiştir. Buna göre , dava feragat nedeniyle reddedildiğine göre davalı lehine AAÜT’nin 6. maddesine göre vekalet ücretine hükmedilmesi ve davalı tarafından yapılan yargılama giderleri hesaplanarak HMK’nin 323, 326/1 maddeleri gereğince, bu giderlerin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde bulunduğundan kabulü ile usul ve kanuna aykırı kararın 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, (1) nolu bentte yazılı nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 18.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.