Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 1997/1068
Karar No: 1998/562
Karar Tarihi: 17.02.1998

Danıştay 4. Daire 1997/1068 Esas 1998/562 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı kreş işletme faaliyeti nedeniyle oluşan zararı diğer kaynaklardan kazanç ve iratlarından mahsup ederek beyan etti. Ancak inceleme raporu sonrası tarhiyat yapılarak kusur cezası kesildi. Davacı, yasada ticari faaliyetlerden doğan zararların diğer kazanç unsurlarından mahsup edilemeyeceğine dair bir hüküm olmadığını, istisna belgesiyle ilgili olduğu için istisnadan zorunlu olarak yararlanması gerekmediğini belirtti. Mahkeme kararı da, istisna kapsamındaki ticari faaliyetlerden doğan zararların diğer kazanç unsurlarından mahsupunu engelleyen bir düzenleme olmadığına vurgu yaparak, davacının beyanının kanuna uygun olduğu sonucuna vardı.
Kanun maddeleri:
- 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 20. maddesi: Okul, kreş ve spor tesisleri ile 50 yatak kapasitesinden az olmamak üzere yurt ve sağlık tesislerinin işletilmesinden elde edilen kazançlar, ilgili Bakanlığın görüşü alınmak suretiyle Maliye ve Gümrük Bakanlığı’nın belirleyeceği usul ve esaslar dahilinde 5 yıl süreyle gelir vergisinden müstesna tutulur.
- 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 88. maddesi

Daire : DÖRDÜNCÜ DAİRE
Karar Yılı : 1998
Karar No : 562
Esas Yılı : 1997
Esas No : 1068
Karar Tarihi : 17/02/998

KREŞ İŞLETMECİLİĞİ FAALİYETİ NEDENİYLE GELİR VERGİSİ KANUNUNUN MÜKERRER 20.MADDESİNDEKİ İSTİSNADAN YARARLANMAK ÜZERE ALINAN İSTİSNA BELGESİNDE ÖNGÖRÜLEN İSTİSNADAN YARARLANMAK ZORUNLU OLMADIĞINDAN, BU FAALİYETTEN DOĞAN ZARARIN DİĞER KAZANÇ UNSURLARINDA DİKKATE ALINARAK BEYANDA BULUNABİLECEĞİ HK.
1992 yılı işlemleri incelenen davacının kreş işletmeciliği faaliyeti nedeniyle oluşan zararı, ilgili yılda elde ettiği gayrimenkul sermaye iradından indirmek suretiyle beyanda bulunması tenkit edilerek düzenlenen rapora göre adına ikmalen gelir vergisi salınmış, kusur cezası kesilmiştir. ... Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararıyla; davacının kreş işletmeciliği faaliyetinden doğan zararın,diğer kaynaklardan elde edilen kazanç ve iratlardan mahsubu mümkün olmadığından yapılan tarhiyatın yerinde olduğu, davacının istisnadan yararlanmak üzere Bakanlığa başvurması ve İdarenin beyanname verme süresi içinde cevap vermemesi üzerine kazanç ve iratları birleştirmek suretiyle beyanname vermesi ve vergiden istisna olduğuna ilişkin cevabın 3.8.1992 tarihinde bildirilmesinde davacının kusuru olmadığının anlaşılması karşısında kesilen kusur cezasında isabet görülmediği gerekçesiyle vergi aslı yönünden davanın reddine, kesilen kusur cezasının kaldırılmasına karar verilmiştir. Davacı, ticari faaliyetten doğan zararların diğer kazanç unsurlarından mahsup edilemeyeceğine dair yasada bir hüküm olmadığını, istisna belgesi ... tarihinde düzenlendiğinden ilgili dönemde istisna kapsamında olduğundan söz edilemeyeceğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Uyuşmazlık, kreş işletmeciliği faaliyeti ile uğraşan davacının bu faaliyeti nedeniyle oluşan zararı ilgili yılda elde ettiği gayrimenkul sermaye iradından indirmek suretiyle beyanda bulunması kabul edilmeyerek düzenlenen inceleme raporuna göre adına ikmalen yapılan tarhiyata ilişkin bulunmaktadır.
193 saylı Gelir Vergisi Kanunu'nun mükerrer 20 nci maddesinde okul, kreş ve spor tesisleri ile 50 yatak kapasitesinden az olmamak üzere yurt ve sağlık tesislerinin işletilmesinden elde edilen kazançların, ilgili Bakanlığın görüşü alınmak suretiyle Maliye ve Gümrük Bakanlığı'nın belirleyeceği usul ve esaslar dahilinde 5 yıl süreyle gelir vergisinden müstesna tutulacağı, istisnanın kuruluşların faaliyete geçtiği tarihten başlayacağı öngörülmüştür. Maliye Bakanlığınca bu konuda yayımlanan 31 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu Genel Tebliğinde, istisnadan yararlanmak isteyen mükelleflerin, anılan kuruluşları faaliyete geçirmeden önce kurdukları eğitim, spor, yurt ve sağlık tesislerinin niteliklerini belirten bir dilekçeyle Bakanlığa başvurmaları ve kendilerine 5 yıl süreyle vergiden müstesna olduklarına ilişkin belge verileceği belirtilmiştir.
Aynı kanunun 2361 sayılı Kanunla değişik 88 inci maddesinde ise, gelirin (Aile reisi beyanlarında eş ve çoçukların geliri dahil) toplanmasında gelir kaynaklarının bir kısmından hasıl olan zararların, diğer kaynakların kazanç ve iratlarına mahsup edileceği öngörülmüştür.
Olayda, 15.7.1992 tarihinde kreş işletmeciliği faaliyetine başlayan davacı 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun mükerrer 20 inci maddesindeki istisnadan yararlanabilmek için 25.9.1992 tarihinde Bakanlığa başvurduğu, bu başvuruya 1992 yılı beyan döneminde yanıt verilmemesi üzerine, kreş işletmeciliği faaliyetinden oluşan zararı, diğer kaynaklardan elde ettiği kazanç ve iratlardan indirmek suretiyle beyanda bulunmasından sonra, 21.6.1994 tarihli istisna belgesi düzenlenerek faaliyete geçtiği tarihten itibaren beş yıl süreyle kreş işletmesiyle ilgili kazancı vergiden müstesna tutulduğu anlaşılmıştır. İstisna belgesi düzenlenmiş olması istisnadan zorunlu olarak yararlanılmasını gerektirmez. Kaldıki davacı söz konusu istisna belgesinde öngörülen istisnadan yararlanamaması nedeniyle belgenin iptali için Bakanlığa bildirimde bulunmuştur.
Bu durumda, yukarıda sözü edilen Gelir Vergisi Kanunu'nun 88 inci maddesinde istisna kapsamındaki ticari faaliyetlerden doğan zararların diğer kazanç unsurlarından mahsubunu engelleyen bir düzenlemeye yer verilmediğinden davacının kreş işletmeciliği faaliyetinden doğan zararı diğer kazanç unsurlarında dikkate alarak beyanda bulunmasında kanuna aykırılık bulunmamaktadır. Aksi yöndeki gerekçelerle davayı kısmen reddeden mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Bu nedenle, ... Vergi Mahkemesinin … sayılı kararının bozulmasına, karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi