8. Hukuk Dairesi 2012/908 E. , 2012/4675 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ve müşterekleri ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ...3. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 17.11.2011 gün ve 344/450 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacılar vekili ile davalı ... temsilcisi taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacılar vekili tarafından davalı ... aleyhine açılan tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda davanın reddine karar verilmiş, davacılar vekilinin temyizi üzerine Dairenin 21.04.2011 tarih 2010/5527 Esas 2011/2362 Karar sayılı ilamı ile bozma sevk edilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile davalı köy tüzel kişiliği adına tapuda kayıtlı 64 parselin tapu kaydının iptali ile 1/4"ünün davacı ..., 1,5/4 hissesinin davacı ... (davacı ölmüş ise veraset ilamındaki hisseler oranında mirasçıları adına), 1,5/4 hissesinin de ... adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, esası bakımından davalı köy tüzel kişiliği temsilcisi, yargılama gideri ve vekalet ücreti bakımından davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dairenin 21.04.2011 günlü ilamında “…toplanan deliller davacıların davasını ispata yeterli görülmüş olup, davanın kabulüne karar vermek gerekirken açıklanan nedenle reddine karar verilmesi doğru olmamıştır…” gerekçesi ile bozma sevk edilmiştir. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilamında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre davalı köy tüzel kişiliği temsilcisinin aşağıda yazılı husus dışındaki hükmün esasına yönelen diğer tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
HUMK.nun 388. maddesinin son fıkrasına (6100 sayılı HMK.nun 297 m.) göre; hükümde taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Diğer yandan dava ..., ... ve ... tarafından açılmış, davacılardan ... yargılama sırasında 28.05.2008 tarihinde ölmüş, mirasçılık belgesi dosyaya ibraz edilmiş ve mirasçıları da avukata vekaletname vermek suretiyle davaya devam etmişlerdir.
Bu mirasçıların isimleri karar başlığında da yazılıdır. TMK.nun 28.maddesi uyarınca kişilik ölümle son bulur. Öte yandan 04.05.1978 gün ve 4/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ölü kişi adına tespite karar verilemeyeceği gibi dava tarihinde ölü bulunan kişiye karşı da dava açılamaz. Ölü kişi adına tespite ilişkin 3402 sayılı Kadastro Kanununun 30. maddesi hükmünün genel mahkemelerde uygulama yeri de bulunmamaktadır. Davacılardan Sıddık’ın ölümünden sonra mirasçılık belgesinde isimleri geçen mirasçıları vekâletname vermek suretiyle davada taraf durumunu aldığına göre ... mirasçıları adına mirasçılık belgesinde yazılı miras payları oranında tapuya tescile karar verilmesi gerekirken kanuna aykırı, şüphe ve tereddüt uyandıracak şekilde şartlı olarak “1,5/4 hissesinin davacı ... (davacı ölmüş ise veraset ilamındaki hisseler oranında mirasçıları adına)” şeklinde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
Kabule göre de, hüküm kurulurken davacılar lehine kabule karar verilen payların 2/8, 3/8 ve 3/8 şeklinde belirlenmesi gerekirken infazda şüphe ve tereddüt yaratarak, infazı mümkün olmayacak şekilde buçuklu olarak 1,5/4 şeklinde hüküm kurulmuş olması da doğru değildir. Davalı köy tüzel kişiliği temsilcisinin temyiz itirazları bu bakımdan yerindedir.
Davacılar vekilinin yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dava 1.000 TL değer ile harcı da yatırılarak Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmış, mahallinde yapılan keşif sonunda dava konusu taşınmazın dava tarihindeki değerinin 48.793 TL olarak belirlenmesi üzerine verilen görevsizlik kararının kesinleşmesi ile dosya Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir. Keşifte belirlenen 48.793 TL üzerinden harç da 02.08.2007 tarihli makbuz ile tamamlanmıştır. Mahkemece, bu değer üzerinden davacı tarafın yatırdığı 645,21 TL harcın yargılama giderleri hesabında dikkate alınmaması doğru olmamıştır. Yine harcı tamamlanan keşifte belirlenen taşınmazın gerçek değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12.maddesi gereğince nisbi vekalet ücreti takdiri gerekirken davacı lehine daha az olacak şekilde 1.100 TL maktu vekalet ücreti takdir edilmiş olması da doğru değildir.
Davacılar vekili ile davalı köy tüzel kişiliği temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı olan hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18,40"er TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılara ve Çavuşoğlu Köyü Tüzel Kişiliğine iadesine 22.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.