17. Hukuk Dairesi 2014/7051 E. , 2016/2935 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili, davalı ...................... ile davalı ............. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; müvekkillerinin desteği ......... davalıların işleteni, sürücüsü, zorunlu taşımacılık sigortacısı ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu otobüste yolcu olarak bulunduğu sırada, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesi aracın devrilmesi sonucu 12.11.2009 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, müvekkillerinin desteğinin hayatını kaybettiğini belirterek, asıl davada; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı gayri resmi eş ......... ile çocuklar .........., ............. ve .............. için ayrı ayrı 1.000 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze giderinin tüm davalılardan; davacıların her biri için ayrı ayrı 50.000 TL manevi tazminatın; birleşen davada ise, davacı anne ve baba için ayrı ayrı 10.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte sigorta şirketleri dışındaki davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 27.05.2013 tarihinde taleplerini davacı ....... için 10.885,44 TL, ...........için 38.623,78 TL, ........ için 41.512,56 TL ve ...........için 74.898,01 TL"ye yükseltmiştir.
Davalılar vekilleri, ayrı ayrı davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece; maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile; davacı ........ için 10.885,44 TL, ........ için 38.623,78 TL, ....... için 41.512,56 TL, .......... için 74.898,01 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ........ ve .......... ile diğer davalı ................. ve ............ (öncelikle 125.000 TL"nin davacı ............. sigorta poliçe limitinin tamamı, bakiye 40.919,79 TL"nin de ............ zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinden karşılanmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsiline; davalı .............. yönünden davanın reddine; asıl davada; manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile; davacılar ........, ...... ve .......... için ayrı ayrı 15.000 TL, davacı ........... için 10.000 TL manevi tazminatın; birleşen davada; davacı .........için 10.000 TL, davacı .........için 10.000 TL manevi tazminatın davalılar ......... ve ..................................kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalı ................ vekili ile davalı ................ vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere; ceza yargılaması sırasında alınan ve kesinleşen bilirkişi raporundaki kusur dağılımının oluşa ve dosya içeriğine uygun bulunması sebebiyle benimsenmesinde ve hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, manevi tazminatın takdirinde BK."nun 47. maddesindeki (6098 s. TBK. md. 56) özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacılar vekilinin tüm, davalı ................... vekili ile davalı ...................vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava; davacılar murisinin ölümü nedeni ile 6098 sayılı TBK."nun 53. ve 56. maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Desteğin işi ve geliri konusunda herhangi bir belge ibraz edilmemiştir. Davacı tanıkları desteğin inşaatlarda çalıştığını ve aylık 2.000 TL ücret aldığını beyan etmişlerdir. Aktüer raporunda tanıkların beyan ettiği 2.000 TL gelir esas alınıp, inşaat sezonunun 9 ay olacağı kabulüyle aylık 1.500 TL gelir üzerinden hesaplama yapılmış, mahkemece bilirkişi raporuna göre karar verilmiştir. Ancak dosyada mevcut Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre davacının asgari ücret düzeyinde aylık geliri olduğu anlaşılmış olup, davacı tarafından geliri net olarak ispat edilmiş değildir.
Böyle bir davada gerçek zararın belirlenmesi için, desteğin gelirinin daha net kriterle ile ortaya konulması gerekmektedir. Öncelikle davacı yana bu konuda ispat imkanı verilmesi, desteğin kazadan önce yaptığı işi araştırılarak, çalıştığı işyerine ait defter, vergi, muhasebe kayıtları gibi kayıtların getirilmesi ve davacının işkolu ile ilgili kuruluşlara yazı yazılarak muhtemel gelirin tespit edilmesi ve bu miktara göre tazminatın belirlenmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortası poliçe limiti kaza tarihi itibariyle 150.000 TL olmasına rağmen mahkemece bu limitin 125.000 TL olarak kabulü doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin tüm, davalı ............... vekili ile davalı ........... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ....................vekilinin; (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ................ vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, 08/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.