17. Hukuk Dairesi 2014/6762 E. , 2016/2934 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı ... vekili ve ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 01.03.2016 Salı günü davalı ... vekili Av. ... geldi. Diğer davalı ve davacılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı ... vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili; müvekkilinin, davalılardan ...."ye zorunlu mali sorumluluk sigortalı araçta yolcu iken diğer davalı ...."ye zorunlu mali sorumluluk sigortalı aracın çarpması sonucu yaralandığını ve müvekkilinde sürekli maluliyet oluştuğunu, her iki sigorta şirketi tarafından davadan önce ödeme yapıldığını ancak ödemelerin yetersiz olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, sürekli iş göremezlik nedeniyle 3.000 TL maddi tazminatın her iki davalı ... şirketinden kusur oranları ve poliçe limitleri dahilinde tahsiline verilmesini talep etmiş, 11.11.2013 tarihinde harcını tamamlamak suretiyle her iki davalı ... şirketine yönelik talebini toplam 201.926,94 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı ... şirketleri vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davalı ...."nin sigortalısı aracın sürücüsünün %75, davalı ...."ye sigortalı aracın sürücüsünün %25 oranında kusurlu oldukları kabul edilerek, davacının %58 oranında sürekli maluliyetine göre, davasının kabulüne, 56.016,08 TL maddi tazminatın kaza tarihinde geçerli olan poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere 25.04.2012 temerrüt tarihinden; 145.910,86 TL maluliyet nedeniyle tazminatın kaza tarihinde geçerli olan poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 11.04.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...."den ve davalı ...."den müştereken ve müteselsilen tahsiline verilmiş; hüküm, davalı ... şirketleri vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı ... şirketleri vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, Borçlar Kanunu"nun 46. maddesi (6098 sayılı TBK m. 54) gereğince çalışma gücü kaybı nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda, kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak ... Devlet Hastanesi"nden alınan 24.02.2012 tarihli Özürlü Sağlık Kurulu Raporunda davacının %24 oranında vücut fonksiyon kaybı olduğu belirlenmiştir. Mahkemece aldırılan ve Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri esas alınarak ... Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenen 23.09.2013 tarihli raporda %30.2 oranında işgücü kaybı olduğu belirtilmiş; 25.10.2013 tarihli raporda ise önceki raporda "femur kırığının" gözden kaçırıldığı belirtilerek %58 oranında işgücü kaybı belirlenmiştir. Mahkemece 25.10.2013 tarihli rapordaki %58 maluliyet oranı hükme esas alınarak maddi tazminata hükmedilmişse de; bu haliyle her üç rapor arasında açık bir çelişki bulunmakta olup mahkemece çelişkinin giderilmesi yönünde herhangi bir bilirkişi raporu alınmamıştır. Bu nedenle mahkemece maluliyet hususunda yapılan araştırma yetersizdir.
Mahkemece, kazayla ilgili tüm tedavi evrakları celbedilerek yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği esas alınarak Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden çelişkilerin giderilmesi yönünde ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Kabule göre; dava dilekçesinde davalıların kusur oranlarına göre talepte bulunulmuştur. Bu halde, davalı ...."nin sigortalısı aracın sürücüsünün %75 oranında kusurlu olduğunun kabulü ile bu kusur oranı üzerinden hesaplanacak tazminata hükmedilmesi gerekirken talebin aşılması suretiyle tazminatın müştereken ve müteselsilen tahsiline verilmesi doğru değildir.
4-Kabule göre; 24.05.2012 dava tarihinden önce 25.04.2012 tarihinde davalı .... tarafından davacılara 8.397 TL ödeme yapılmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu ödeme güncelleme yapılmaksızın hesaplanan zarar miktarından düşülmüştür. Oysa ki, sigorta şirketi tarafından yapılan ödemeyi destekten yoksun kalma tazminatı hesabı yapılmadan önce alan davacılar, hesap tarihine kadar geçen süre nedeni ile aldıkları paranın yasal faizi kadar kazanım elde etmişlerdir. Zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davacılara yapılan sigorta ödemesinin, ödeme günü ile destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı güne kadar geçen süredeki işlemiş yasal faizi de hesaplanarak, ödeme tutarı ile birlikte hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından indirilmesi gerekir. Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilmeksizin alınan bilirkişi raporuna göre eksik inceleme ile yazılı biçimde verilmesi isabetli değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... şirketi vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı .... vekilinin; (2) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle de davalı .... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.350,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı ..."ne verilmesine, duruşmada vekille temsil edilmeyen ... yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 08/03/2016 tarihinde oybirliğiyle verildi.