3. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/863 Karar No: 2017/11236 Karar Tarihi: 06.07.2017
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/863 Esas 2017/11236 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2016/863 E. , 2017/11236 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili; tarafların boşanmalarına ilişkin verilen kararın 04/03/2014 tarihinde kesinleştiğini, müvekkilinin kendisine ait olan ve çoğu akrabaları tarafından takılıp hediye edilen takıların bir kısmının davalı tarafından harcandığını, bir kısmının ise davalı elinde bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5 adet Cumhuriyet altını, 2 adet bilezik, 58 adet çeyrek altın, 2 adet hediyelik bilezik (14 ayar 3-4 gram) ile 1 adet hediyelik bilezikten (14 ayar 3-4 gram) oluşan altınların müvekkiline aynen teslimini, tesliminin mümkün olmaması halinde bedellerin bir kısmı olan 12.500,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; 2011 yılı Eylül ayında geçimsizlik yaşandığını ve tarafların bu evliliğin yürümeyeceği kanaatine vardıklarını, bunun üzerine davacının daha önceki tarihlerde ziynet eşyalarını götürdüğü için evde bulunan 6 adet 22 ayar bilezik, 1 adet 4 parça gerdanlık seti 2.500,00 TL paranın davacıya tanıklar huzurunda teslim edildiğini ve buna dair 30/09/2011 tarihli belge düzenlendiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece; ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ziynet alacağı talebine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı, evlilik birliğinin devamı sırasında bir kısım ziynetin bozdurularak harcandığını ve halen davalının elinde ziynet eşyası bulunduğunu yasal delillerle ispatlayamamıştır. Ancak, davacının davada yemin deliline de dayandığı anlaşılmaktadır. Mahkemece; davacıya, davalı tarafa yemin yöneltme hakkı olduğu hatırlatılmadan karar verilmiştir. Hal böyle olunca mahkemece, davacıya savunmasını ispat zımnında davalı tarafa yemin yöneltme hakkı olduğu hatırlatılarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, değinilen bu yön gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.