9. Hukuk Dairesi 2008/21881 E. , 2010/8102 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA :Davacı, cezai şart ve eğitim giderinin ödetilmesine karar verilmesini
istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği n reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı, davalı işçi için eğitim gideri yapıldığını ileri sürerek alacak talebinde bulunmaktadır.
Davalı; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 16. maddesinde "Personel, gerek yurt içi ve gerekse yurt dışında göreceği eğitim sonucu edindiği bilgi, mesleki sır ve tecrübeleriyle işveren şirkette çalışmaya iki yıl süre ile devam edeceğini peşinen kabul eder. Aksi takdirde işverene eğitim gideri, tazminat ödemeyi kabul eder" hükmü yer aldığı. Söz konusu iki yıllık sürenin hangi tarihte başlayacağının belirtilmediği. Bu durumda, sözleşme tarihi olan 02.10.2000 olarak kabulünün gerekeceği. Davacıdan sözleşmenin tarihinden yaklaşık, 3,5 yıl sonra eğitim gideri talep edildiği. Sözleşme hükmünün davacının iktisadi istikbali hakkaniyete aykırı şekilde tehlikeye sokacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, işçiye verilen eğitim giderlerinin ödetilmesi isteğine ilişkindir.
İşçiye işverence verilen eğitim, işçinin işyerinde mal ve hizmet üretimine katkı sağlaması sebebiyle işveren yararına olmakla birlikte, verilen eğitim sayesinde işçi daha nitelikli hale gelmekte ve ileride daha kolay iş bulabilmektedir. Bu nedenle işçiye masrafları işverence karşılanmak üzere verilen eğitim karşılığında, işçinin belli bir süre çalışmasının kararlaştırılması mümkündür. İşçinin de verilen eğitim karşılığında işverene belli bir süre iş görmesi işverene olan sadakat borcu kapsamında değerlendirilmelidir. Verilen eğitimin karşılığında yükümlenilen çalışma süresinin de eğitimin türü ve masrafları ile uyumlu olması gerekir. Buna karşın, işçiye 4857 sayılı İş Kanununun 78. ve devamı maddeleri hükümlerine göre iş sağlığı ve güvenliği önlemleri kapsamında verilmesi gereken eğitimlere ait giderler istenemez.
İşçiye verilen eğitimin karşılığında işverence yapılan masraflar o işçiye özgü olmalı ve yazılı delille ispatlanmalıdır. İşverenin toplu olarak verdiği eğitimler sebebiyle yapmış olduğu giderlerin işçi başına düşen tutarı, aynı dönemde eğitim alan işçi sayısına bölünmek suretiyle belirlenir. İşçiye verilen eğitim ile ilgili olduğu belirlenmeyen giderlerden işçi sorumlu olmaz.
İşyerinin devri halinde de işçinin eğitim gideri karşılığında belli bir süre çalışma yükümü devam eder. Bu konuda yükümlülüğün ihlali halinde devralan işverenin de eğitim giderlerini talep hakkı bulunmaktadır.
İşçinin geçici iş ilişkisi kapsamında çalıştırıldığı süre de eğitim karşılığı yükümlü olduğu çalışma süresinden sayılır.
İşverence işçi adına yapılan eğitim giderlerinin tamamı yerine, işçinin çalıştığı ve çalışması gereken sürelere göre oran kurularak indirildikten sonra kalan miktarının tahsiline karar verilmesi gerekir. Gerçekten işçi, eğitimden sonra çalışmayı yükümlendiği sürenin bir kısmında çalışmış ise işverene bu konuda katkı sağlamış olmaktadır. İşçinin yükümlü olduğu sürenin tamamında çalışılmış olunması halinde ise, işverence eğitim giderleri istenemez ( Yargıtay 9.HD. 6.10.2008 gün 2007/ 27538 E, 2008/ 25446 K.).
Somut olayda; sözleşmenin 16. maddesindeki; "Personel, gerek yurt içi ve gerekse yurt dışında göreceği eğitim sonucu edindiği bilgi, mesleki sır ve tecrübeleriyle işveren şirkette çalışmaya iki yıl süre ile devam edeceğini peşinen kabul eder. Aksi takdirde işverene eğitim gideri, tazminat ödemeyi kabul eder" hükmünde belirtilen iki yıllık süre eğitimin alındığı tarihten itibaren başlatılmalı buna göre dava konusu eğitim gideri hakkında yukarıda belirtilen yasal ve hukuksal gerekçelere göre bir karar verilmelidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.3.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.