13. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/1770 Karar No: 2020/3389 Karar Tarihi: 25.03.2020
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2018/1770 Esas 2020/3389 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı taraf ile sözleşme imzalayan davacı, 5510 Sayılı Kanunun 81/(I) bendine istinaden sigorta primlerinin işveren hissesine düşen % 5 puanlık kısmının hazinece karşılanacağına ilişkin düzenlemeye rağmen hak edişlerinden haksız kesintiler yapıldığını iddia ederek davalıdan 70.065,06 TL alacak talep etmiştir. İlk derece mahkemesi, davacının talebini kabul etmiş ve davalının istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi, davalının başvurusunu esastan reddetmiştir. Temyiz üzerine dosya incelendiğinde, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar verilmiştir. Davacının talep tarihi itibarıyla davalıdan tahsil etmesi gereken tutar 45.000,00 TL olup davacı 25.065,06 TL ıslah talebinde bulunmuştur. Kanun maddesi olarak 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 81/(I) bendi kaynak olarak gösterilmiştir.
13. Hukuk Dairesi 2018/1770 E. , 2020/3389 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ilk derece mahkemesi sıfatıyla ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince 2015/347 esas 2016/1281 karar sayılı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi"nin 2017/437-2018/103 karar sayılı kararının süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı taraf ile imzalanan hizmet alım sözleşmeleri gereğince hizmet verdiğini, 5510 Sayılı Kanunun 81/(I) bendine göre, sigorta primlerinin işveren hissesine düşen % 5 puanlık kısmının hazinece karşılanacağına ilişkin düzenlemeye rağmen hak edişlerinden haksız kesintiler yapıldığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 45.000,00 TL"nin kesinti faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş, ıslahla birlikte talep sonucunu 70.065,06 TL"na yükseltmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. İlk derece mahkemesince, davanın kabulü ile 70.065,06 TL alacağın 45.000,00 TL"sinin dava tarihinden itibaren, 25.065,06 TL"sinin ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesince, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesinin kararı süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. SONUÇ: Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, dosyanın İlk derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 25/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.