Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/4578
Karar No: 2012/1145
Karar Tarihi: 23.02.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/4578 Esas 2012/1145 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2011/4578 E.  ,  2012/1145 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil


    ... ve müşterekleri ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Çamardı Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 26.05.2011 gün ve 13/57 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R
    Davacılar vekili, miras yoluyla intikal ve eklemeli kazanmayı sağlayan zilyetlik nedenlerine dayanarak 107 ada 257 parsel kapsamında kalan yaklaşık 30 dönümlük taşınmaz bölümünün tapu kaydının iptaliyle vekil edenleri adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne, 107 ada 257 parsel kapsamında kalan ve teknik bilirkişinin 14.03.2011 havale tarihli rapor ve krokisinde A(1) ile gösterilen 9954 m2, B(2) ile işaretlenen 2256,50 m2 ve C(3) ile belirlenen 10349 m2"lik yerler bakımından tapu kaydının iptaliyle veraset belgesindeki pay oranında davacılar adına tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava konusu taşınmaz 107 ada 179 parselin hükmen ifrazı sonucu 107 ada 257 parsel içerisinde kalmıştır. 107 ada 179 parsel kadastro çalışmaları sırasında ham toprak niteliğiyle Hazine adına tespit görmüş olup, yüzölçümü 865.237,61 m2"dir. Bu büyüklükteki bir taşınmaz içerisinden 22559,50 m2"lik bir yerin zilyetlikle kazanılması için sınırlarının belirli olması ve tespit tarihine kadar 20 yıllık zilyetlik süresinin geçmesi gerekir.
    Bir arazinin kullanım süresi ve niteliği ile üzerinde imar, ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarıdır. Bu konuda sağlıklı bir yargıya ulaşmak için kadastro tutanağının düzenlendiği tarihten geriye doğru 20–25 yıl öncesine ait (1976–1981 yılları arası) ölçekli stereoskopik hava fotoğraflarının dosyada yer almış olması ve bu fotoğrafların stereoskopla incelenmesi gerekir. Ayrıca, stereoskopik çift hava fotoğrafı, bir stereoskop altında incelenirse arazinin üç boyutlu görüleceği, taşınmazın sınırlarının belirleneceği ve bu amaçla ekilemeyen bakir alanların net bir biçimde tespitinin yapılması mümkündür. Mahkemece uyuşmazlığın net bir biçimde çözüme kavuşturulabilmesi için gerekli bulunan hava fotoğraflarından yararlanılmamıştır.
    Mahkemece yapılacak iş; yeniden yapılacak keşifte, daha önce götürülmeyen ziraat mühendisi bilirkişiden taşınmazın niteliğiyle ilgili görüş, kadastro fen elemanı bilirkişiden de taşınmazın yeri ve yüzölçümünü gösterir kroki ve rapor alınması; jeodezi ve fotoğrametri uzmanı marifetiyle taşınmaza ilişkin olarak kadastro tutanağının düzenlendiği tarihten geriye doğru 20–25 yıl öncesine ait ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının getirtilip stereoskop aletiyle yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda üç boyutlu olarak incelemesi yaptırılarak taşınmazın niteliğinin ve kullanımına ne zaman başlandığının belirlenmesine çalışılması, hava fotoğraflarının çekildikleri tarihlere göre taşınmaz bölümlerinin kültür arazisi niteliğinde olup olmadığı, imar ve ihyanın tamamlanıp tamamlanmadığı ya da hangi nitelikte bulunduğu konularında taşınmazın gerçek niteliğini belirleyen tarafların ve Yargıtay"ın denetimine açık gerekçeli rapor alınması, hava fotoğrafları üzerinde taşınmaz kısımlarının işaretlenmesi gerekir. Şahit ve bilirkişi sözleri ilmi esaslara göre hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, taşınmaz üzerinde imar-ihya işlemlerinin başlandığı ve tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetlik başlangıç tarihi ayrı ayrı belirlendikten sonra iddia ve savunma çerçevesinde değerlendirilme yapılarak karar verilmelidir. Eksik incelemeyle karar verilemez.
    Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK.nun Geçici madde 3’ün yollamasıyla HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi