Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14219
Karar No: 2016/7367
Karar Tarihi: 16.06.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/14219 Esas 2016/7367 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/14219 E.  ,  2016/7367 K.
"İçtihat Metni"


Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, borçlu aleyhinde yürütülen icra takiplerinde borca yeterli malvarlığı bulunamadığını, borçlunun alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla taşınmazlarını ağabeyinin arkadaşı olan davalı 3.kişi ..."ya satarak devir ettiğini ileri sürerek tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiş, dava konusu taşınmazların bir başka icra dosyasından satılması üzerine de davasını bedele dönüştürmüştür.
Davalı borçlu davaya cevap vermemiştir.
Davalı 3.kişi ... vekili, satışın gerçek olduğunu, davanın süresinde açılmadığını taşınmazın alacağa mahsuben alındığını, alacaklı ve borçlu arasında gerçek bir alacak borç ilişkisi bulunmadığını savunmuştur.
Mahkemece dava konusu taşınmazların 07.02.2003 tarihinde satıldığı,eldeki tasarrufun iptali davasının ise 15.08.2007 tarihinde 2 yıllık dava açma süresinden sonra açıldığı, davalı 3.kişinin borçlunun durumunu bilen ya da bilmesi gereken kişilerden olduğunun ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, İİK"nın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilme koşullarından biri davanın süresinde açılmış olmasıdır. Bu husus dava şartı olup hakim tarafından re"sen gözetilmesi gerekir. Karar yerinde iki yıllık hak düşürücü süre içinde dava açılmadığı, davalı 3.kişinin borçlunun durumunu bilebilecek kişilerden olmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiş ise de varılan sonuç dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Gerçekten de davalı 3.kişi ... ile borçlu aynı memleketten olup, davalı 3.kişinin borçlunun ağabeyinin arkadaşı olduğu anlaşılmaktadır. Kaldı ki borçluya ait başka taşınmazların 3.kişi ..."ya satışı nedeniyle ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/226-2005/31 sayılı dosyasında iptal davası açıldığı ve tasarrufların iptaline karar verildiği ve bu kararın Yargıtay 15.Hukuk Dairesi"nin 27.03.2007 tarihli ilamı ile onanarak kesinleştiği dosya kapsamı ile sabittir.
Bu durumda artık, dava konusu taşınmazla, raiç değerinden çok düşük değere borçludan satın alan davalı 3.kişinin borçlunun durumunu bilebilecek kişilerden olmadığından söz edilemeyeceği gibi dava tarihi olan 15.08.2007 tarihi ile tasarruf tarihi olan 07.02.2003 tarihi arasında 5 yıllık hak düşürücü süre geçmemiş olduğundan davanın süresinde açılmadığından da söz edilemez. Başka bir anlatımla, davanın İİK"nın 280/1.maddesinde aranan 5 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşıldığından mahkemece aksi düşünce ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
Kabule göre de; dava konusu taşınmazların ... 2011/2553 sayılı takip dosyasında yapılan takip sonucu satılıp paraya çevrildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
İİK"nın 283/II.maddesine göre de iptal davası 3.kişinin elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değerler nispetinde 3.kişinin nakden tazmine (davacının alacağından fazla olmamak üzere) mahkum edilmesi gerekir.
Somut olayda davalı ..."nın satın aldığı taşınmazların cebri icra sonucu elinden çıktığı ve iptal koşullarının gerçekleştiği ve davanın bedele dönüştüğü sabit olduğuna göre dava konusu taşınmazların cebri icra ile satışı yapılan icra dosyası getirtilerek ihale bedeli belirlenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 16/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi