17. Hukuk Dairesi 2014/15128 E. , 2016/6932 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili ve davalılar vekilince istenmiş, davalılar vekilince duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 07.06.2016 Salı günü davalılar vekili Av. .... geldi. Davacı vekili Av. ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalılar vekili ve davacı vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, davalı borçlu ... hakkında takipler başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı ve haklarındaki takipleri sonuçsuz bırakmak için dava konusu taşınmazını davalı ablası ...."ya devrettiği, davalı ..."nın ise borçlu hakkında İcra Müdürlüğü"nün 2011/382 sayılı takip dosyasından muvaazalı takip yaptığından, taşınmaz devri ile takibe ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar borçlu ve .... vekili, dava dayanağı takiplere itiraz edildiğini ve kesinleşmediğini ayrıca borçlu müvekkili hakkında alınmış bir aciz belgesi olmadığını, müvekkili ...."nın petrol işi ile uğraştığını borçluyu tanıdığından elden borç verdiğini ödemeyince takibe geçildiğini haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Davalı ..., duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, borçlunun borcun doğmundan sonra dava konusu taşınmazın ablasına yaptığı satışın İİK"nun 278/3-1 maddesine göre bağış niteliğinden olup iptali gerektiğinden bahisle davanın kabulüne ancak .... hakkındaki davanın ise, anılan şahsın yaptığı takiple ilgil olarak taşınmazlara haciz konulduğunu belirttiğinden sıra cetveline itiraz davası
açabileceği, bu aşamada muvazaa nedeni ile iptalini talep etmesinde hukuki yararı olmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir.
İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.
Bu davaların görülebilmesi için, diğer dava koşullarının yanında tasarrufun iptali istenilen işlemin borcun doğumundan sonra gerçekleşmiş olması ve borçlu hakkındaki takiplerin kesinleşmiş olması gerekmektedir.
Somut olayda, borçlu hakkında dava dayanağı İcra Müdürlüğünün 2011/1288-2083 ve 2294 sayılı dosyalarından takipler başlatıldığı borçlu tarafından her üç dosyadaki borca itiraz edildiği, alacaklı tarafından 2011/1288 sayılı takip dosyası ile ilgili olarak Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/406 Esas 2014/47 Karar sayılı dosyası ile itirazın iptali dava açıldığı davanın kabul edildiği ancak anılan kararın Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 2014/11316 Esas ve 2015/11207 Karar sayılı ilamı ile eksik inceleme nedeni ile bozulduğu, itirazın iptali davasının henüz kesinleşmediği, diğer takip dosyaları ile ilgil olarak açılan İcra Mahkemesi"nin 2011/758 ve 731 Esas sayılı dosyalarından verilen kararların kesinleşip kesinleşmedikleri anlaşılamamıştır.
Bu nedenle itirazın iptali ve diğer itiraz davalarının kesin olarak sonuçlanıp sonuçlanmadığı araştırılarak, kesinleşmemiş ise anılan davanın bekletici mesele yapılmasına karar verilmesi oluşacak sonuca göre esasa girilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilerinin temyiz itirazlarının kabulü ile bozma nedenine göre davacının tüm davalıların diğer temyiz itirazları
şimdilik incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 1.350,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalılara geri verilmesine 07.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verilmiştir.