17. Hukuk Dairesi 2016/7585 E. , 2016/6891 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :.......Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı aracın davalıya ait hayvan sürüsüne çarpması sonucu sigortalısına hasar tazminatı olarak ödediği 16.189,00 TL"nin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kaza tarihinden işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan rücuen tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili hakkında soruşturma dosyasında takipsizlik kararı verildiğini, kusur oranını kabul etmediklerini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile 16.189,00 TL tazminatın olay tarihi olan 06/06/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, kasko sigortasından kaynaklanan rücuen tazminat talebine ilişkindir.
Kaza tespit tutanağında kazanın saat 02.30"da Habur-Silopi D-431 karayolunda meydana geldiği, davacıya sigortalı aracın 30 metre fren izinin bulunduğu, davacının sigortaladığı araç sürücüsünün başıboş hayvan sürüsünün yola çıktığını gördüğü, ani fren yaptığı, ismi sonradan öğrenilen davalı hayvan tutucusunun haberi olmadan hayvanlarının ahırdan kaçıp yola çıktığını, 30 hayvanının hem yaralanıp hem öldüğünü, kulak küpe numaralarının olmadığını beyan ettiği, hayvanların aracın ön kısmına hasar verdiğinin sürücü ve hayvan tutucusunun beyanlarından anlaşıldığı, hayvan tutucusu davalının hayvanları başıboş bırakarak trafik kazasına neden olma kuralını ihlal ettiği belirtilmiştir. Hükme esas alınan trafik bilirkişisinden aldırılan bilirkişi raporunda hayvan tutucusu davalı taşıt yolunda kontrolsüz şekilde koyunlarını karşıya geçirirken gece gerekli tedbirleri almamaktan tamamen kusurlu, davacının sigortaladığı aracın sürücüsü taşıt yolunda seyir halindeyken beklenmedik şekilde geceleyin aniden çıkan hayvanlara çarpmakta kusursuz bulunmuştur. Davalı tarafça bilirkişi raporuna itiraz
edilmiş, Silopi Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2013/2299 soruşturma, 2013/1043 takipsizlik sayılı kararıyla kendisi hakkında kovuşturma yapılmasına yer olmadığı kararı verildiği bildirilmiştir. Mahkemece soruşturma dosyası getirtilmeden ve davalının bilirkişi raporuna itirazları değerlendirilmeden hüküm kurulmuştur. Eksik inceleme ile karar verilemez. Bu durumda mahkemece davalı tarafça belirtilen Silopi Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2013/2299 soruşturma, 2013/1043 takipsizlik sayılı dosyası (davaya konu kazayla ilgili olup olmadığı da kontrol edilerek) da ilgili yerden getirilerek davalının itirazları doğrultusunda tarafların kusur oranlarının belirlenmesi için aynı bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
2- 6100 Sayılı HMK 266 ve devamı maddeleri gereğince çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilir, hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda, konusunda uzman olduğu bilinmeyen avukat bilirkişiden alınan ve davacıya sigortalı araçta oluşan gerçek zarara ilişkin tespitte bulunmayan bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu durumda, mahkemece davacının gerçek zararı hususunda alanında uzman bir makine mühendisi bilirkişiden, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Davacı ... şirketince sigortalısına 12.06.2013 tarihinde ödenen hasar tazminatının kaza tarihi olan 06.06.2013 tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan rücuen tahsili talep edilmiş, mahkemece ödeme tarihi olan 12.06.2013 tarihi yerine, davalı aleyhine kaza tarihi olan 06.06.2013 tarihinden itibaren yasal faiz başlatılması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 06/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.