13. Hukuk Dairesi 2016/6003 E. , 2019/4529 K.
"İçtihat Metni"......
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, avukat olduğunu, davalı ... vekili olarak diğer davalı ... aleyhine ...... Mahkemesinin 2006/416 E. sayılı dosyası ile diğer davalı ... aleyhine alacak davası açtığını, davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın Yargıtayca bozulması sonrasında davanın kabulüne karar verildiğini, ilamın icraya konulduğunu, ancak davalıların kendi aralarında anlaşmaları sonucunda davalı işçinin icra takip dosyasından feragat ettiğini ileri sürerek ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla vekalet ücreti ve işlemiş faizler karşılığı 3.273,00 TL"nin, yargılama ve icra giderleri ve işlemiş faizleri karşılığı 322,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiş; bilahare talebini ıslah etmiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 2.637,027 TL vekalet ücreti alacağının ve 322,00 TL yargılama ve icra gideri alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davacının, davalı ... vekili olarak .... aleyhinde açtığı alacak davası neticesinde alacağın tahsili için icra takibine giriştiği, ancak, icra takibinin taraflarının sulh oldukları, davacı vekil ile vekil edeni davalı arasında yazılı bir ücret sözleşmesinin bulunmadığı dosya kapsamı ile sabit olup, bu hususlar mahkemenin de kabulündedir. Davacı, takip ettiği dava dosyası ve icra dosyası nedeniyle vekalet ücretinin ödenmediği iddiasıyla davalı hakkında Avukatlık Kanununun 16. maddesine dayanarak bu davayı açmıştır.
Bir davada görev yapan avukat, vekil edeninden aralarındaki sözleşmeye göre kararlaştırılan miktarı, şayet ücret kararlaştırılmamış ise Avukatlık Kanununun 164/4 Maddesine göre özetle “değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde asgari üret tarifelerinin altında olmamak koşulu ile davanın kazanılan bölümü üzerinden yüzde on ile yüzde yirmi arasında belirlenecek miktarı, şayet değeri para ile ölçülemeyecek işlerden ise Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenecek miktarı ücret olarak talep etmek hakkına sahip olduğu gibi, ayrıca yargılama sonunda haklı çıkılan kısım üzerinden hasma yüklenen vekalet ücretini de talep etmek hakkına sahiptir.
Somut olay değerlendirildiğinde, mahkemece.... dosyasına ilişkin akdi ve yasal vekalet ücretine hükmetmiştir. Ancak,.... sayılı dosyasından doğan davacıya ödenmesi gereken akdi ve yasal vekalet ücret alacaklarına ilişkin herhangi bir karar verilmemiştir. O halde, mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında anılan dosya açısından bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Davacı, tüm yargılama giderlerinin kendisi tarafından karşılandığını ileri sürerek dava ve icra dosyası masraflarının da davalılardan tahsilini istemiştir. Yargılama sırasında davacı, tüm yargılama masraflarının kendisince yapıldığı hususunda davalı işçiye yemin teklif etmiş, davalı işçi yemin davetiyesi tebliğine rağmen duruşmaya katılmamıştır. Mahkemece, icra dosyası nedeni ile yapılan harcamaların davacı tarafından yapıldığı kabul edilerek belirlenen miktarın davalılardan tahsiline karar verilmesine karşın, dava dosyası nedeni ile yapılan yargılama giderlerinin tahsili yönünde hüküm kurulmamış olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
3-Davalının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Avukatlık Kanunun 165. maddesinde sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşmayla sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde her iki tarafın avukat ücretinin ödenmesinden müteselsil borçlu sayılacakları öngörülmüştür. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 20.03.2019 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 2017/6 Esas ve 2018/9 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında, Avukatlık Kanununun 165. maddesinde düzenlenen "ücret dolayısıyla müteselsil sorumluluk" hallerinden olan "sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşma ile sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde" karşı tarafın avukatı lehine her iki tarafın müteselsil olarak ödenmesinden sorumlu olacağı avukatlık ücreti kapsamına avukat ile iş sahibi arasında yapılan avukatlık ücret sözleşmesine göre avukata ödenmesi gereken akdi vekalet ücretinin dahil olmadığına karar verilmiştir. Bilindiği üzere İçtihadı Birleştirme Kararları bağlayıcı olup resen dikkate alınması gerekmektedir. O halde mahkemece, davalı belediyenin davacı avukatın akdi vekalet ücretlerinden sorumluluğunun bulunmadığı gözetilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmektedir.
4-Öte yandan mahkemece, yargılama giderleri yönünden de davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarına karar verilmiş ise de; davalı belediyenin davacı avukatın dava ve icra takip dosyası nedeni ile yapmış olduğu masraflardan sorumlu tutulması mümkün değildir. O halde Mahkemece, davalı Belediyenin davacı avukatın yapmış yargılama giderlerinden sorumlu olmadığı gözetilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1. ve 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına, 3.ve 4. bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 50,54 TL harcın istek halinde davalıya, 27,70 TL harcın davacıya iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 04/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
......