MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
HÜKÜM : Mahkumiyet

KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Sanığın, başkasının kimlik bilgileriyle ve imza taklidi yaparak araç kiralama eylemi nedeniyle, hakkında TCK"nın 207. maddesinde düzenlenen özel belgede sahtecilik suçundan zamanaşımı süresi içerisinde soruşturma yapılması mümkün görülmüştür.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1- Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağı ortadan kalkmış ise de, bu husus infaz sırasında gözetilebileceğinden bozmayı gerektirmediği,
Anlaşıldığından, sanık ..."in ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın olay sırasında ve yakalanıp ifadesinin alındığı süreçte kimliği konusunda yalan beyanda bulunduğuna ilişkin olarak dosyaya yansıyan bir delil bulunmadığı gibi, diğer sanık ..."in sanığın yakalanmasını önlemek adına başkasında ait kimlik bilgilerini söylediğine ilişkin anlatımları karşısında, suçun ne şekilde gerçekleştiği somut olgularla açıklanmadan, eylemin “hükümlü veya tutuklunun kaçması” ve “görevi yaptırmamak için direnme” suçları işlendikten sonra gerçekleştirilmesi nedeniyle TCK"nın 268. maddesi yollamasıyla 267. maddesinin ihlali niteliğinde olup olmadığı da tartışılmadan, sanık hakkında yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09/05/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.