13. Hukuk Dairesi 2012/25475 E. , 2013/5712 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki fesih ve tasfiye davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... İnş. Tic. A.Ş. İle ... İş. İnş. San. Tic. Ltd. Şti. avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalılardan ... Tic. A.Ş."den alacaklı olduğunu, alacağının tahsili için başlattığı icra takibinin kesinleştiğini yapılan hacizlerin sonuçsuz kaldığını borçlunun diğer davalı ile adi ortaklık kurduğunun tesbit edildiğini icra müdürlüğünün BK.535/3 maddesi uyarınca ortaklığın fesih ve tasfiyesi için dava açma yetkisi verdiğini ileri sürerek davalılar arasında kurulan adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine borçlunun tasfiye payına haciz tesis edilerek alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar davaya cevap vermemiş, duruşmaya katılmamıştır.
Mahkemece, davanın kabulüne tasfiye memuru olarak mali müşavir ..."ün tayinine karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilimşitri.
1-Davalılar arasında adi ortaklık kurulduğu davacının ortaklardan ... Tic. A.Ş"tden alacağı için yaptığı takibin sonuçsuz kalması sonucu Borçlar Kanunu 535/3. maddesi uyarınca ortaklığın fesih ve tasfiyesi için dava açıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece davalılar arasında kurulan adi ortaklığın fesih ve tasfiye koşullarının oluştuğunun anlaşılması halinde tasfiye taraflar arasında düzenlenmiş, sözleşme hükümlerine göre sözleşmede hüküm yoksa hakim tarafından, BK. 643. maddesindeki sıra takip edilerek bizzat yapılması gerekir.
O halde açıklanan tüm bu nedenlerle, adi ortaklığın tasfiyesi için mahkemece, öncelikle kurulduğu tarihten itibaren ortaklığın tüm muhasebesi ile ilgili defterler ve bu defterlerin dayanağı olan belge ve faturaların ibrazı sağlanmalı, eldeki değerler belirlenerek bunlar ortaklığın aktifinde dikkate alınmalı, yönetici ortak olduğu anlaşılan ... İnş. Tic. Ltd. Şirketinden yapılan tüm iş ve harcamalara ilişkin bedeller ile, gerekli görülecek diğer hususlar konusunda hesap listesi istenilmeli, hesap listesinin verilmemesi halinde yönetici ortağın hesap vermekten kaçınmış sayılacağı kabul edilmeli, hesap listesinin verilmesi halinde ise, hesapta uyuşmazlık çıktığı takdirde taraflardan delilleri sorularak toplanmalı, bu şekilde belirlenen mal varlığının ne şekilde tasfiye edileceği yine taraflardan sorulmalı, taraflar tasfiyede anlaştıkları takdirde ona göre karar verilmeli, taraflar tasfiye konusunda anlaşamadıkları takdirde ise, ortaklığa ait tüm gelir gider hesabı çıkarıldıktan, ortaklığın tüm aktif ve pasifi kesin olarak belirlendikten sonra konusunda uzman bilirkişi kurulu aracılığıyla, verilen hesap listesinin, defter ve belgeler ile harcanan bedellerin uyumlu olup olmadığı belirlenerek denetimi sağlanmalı, tasfiyeye esas değerin, karar tarihine en yakın tarih olacağı gözden uzak tutulmamalı, ortaklığın varsa üçüncü kişilere veya kurumlara olan borçları ortaklığın aktifinden mahsup edilmeli, ortaklardan her birinin ortaklığa verdiği avanslarla, ortaklık için yapmış oldukları masraflar ve vermiş oldukları sermaye iade edildikten sonra ortaklara paylaştırılması gereken miktar belirlenmeli, tasfiye bu şekilde gerçekleştirilmelidir. Açıklanan hususlar dikkate alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, ikinci bent gereğine diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.