9. Hukuk Dairesi 2016/14789 E. , 2020/3504 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait taş ocağında loder operatörü olarak 14.06.2006-31.08.2012 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığını, aylık net ücretinin 1.460.00 TL olduğunu, loderi sert kullandığı gerekçesi ile iş akdinin feshedildiğini ve banka hesabına 7.000.00.TL yatırıldığını, haftanın 7 günü 06.40-18.20 saatleri arasında çalıştığını, 30 dakika yemek molası verildiğini, dini bayram günleri dışında kalan genel tatil günlerinde çalıştığını ancak fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücretlerinin ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ve genel tatil ücretinin davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 18.10.2007-25.10.2010 ve 02.02.2010-31.08.2012 tarihleri arasında iki dönem halinde çalıştığını, birinci dönem çalışmasına karşılık 5.215.33 TL kıdem tazminatı ödendiğini ve müvekkili şirketi ibra ettiğini, ikinci dönem çalışmasına karşılık 10.09.2012 günlü ibranameyi verdiğini, ayrıca davacının Bakırköy 9. İş Mahkemesi’nin 2013/381 Esas sayılı dosyasında tanık olarak verdiği ifadesinde şirketten alacağı olmadığını, tazminatlarının ödendiğini beyan ederek ibranameyi teyit ettiğini, 16.08.2012 tarihli dilekçesi ile kendi isteğiyle ayrılan davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağını, davacının fazla mesai, hafta tatili ve bayram genel tatil alacakları için banka hesabına 7.000.00-TL yatırıldığını, işyerindeki çalışma saatlerinin yazın 08.00-18.00, kışın 08.00-17.30 arasında olduğunu, toplam 1.5 saat yemek ve çay molası olduğunu, fazla mesai ile ilgili çizelgeler ve ödeme belgeleri ile yapılan fazla mesai ücretlerinin ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazı kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazı kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazı kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, davacı işçi davalı işyerinde haftanın 7 günü 06:40-18.20 saatleri arasında çalışma yaptığını ancak karşılığının ödenmediği ileri sürüp fazla çalışma alacağı talep etmiş, davalı ise iddianın doğru olmadığını savunmuştur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda haftalık 15 saat fazla çalışma yaptığı belirtilmiş, davalının cevap dilekçesinin ekinde ibraz ettiği bir kısım ödeme belgeleri ve mesai çizelgelerine itibar edilerek ödeme belgesi bulunan aylar dışlanmış ve diğer aylara ilişkin hesaplama yapılmıştır. Ödeme belgeleri ve mesai çizelgelerine karşı davacı taraf; günlük 10 saatlik fiili çalışmanın karşılığının ödenmediğini, 10 saati aşan çalışmaların karşılığının ise ödendiğini beyan etmiştir.
Davalı tarafından sunulan söz konusu ödeme belgeleri ile imzasız mesai çizelgelerinin incelenmesinden, davalı iş yerinde günlük 10 saat çalışmanın normal çalışma olarak kabul edildiği, davacının günlük 10 saatlik fiili çalışma süresini aşan fazla çalışma ücretlerinin ödendiği ancak 4857 sayılı Yasanın açıklanan hükümleri gereğince fazla çalışmaların, kanunda yazılı koşullar çerçevesinde haftalık 45 saati aşan çalışmalar olarak kabulü gerektiği, davacının iş yerinde haftada en az 60 saat çalıştığı ve haftalık 15 saatlik fazla çalışma yaptığı, bu fazla çalışma ücretlerinin ödendiğinin ise işverence yukarıda açıklanan ilkeler uyarınca usulünce ispatlanamadığı anlaşılmıştır.
Mahkemece, davacının fazla çalışma ücreti alacağının ibraz edilen ödeme belgeleri dikkate alınmadan haftalık 15 saat üzerinden belirlenip taktiri indirim yapılarak hüküm altına alınması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 03/03/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.