9. Hukuk Dairesi 2020/7495 E. , 2021/4184 K.
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : ... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 2002 yılından askerlik hariç 11.10.2015 tarihine kadar kesintisiz şekilde maden mühendisi olarak çalıştığını, ayrıca maden ocaklarına teknik nezaretçilik görevini de üstlendiğini, iç piyasaya mermer satımı, fatura irsaliye düzenlemesi, ipotek, her türlü resmi işlerin takibi, şirket çalışanlarına eğiticilik yapmak, diğer şirketlerle sözleşmeler yapmak, şirketin ihtiyacı olan malzemelerin alış verişini yapmak, gelen mallan teslim almak gibi birçok işleri yaptığını, işveren ..."in, 11.10.2015 pazar günü çalışırken, hakaretler ederek kendisini işten kovduğunu, davalının telefonundan müvekkilinin telefonuna "seni mahvederim, Whatsapp ta kimin ile görüşüyorsan fotoğrafını çek gönder, yalancı, sahtekâr adam, defol git, bu iş bitti beni soyduğun yeter, sakın depoya gitme" şeklinde suçlayıcı ve hakaret içeren mesajlar gönderilerek haksız bir şekilde müvekkilinin iş akdinin sonlandırıldığını ses kaydının da mevcut olduğunu, en son 3.091,00- TL maaş aldığını, bunun 877,00-TL"sini elden ve bakiye kalan 2.203,00-TL"sinin ... Şubesine yatırıldığını, Maden Mühendisleri Odası asgari ücret tarifesi uyarınca, 2015 yılında 4.235,00-TL ücret alması gerekirken, 3.091,00-TL maaş ödendiğini, aradaki farkların 2002 yılından itibaren geriye doğru hesaplanarak tahsil edilmesini talep ettiklerini, 08:00-21:00,22:00 saatleri arasında çalıştığını, hafta tatilini kullanmadığını, dini ve resmi bayramlarda çalıştığını, yıllık izin alacağının bulunduğunu, müvekkiline ilişkin hakaretler nedeni ile manevi tazminat talep ettiklerini iddia ederek; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret alacağı, fazla mesai, ulusal bayram genel tatil, yıllık izin ve manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada, davacının davalı şirkette 2002-11/10/2015 tarihleri arasında çalıştığını, davacının maden mühendisi olup davalı işyerinin tüm bünyelerinde çalıştığını, 11/10/2015 tarihinde işten kovulduğunu, iş akdinin haksız nedenle sona erdirildiğini, ücret alacağı ile ihbar tazminatı ödemesi yapılmadığını iddia ederek; ücret alacağı ile ihbar tazminatı farkı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının müvekkili şirkette 2008 yılına kadar maden mühendisi olarak çalıştığını, ancak 30.05.2008 tarihinden itibaren müvekkili şirketin depo ve satış yeri olarak kullandığı, ..."daki işyerinde depo sorumlusu olarak çalışmaya başladığını, davacının 2008 yılından itibaren yaptığı işin maden mühendisliği ile bir ilgisinin kalmadığını, depo sorumlusu görevi sorumluluğunu layıkıyla yerine getirmemesinden dolayı iş akdinin feshedildiğini ve kendisine Honaz Noterliği"nin 02.11.2015 tarih ve 4416 yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, aldığı maaşın bordrosunda gösterildiğini ve ödendiğini, maaş bordrolarının aksinin ancak yazılı belge ile ispat etmesi gerektiğini, müvekkili tarafından da davacının iş akdinin haklı neden ile feshedildiğini, kıdem ve ihbar tazminatı alacağının olmadığını, davacı tarafın fazla mesai, hafta tatili ve genel tatillerde yapmış olduğu çalışmalann da maaş bordrosunda gösterildiğini ve ödendiğini, bunun dışında herhangi bir çalışması ve alacağının söz konusu olmadığını, davacı tarafın iddialarını yazılı belgelerle ispat etmesi gerektiğini, tüm yıllık izinlerini kullandığını, bu davada şirket yetkilisinden manevi tazminat talep etmesinin mümkün olmadığını, tüm alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
Karar taraf vekillerince istinaf edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararı Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Ücretin hatalı belirlendiğini belirtilerek ve birleşen dava yönünden de dava zamanaşımını dikkate alınarak yeniden hüküm kurulmuştur.
Temyiz Başvurusu:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-İlgili tarafın vekille temsil edilmesi durumunda manevi tazminat talebine ilişkin olarak verilecek karar sonrasında hükmedilecek vekalet ücreti karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10. maddesine göre diğer taleplere göre belirlenecek vekalet ücretinden ayrı olarak belirlenmek durumundadır.
Karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin "Manevi tazminat davalarında ücret" başlıklı 10. madde aynen;
"MADDE 10 – (1) Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.
(2) Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez.
(3) Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur.
(4) Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir. " şeklindedir.
Buna göre mahkemece vekille temsil edilen taraflar lehine kısmen kabul edilen manevi tazminat üzerinden davacı lehine, reddedilen miktar açısından ise davalı lehine ayrıca vekalet ücretine hükmedilmemesi hatalı olup bozma sebebi ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HMK.nun geçici 3/2. maddesi yollaması ile HUMK. nun 438/7. maddesi uyarınca düzelterek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Sonuç:
Temyize konu kararın hüküm fıkrasının 13 ve 14 numaralı bentlerinin hükümden silinerek yerlerine;
"13-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden asıl ve birleşen davada kabul edilen miktar yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 15.759,87 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine yine kabul edilen manevi tazminat talebi nedeniyle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 20/1-4. maddesi gereğince ayrıca belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
14-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden asıl ve birleşen davada reddedilen kısım yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 8.114,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, yine reddedilen manevi tazminat nedeni ile karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/2-4. maddesi dikkate alınarak ayrıca belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine," bentlerinin eklenmesine, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 17/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.