16. Ceza Dairesi 2019/6794 E. , 2020/695 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5, TCK"nın
53/1-2-3, 58/9, 62, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet
kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine
dair asıl karar ile esastan ret kararına yönelik temyiz
istemlerinin reddine dair ek kararlar
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
İstinaf mahkemelerinin sisteme dahil olmasıyla kanun yolu yargılamasında yeni bir anlayışı benimseyen kanun koyucunun, hem maddi olay hem de hukuki denetim yapacak olan istinaf başvurusunda sebep gösterme zorunluluğu öngörmezken (5271 sayılı Kanunun CMK madde 273/4), incelemesi hukuki denetimle sınırlı (CMK madde 294/2) olan temyiz yolunda mülga 1412 sayılı CMUK"tan (madde 305) da farklı şekilde, resen temyiz tercihinden vazgeçerek, temyiz davasını açan ve sınırlayan temyiz dilekçesinde/layihasında temyiz edenin hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini/temyiz sebeplerini göstermek zorunda olduğunu (CMK madde 294/1) şart koşmuş ve temyiz dilekçesinin temyiz sebeplerini içermemesi durumunda, tıpkı başvurunun süresi içinde yapılmaması, hükmün temyiz edilemez olması ya da temyiz edenin buna hakkı bulunmaması hallerinde olduğu gibi usulüne uygun açılmış bir temyiz davasından bahsedilemeyeceğinden temyiz isteminin reddedilmesini (CMK madde 298) emretmiş (F.Yenisey-A.Nuhoğlu, Ceza Muhakemesi Hukuku sh. 923, Centel-Zafer Ceza Muhakemesi Hukuku sh. 826, C.Şahin-N.Göktürk Ceza Muhakemesi Hukuku sh. 278) olmasına, anılan Kanunun 289. maddesinin, usulüne uygun açılmış bir temyiz davasının “sınırlı inceleme ilkesinin” bir istisnasını teşkil etmesine (F.Yenisey-A.Nuhoğlu, age sh. 905), şartları ve usulü açık bir şekilde ortaya konulmak şartıyla (AİHM Galstyan/Ermenistan Başvuru no: 26986/03, 15.01.2007 t.) öngörülen usul şartlarına uyulmaması sebebiyle kanun yolu başvurusunun reddedilmesinin bu hakkın ihlali sonucunu doğurmayacağının (AİHM Sjöö/İsveç Başvuru no: 37604/97) da istikrar kazanmış yargısal kararlarla kabul edilmesine nazaran;
1-)Sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
7201 sayılı Tebligat Kanununun 11/1. maddesinde yazılı olduğu üzere "vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır." hükmü uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesi kararının, 25.04.2017 tarihinde duruşmada sanığın savunması alınırken hazır bulunan ve sanık lehine istinaf başvurusunda bulunan sanık müdafiinin bizzat kendisine tebliğ edildiği, ancak sanık müdafii tarafından yasal süresinden sonra temyiz isteminde bulunulduğu, sanığın temyiz talebi üzerine verilen 30.04.2019 tarihli ek kararın sanığa 14.05.2019 tarihinde tebliği üzerine sanık tarafından 20.05.2019 tarihli dilekçe ile temyiz isteminde bulunulduğu anlaşılmakla; gerekçeli kararın sanık müdafiine tebliğinden sonra sanığa tebliği ayrıca temyize imkan vermeyeceğinden, temyiz isteminin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-)Sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelemesinde;
Sanık müdafiinin 24.12.2018 tarihinde usulüne uygun olarak kendisine tebliğ edilen hükmü CMK’nın 295/1. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçtikten sonra 14.04.2019 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmakla; temyiz isteminin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 16.04.2019 ve 30.04.2019 tarihli ek kararlarının ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304/1. maddesi uyarınca dosyanın Bursa 8. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.