
Esas No: 2016/8931
Karar No: 2020/6346
Karar Tarihi: 31.12.2020
Danıştay 8. Daire 2016/8931 Esas 2020/6346 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/8931
Karar No : 2020/6346
Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : … Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davacı) : …
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Yasanın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararının gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, davacı tarafından; davalı belediyeye ait … nolu ana hesap, … nolu pos hesabı, … nolu kreş hesaplarının ve gelirlerinin kamu hizmetlerinde kullanıldığından bahisle kamuya tahsisine ilişkin Kartal Belediye Meclisinin almış olduğu … tarih ve … sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, belediyenin hangi mallarının haczedilemeyeceğinin Kanunda açıkça düzenlenerek belediye sınırları içindeki kişilerin mahalli ve müşterek zorunlu ihtiyaçlarının belirli oranda koruma altına alındığı, bununla birlikte belediyelere sadece taşınmaz mallarla ilgili olarak kamu yararına tahsis kararı alma yetkisi tanındığı, olayda, belediyeye ait hesapların kamu hizmetine tahsis edilmesi yönündeki kararlaştırılmış ise de, söz konusu hesaplardaki para ve gelirlerin Kanunda öngörülen kamu hizmetine tahsis edilebilecek mallar arasında olmadığından dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
5393 sayılı Belediye Kanunu'nun "Belediyenin Yetkileri ve İmtiyazları" başlıklı 15. maddesinin son fıkrasında "Belediyenin proje karşılığı borçlanma yoluyla elde ettiği gelirleri, şartlı bağışlar ve kamu hizmetlerinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemez." hükmü yer almaktadır.
Anılan madde ile, belediyelerin hangi varlıklarının haczedilemeyeceği belirtilerek belediyenin kamu hizmetlerini daha kolay yürütmeleri amaçlanmakta, ancak maddede belediyelerin tüm varlıklarının haczedilemeyeceği yolunda bir kural yer almamaktadır. Maddede yer alan kamu hizmetlerine tahsisin ise, genel bir ifade olmaktan ziyade, belirli kamu hizmetlerinin yürütülmesi için gerçekleştirilmesi şeklinde anlaşılması gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, davacının davalı belediye aleyhine başlattığı ... İcra Müdürlüğü'nün … esas sayılı takip dosyasında, takip konusu alacakların ödenmemesi sebebiyle davacı tarafından davalı belediyenin banka hesaplarına haciz konduğu, davalı idarece şikayet yoluna başvurulduğu ve hesabın kamu yararına tahsisli olduğu gerekçesiyle haciz işleminin kaldırılmasının talep edildiği, davalı tarafından taraflar arasında görülen ... İcra Hukuk Mahkemesinin şikayet dosyasına sunulan … gün ve … sayılı davalı idare Meclis kararında, 5393 Sayılı Belediye Kanununun 15. maddesi gereği karara ekli listede belirtilen banka hesaplarında bulunan bakiyelerin ve pay gelirlerinin kamu hizmetinde kullanıldığı gerekçesiyle 5393 sayılı Belediye Kanunun'da sayılan Belediye hizmetlerinin yürütülmesini teminen kamuya tahsis edilmesine karar verilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkeme tarafından, belediyelere sadece taşınmaz mallarla ilgili olarak kamu yararına tahsis kararı alma yetkisi tanındığı gerekçesi ile işlemin iptaline karar verilmiş ise de, Belediye Kanunu'nun 15/son maddesinde, yalnızca taşınmaz mallar açısından bir sınırlama yapılmadığı gibi, Kanunun 18'inci maddesinin (e) bendinde, belediye meclisinin görev ve yetkileri arasında taşınmaz mal alımına, satımına, takasına, tahsisine, tahsis şeklinin değiştirilmesine veya tahsisli bir taşınmazın kamu hizmetinde ihtiyaç duyulmaması halinde tahsisin kaldırılmasına; üç yıldan fazla kiralanmasına ve süresi otuz yılı geçmemek kaydıyla bunlar üzerinde sınırlı ayni hak tesisine karar vermenin sayılmasının, Belediyece sadece taşınmaz mallarla ilgili tahsis kararı verilebileceği şeklinde anlaşılamayacağı açıktır.
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin 12.02.2015 tarih ve E: 2014/25512, K: 2015/3926 sayılı kararında; "5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15/son maddesinin dar yorumlanması gerektiği sonucuna varılmalıdır. Maddede açıkça haczedilmezlik için vergi, resim, harç geliri olan ya da "fiilen kamu hizmetinde kullanılma" koşulları kabul edilmiştir. Para likit olduğundan, ne amaçla harcanacağının önceden bilinmesi mümkün değildir. Kamu hizmetinin yürütülmesi amacıyla harcanacağı kararlaştırılan paraların, her an idari bir kararla başka bir amaç için kullanılması her zaman mümkündür. İdari işlem ya da kararla hesabın kamu hizmetinin yürütülmesini sağlayacak bir amaç için tahsis edilmesi, hesaptaki paraların fiilen kamu hizmetinde kullanıldığı sonucunu doğurmaz. Bu nedenlerle, paranın niteliği gereği fiilen kamu hizmetinde kullanıldığından bahsedilemez. Çünkü para harcandığı anda biteceğinden ve harcama anına kadar anlık kararla tahsis edildiği amacın dışına çıkılabileceğinden, paranın haczedilememesi için vergi, resim, harç niteliğinde olması zorunludur. Buna göre "fiilen kamu hizmetinde kullanılma" durumu “para” yönünden uygulanamaz. Aksinin kabulü hayatın olağan akışına aykırıdır." ifadelerine yer vermiştir.
Belediye Kanunu'nun 15/son maddesinde yer verilen hüküm uyarınca belediyelerin tahsil ettiği vergi, resim, harç gelirlerinin haczedilemeyeceği açık olup; esasen bu gelirler hakkında ayrıca kamuya tahsis yada haczedilemezlik kararı almaya da gerek bulunmamaktadır. Bununla birlikte; bu gelirlerin toplandığı banka hesaplarının da bu niteliğinin açık ve net olarak ortaya konulması gerekmektedir. Nitekim, Yargıtay yukarıda bahsedilen kararında, kamuya tahsis kararı alınmış olmasının bu paraların fiilen kamu hizmetinde kullanılması anlamına gelmeyeceği, mahkemece şikayete konu hesapla ilgili bankadan hesap dökümleri getirtilip, ilkeler doğrultusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle haczedilen paraların niteliği değerlendirilerek hesabın havuz hesabı olup olmadığının belirlenmesi gerektiği, havuz hesabı oluşturulmuş ise; haczedilmezlik şikayetinin reddine, havuz hesabı oluşturulmamış ve hesaptaki paraların, vergi, resim ve harç niteliğinde olmaları halinde (bu olgu belirlendiği takdirde) haczedilemeyeceği düşünülerek şikayetin kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilmektedir.
Davalı idare tarafından temyiz dilekçesi ekinde yer alan İcra Hukuk Mahkemelerine şikayet üzerine Mahkemelerce verilen kararların içeriğinde, … nolu pos hesabının karma hesap ve havuz hesabı olarak kullanıldığı tespitine yer verildiği görülmekle, olayda, davalı belediyeye ait … nolu ana hesap, … nolu pos hesabı, … nolu kreş hesaplarının ve gelirlerinin; vergi, resim ve harç gelirinden ibaret olduğunun ortaya konulmaması ve üç banka hesabının da bu kapsamda olmadığının anlaşılması karşısında işlemde hukuka uyarlık; işlemin iptaline ilişkin temyize konu kararda da sonuç itibariyle hukuki isabetsizlik bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddiyle ... İdare Mahkemesince verilen ve hüküm fıkrası itibariyle hukuka uygun bulunan kararın yukarıda belirtilen gerekçeyle onanmasına temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 31/12/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
