9. Hukuk Dairesi 2016/14474 E. , 2020/3422 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davacının 08.12.2009-26.12.2013 tarihleri arasında davalı şirketin çeşitli şubelerinde son görevi mağaza müdürü olmak üzere çalıştığını, davacının son net ücretinin yol ve yemek dahil olarak 1.500,00 TL olduğunu ve ayrıca satışa bağlı olarak prim olduğunda maaşın artabildiğini, işyerinde 08.00-21.30 arasında mesai yapıldığını, 08.00"de gelenlerin 18.00"den önce çıkamadığını, 12.45"te gelenlerin de 21.30"a kadar çalıştıklarını, önceleri işe giriş ve çıkış saatlerinin çalışanların imzası ile raporla tespit edilirken, bu sistemle çalışanlarca açılan davalarda fazla mesai alacağına hükmedilince davalının 2 yılı aşkın süredir bu uygulamayı kaldırdığını, davacının bu sistemde haftada 6 gün çalıştığını, ayrıca davacının mağaza açılışları nedeniyle ortalama 100 gün 08.00-00.00-01.00"e kadar çalıştığını, davacının fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini, davalının son aylarda belli süre çalışması olan ve ilerde tazminat alacağı doğacak çok sayıda çalışanı haksız şekilde işten çıkardığını, davacının 05.12.2013 tarihinde Sultanbeyli-yıldırım mağazasındaki arkadaşına diğer bir mağaza sorumlusu arkadaşı ile birlikte ziyarete gittiğini, davacının mezkür mağazaya vardığında arkadaşının depo katındaki ofiste olduğunu, davacı ve arkadaşının mağazadan 200 gr"lık 1 paket fındık içi alıp arkadaşının bulunduğu ofise gittiğini, arkadaşına fındık içinin ücretini ödemek istediklerini söylediklerinde arkadaşının bunu kabul etmediğini ve bu şekilde mağazadan ayrıldıklarını, 26.12.2013 günlü ise davacının bölge sorumlusunun davacı ve yıldırım mağazasına birlikte gittikleri arkadaşını fındık içi çaldıkları iddiasıyla olayın olduğu yıldırım mağazasına götürüldüğünü, yıldırım mağazası sorumlusu olan arkadaşlarının ise olayı hatırlamadığını belirterek çekemediği için yalan yere beyanda bulunduğunu, aynı gün bölge sorumlusunun davacıya işten çıkartıldığını söylediğini, davalının tazminat ödememek ve haklı fesih sebebi oluşturmak için bu şekilde hileli yollara başvurduğunu, davacının sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek; davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Vekilinin Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının 08.12.2009-27.12.2013 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde çalıştığını, davacının 06.12.2013 tarihinde saat 17.12"de davalıya ait başka bir mağazada bazı ürünleri hırkasının içine koymak suretiyle hırsızlık yaptığını, 26.12.2013 tarihinde davalı yetkililerinin kamera kaydı kontrolleri ile davacının eyleminin tespit edildiğini, davacının eyleminin ilgili mağaza sorumlusunun beyanları ile de doğrulandığını, bu konu ile ilgili olarak davacı hakkında 26.12.2013 tarihinde tutanak tutulduğunu, davacının bu eyleminin ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırılık teşkil ettiğinden iş sözleşmesinin tazminatsız feshedildiğinin 27.12.2013 tarihli ihtarname ile davacıya bildirildiğini ve ayrıca davacı hakkında suç duyurusunda bulunduklarını, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğinden kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamadığını, işyerinde vardiya usulü ile çalışıldığını, mesaisinin denkleştirme usulü ile belirlendiğini, iş sözleşmesinde fazla mesai ücretinin de aylık ücrete dahil olduğunun kararlaştırıldığını, davacının mağaza sorumlusu olarak mesai saatlerini kendisinin belirlediğini, davacının fazla mesai alacağının bulunmadığını savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilerek fazla mesai alacağının kabulüne kıdem ve ihbar tazminatının reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar süresinde davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Davacı işçi, davalıya ait işyerinde mağaza sorumlusu olarak çalışmış, iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı neden olmaksızın fesih edildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı talep etmiştir. Davalı işveren , davacının iş sözleşmesinin işyerinde hırsızlık yaptığı gerekçesi ile haklı nedenle sona erdirildiğini savunmuştur. Mahkemece savunmaya değer verilerek ihbar ve kıdem tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Davacı işçi hakkında yapılan şikayet üzerine açılan kamu davasında Yargıtay bozması üzerine beraatine dair hüküm kurulmuş ve davacı işçinin yeni açılan bir mağazayı ziyareti sırasında alınan bir adet 200 gramlık fındık ürününün tüketilmesi olayında suçlu olmadığı kesinleşmiştir. Davacı işçi mağazaya girişte fındık ürününü almışsa da , Ali isimli mağaza çalışanı tarafından sözü edilen ürünün ikram olduğunun beyan edildiği ve bedelinin kendisi tarafından ödeneceği söylenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta ; davacının eyleminin hırsızlık yapmak , güveni kötüye kullanmak ya da doğruluk ve bağlılığa aykırılık şeklinde değerlendirilemeyeceği anlaşılmakla kesinleşen beraat kararı da dikkate alınarak işveren tarafından yapılan feshin haklı nedene dayanmadığı anlaşıldığından istek konusu her iki tazminatın kabulüne karar verilmelidir.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın açıklanan sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin temyiz harcının isteği halinde ilgililere iadesine, 02.03.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.