Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 1997/5656
Karar No: 1998/4468
Karar Tarihi: 24.11.1998

Danıştay 4. Daire 1997/5656 Esas 1998/4468 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, taksi işletmeciliği yaparak götürü usulde vergilendirilen bir mükellefin oto galericiliği yapması sonrası gerçek usulde vergilendirilmesi ve daha sonra tekrar taksi işletmeciliği yaparak götürü usulde vergilendirilmek istemesiyle ilgilidir. Davalı idare, bir kez gerçek usulde vergilendiren mükelleflerin bir daha götürü usule dönemeyeceği iddiasıyla işlem tesis etmiş, ancak mahkeme kararıyla bu işlem iptal edilmiştir. Yüksek Mahkeme, gerçek usulde vergilendirilen bir mükellefin bir daha götürü usule dönemeyeceği yönündeki kanun hükmünü hatırlatarak, davacının gerçek usulde vergilendirilmesine yönelik işlemi iptal eden mahkeme kararının yanlış olduğunu belirtmiştir.
Kanun Maddeleri: 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 50. maddesi (gerçek usulde vergilendirme), 3946 sayılı Kanun'un 11. maddesi (gerçek usulde vergilendirilenlerin bir daha götürü usule dönemeyeceği hükmü).

Daire : DÖRDÜNCÜ DAİRE
Karar Yılı : 1998
Karar No : 4468
Esas Yılı : 1997
Esas No : 5656
Karar Tarihi : 24/11/998

BİR KEZ GERÇEK USULDE VERGİLENDİRİLEN MÜKELLEFLERİN FAALİYET KONUSU DEĞİŞSE DAHİ BİR DAHA HİÇBİR ŞEKİLDE GÖTÜRÜ USULE DÖNMESİNİN MÜMKÜN OLMADIĞI HK.
Taksi işletmeciliğinden dolayı götürü usulde vergi mükellefi olan davacının oto galericiliği faaliyetine başlamasından dolayı gerçek usulde mükellefiyet tesis edilmiş, davacının bu faaliyetini terk ederek aynı yıl içinde tekrar taksi işletmeciliğine başlaması üzerine gerçek usulde mükellefiyet tesis edilmiştir. ... Vergi Mahkemesi ... günlü ve 1997/1002 sayılı kararıyla, davacının ... tarihinde oto galericiliği işini, ... tarihinde ticari taksi işletmeciliğini terk ettiği, ... tarihinde yeniden taksi işletmeciliğine başladığı, gerçek usulde mükellefiyet tesisine neden olan faaliyetler sona erdikten sonra yeni bir mükellefiyet tesisinin söz konusu olduğunu, mükellefiyet şeklinin yeni başlanılan işin koşullarına göre değerlendirilmesi gerekirken bu konu da bir araştırma yapılmadan eski mükellefiyetle bağlantı kurularak davacı adına gerçek usulde mükellefiyet tesisinde isabet görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar vermiştir. Davalı İdare, 3946 sayılı Kanun'un 11 inci maddesiyle 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 50 inci maddesine eklenen 3 üncü fıkra ile bir kere gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerin bir daha götürü usulde vergilendirilemeyeceklerinin öngörüldüğünü ileri sürmekte, kararın bozulmasını istemektedir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununu 46 ve devamı maddelerinde,götürü usul tabi olmanın genel ve özel şartları, sınırı ve götürü kazancın tespitine ilişkin hükümler yer almış olup, 50 inci maddenin 3 üncü fıkrasında ise herhangi bir şekilde gerçek usulde vergilendirilecek olanlar ve gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerin, bir daha hiçbir şekilde götürü usule dönemeyecekleri, bu kişilerin aynı türden iş yapan eş ve çocuklarının da bu faaliyetleri nedeniyle götürü usulden yararlanamayacakları öngörülmüştür.
Ticari taksi işletmeciliğinden dolayı götürü usulde gelir vergisi mükellefi olan davacı, oto galericiliği işine de başlamış ve bu faaliyeti nedeniyle adına gerçek usulde mükellefiyet tesis edilmiştir. Davacı daha sonra ... tarihinde oto galericiliği işini, ... tarihinde ise taksi işletmeciliğini terk ederek, ... tarihinde tekrar taksi işletmeciliğine başlamış ve bu faaliyeti nedeniyle götürü usulde vergilendirilmesi gerektiği iddiasıyla dava açmıştır. Davalı İdare, Gelir Vergisi Kanununun 50 inci maddesinin 3 üncü fıkrasındaki düzenleme uyarınca davacının götürü usulde vergilendirilmesinin mümkün olmadığı görüşüyle işlem tesis etmiştir. Anılan maddenin 3 üncü fıkrasında 3946 sayılı Kanun'un 11 inci maddesiyle yapılan ve ... tarihinden itibaren geçerli olan yeni düzenlemede herhangi bir şekilde gerçek usulde vergilendirilecek olanlar ile gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerin bir daha hiçbir şekilde götürü usule dönemeyecekleri belirtildiğinden ... tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirilen davacının bir daha hiçbir şekilde götürü usule dönmesi mümkün değildir. Bu durumda davacının gerçek usulde vergilendirilmesine yönelik işlemi iptal eden mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Bu nedenle, ... Vergi Mahkemesinin ... günlü ve … sayılı karanın bozulmasına karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi