
Esas No: 2019/1454
Karar No: 2021/82
Karar Tarihi: 07.01.2021
Danıştay 2. Daire 2019/1454 Esas 2021/82 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/1454
Karar No : 2021/82
KARŞILIKLI OLARAK TEMYİZ İSTEMİNDE BULUNANLAR :
DAVACI : ...
DAVALI : … Genel Müdürlüğü (...)
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E:..., K:... sayılı kararın, aleyhlerine olan kısımlarının taraflarca karşılıklı olarak, dilekçelerinde yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; davalı idare bünyesinde Daire Başkanı olarak görev yapan davacının, daire başkanlığı görevinden alınarak uzman kadrosuna atanmasına ilişkin ... günlü, … sayılı … Su ve Kanalizasyon İdaresi Yönetim Kurulu kararının ve Arıtmalar Daire Başkanlığı Arıtma Tesisleri Şube Müdürlüğü ... İlçe Şefliğinde görevlendirilmesine ilişkin ... günlü, ... sayılı işlemin iptali ile söz konusu işlemler nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : ... İdare Mahkemesinin ... günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının Daire Başkanı olarak görev yaptığı Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığının 2016 yılı Mayıs ayında kaldırılması sebebiyle, davacının bu tarihten sonra Daire Başkanlığı kadrosunda bulunmakla birlikte fiilen Daire Başkanı olarak görev yapmadığı, fiilen görev yapmadığı kadrodan alınarak fiilen görev yapabileceği boş bulunan uzman kadrosuna atanmasında kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı; işlemin, kazanılmış hak aylık derecesi korunarak yetkili merci tarafından tesis edildiği, davacının Daire Başkanlığı görevinden alınarak uzman kadrosuna atanmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı; dava konusu görevlendirme işleminde ise, davacının "yeni bir düzenleme yapılıncaya kadar" ... İlçe Şefliğinde görevlendirildiğinin belirtildiği, herhangi bir süre öngörülmeden tesis edilen dava konusu görevlendirme işleminde geçici görevlendirme müessesesinin hukuki niteliğine uygunluk bulunmadığı, şekil yönünden hukuka aykırı bulunan görevlendirme işleminin davacının özlük haklarına bir etkisinin olmadığı, davacının Daire Başkanlığı görevinden alınarak Uzman kadrosuna atanmasına dair işlemin ise hukuka uygun olarak tesis edildiği anlaşıldığından, söz konusu işlemlerden kaynaklanan herhangi bir ödeme/tazmin yükümlülüğünden de söz etme imkânının bulunmadığı gerekçesiyle; davacının, ... İlçe Şefliğinde görevlendirilmesine ilişkin işlemin iptaline; Daire Başkanlığı görevinden alınarak uzman olarak atanmasına ilişkin işlemin iptali istemi ile yoksun kalınan parasal hakların tazminine karar verilmesi istemi yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Anılan kararın; görevlendirme işleminin iptaline ilişkin kısmına karşı davalı İdare tarafından; davanın reddine ilişkin kısmına karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine; ... Bölge İdare Mahkemesi 1. İdari Dava Dairesince verilen temyize konu kararla; görev yaptığı Daire Başkanlığının kapatılması nedeniyle ... tarihli işlem ile 1.dereceli daire başkanı kadrosuna atanan davacı tarafından İdareye sunulan ... günlü … sayılı yazıda; "atandığı kadronun görev tanımının yetkili amir tarafından yapılmasının yasal bir zorunluluk olduğu, daire başkanlığına gerekli personel atamasının/görevlendirmesinin yapılması, uygun çalışma ofisleri, araç gereç ve malzemelerin verilmesi, idarenin her türlü faaliyetlerine ve organizasyonlarına katılımının sağlanması gerektiği, aksi takdirde tarafına tevdi edilecek görev ve sorumlulukları hangi koşullarda yerine getirebileceği" hususunda davalı idareden bilgi talep edildiği, söz konusu yazı içeriğinden, davacıya, 1. dereceli daire başkanı kadrosuna atamasının yapılmasının ardından herhangi bir görev ve sorumluluk verilmediğinin görüldüğü; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda atama yapma ve görevden alma konusunda idareye tanınan takdir yetkisinin üst düzey yönetici kadroları için daha geniş olduğunun kabulü gerektiği, bu görevlerden başka görevlere atanmaya ilişkin işlemlerin kazanılmış hakları veya genel olarak hukuk güvenliği ilkesini ihlal eden bir yönünün olmadığı, davacının Daire Başkanlığı görevinden alınarak uzman kadrosuna atanmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı; hukuka uygunluğu yargı kararı ile saptanan dava konusu işlem nedeniyle idarenin tazmin sorumluluğunun doğmayacağı gerekçesiyle; davacının istinaf başvurusunun belirtilen gerekçe ile reddine Danıştaya temyiz yolu açık olarak; davalı idarenin istinaf başvurusunun reddine ise kesin olarak karar verilmiştir.
TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Hakkında yürütülen soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği; OHAL İnceleme Komisyonu Kararı ile kamu görevine iade edildiği; görevden alınmasını gerektirecek somut bir nedenin veya görevinde başarısızlığı veya yetersizliğine ilişkin bilgi ve belgenin dosyaya sunulamadığı; İdare tarafından kendisine sistemli olarak mobbing uygulandığı; İdareye tanınan takdir yetkisinin kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı kullanıldığı ileri sürülerek; Bölge İdare Mahkemesi kararının aleyhe olan kısmının bozulması istenilmektedir.
TEMYİZ EDEN DAVALI İDARENİN İDDİALARI : Davacının her fırsatta çalıştığı kurumu asılsız iddialarla kötülediği, görevini layıkıyla yapmak yerine hoşnutsuzluk, uyumsuzluk yaratarak istenilen performansı sergileyemediği, dava konusu görevlendirme işlemi tarihi itibarıyla davacı hakkında yürütülen bir soruşturma bulunması nedeniyle, görevlendirme süresine riayet etme zorunlulukları bulunmadığı ileri sürülerek; Bölge İdare Mahkemesi kararının aleyhe olan kısmının bozulması istenilmektedir.
DAVALI İDARENİN CEVABI : Cevap verilmemiştir.
DAVACININ CEVABI : Davalı İdarenin temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Davalı idarenin temyiz isteminin incelenmeksizin reddedilmesi, davacının temyiz isteminin ise reddi ile usul ve yasaya uygun olan ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... günlü, E:..., K:... sayılı kararının, istinaf başvurusunun gerekçeli reddine ilişkin kısmının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İLGİLİ MEVZUAT :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "İstinaf" başlıklı 45. maddesinde "1) İdare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir.
...
6) Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir." hükmüne yer verilmiştir.
Bahsi geçen Kanun'un, 6545 sayılı Kanun'un 20. maddesiyle değiştirilen "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde, "Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir:
a) Düzenleyici işlemlere karşı açılan iptal davaları.
b) Konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalar.
c) Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları.
d) Belli bir ticari faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan iptal davaları.
e) Müşterek kararnameyle yapılan atama, naklen atama ve görevden alma işlemleri ile daire başkanı ve daha üst düzey kamu görevlilerinin atama, naklen atama ve görevden alma işlemleri hakkında açılan iptal davaları.
f) İmar planları, parselasyon işlemlerinden kaynaklanan davalar.
g) Tabiat Varlıklarını Koruma Merkez Komisyonu ve Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunca itiraz üzerine verilen kararlar ile 18/11/1983 tarihli ve 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
h) Maden, taşocakları, orman, jeotermal kaynaklar ve doğal mineralli sular ile ilgili mevzuatın uygulanmasına ilişkin işlemlere karşı açılan davalar.
ı) Ülke çapında uygulanan öğrenim ya da bir meslek veya sanatın icrası veyahut kamu hizmetine giriş amacıyla yapılan sınavlar hakkında açılan davalar.
i) Liman, kruvaziyer limanı, yat limanı, marina, iskele, rıhtım, akaryakıt ve sıvılaştırılmış petrol gazı boru hattı gibi kıyı tesislerine işletme izni verilmesine ilişkin mevzuatın uygulanmasından doğan davalar.
j) 8/6/1994 tarihli ve 3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanunun uygulanmasından ve 16/7/1997 tarihli ve 4283 sayılı Yap-İşlet Modeli ile Elektrik Enerjisi Üretim Tesislerinin Kurulması ve İşletilmesi ile Enerji Satışının Düzenlenmesi Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan davalar.
k) 6/6/1985 tarihli ve 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
l) 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
m) Düzenleyici ve denetleyici kurullar tarafından görevli oldukları piyasa veya sektörle ilgili olarak alınan kararlara karşı açılan davalar." kuralına yer verilmiş olmakla temyiz edilebilecek uyuşmazlıklar sayma yoluyla belirlenmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Davalı idarenin temyiz istemi yönünden:
Temyiz istemine konu kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesi kapsamında olmadığı ve temyiz yolu açık olmayan "kesin" kararlardan olduğu anlaşıldığından, davalı idarenin temyiz isteminin incelenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
Davacının temyiz istemine gelince:
Bölge İdare Mahkemeleri'nin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, davacı tarafından dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri, kararın, istinaf başvurusunun gerekçeli reddine ilişkin kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİ ile ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E:..., K:... sayılı kararın, istinaf başvurusunun gerekçeli reddine ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Davalı İdare tarafından yapılan temyiz giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4. Davacının adli yardım istemi kabul edildiğinden, temyiz aşamasındaki yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7035 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara ve bir örneğinin de belirtilen ... Bölge İdare Mahkemesi, ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın, kararı veren ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 07/01/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
