
Esas No: 2020/405
Karar No: 2021/95
Karar Tarihi: 07.01.2021
Danıştay 2. Daire 2020/405 Esas 2021/95 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/405
Karar No : 2021/95
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; Konya ili, Selçuklu ilçesi, … Ortaokulunda özel eğitim öğretmeni olarak görev yapan davacının, hakkında düzenlenen soruşturma raporunda getirilen teklife istinaden hizmet sınıfı ve kadro unvanı değiştirilerek Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü emrine memur olarak atanmasına ilişkin … günlü, … sayılı işlemin iptali ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: ... İdare Mahkemesince verilen dava konusu işlemin iptali yolundaki … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, "dava konusu işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesine yönelik talep hakkında, herhangi bir hüküm kurulmadığı" gerekçesiyle, … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla kaldırılması üzerine, dosyanın yeniden incelenmesi suretiyle ... İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:… K:… sayılı kararla; davacının sağlık sorunlarının bulunduğu, müfettişlerce yetersizliğinin tespit edildiği, bu durumun davacı beyanları ile de ikrar edilmiş olduğu, mevcut sağlık sorunları nedeniyle ilkokul sınıflarında öğrenciler için sorun oluşturabileceği, yine kendi sağlık sorunlarının daha da ilerlemesine sebebiyet verebileceği, sürekli devam eden tek bir öğrencisi olan davacının, yetersizliği ve yaşadığı sağlık sorunları sebebiyle görevini ifa edemediği ve yetersiz olduğu düşünüldüğünde görev almak istediği sınıf öğretmenliğinde öğrenci mevcudunun çok daha fazla olacağı ve evleviyetle daha da zorlanacağı anlaşılmakla, davalı idarece usulüne uygun tesis edilen işlemler sonucunda davacının kendi sağlığı ve öğrenci gelişim ve sağlığı değerlendirmek suretiyle genel idari hizmetlerde memur olarak atanmasında hukuka aykırılık bulunmadığı; diğer taraftan iptali istenen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından davacının, dava konusu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi isteminin de reddi gerektiği gerekçeleriyle davanın reddine hükmedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; istinaf başvurusuna konu kararın usul ve hukuka uygun olduğu ve kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; dava konusu işlem nedeniyle maddi ve manevi yönden zarara uğradığı, hizmet sınıfının değiştirilmesine yönelik mevzuatta öngörülen "öğretmenlik görevini devamlı surette yapamayacakları" şartının gerçekleşmediği, 20 yıllık öğretmenlik hizmeti dikkate alınmadan ve başka okullarda görevlendirme yapılmadan memur kadrosuna atanmasının hukuka aykırı olduğu, kendisini denetleyen maarif müfettişlerinin özel eğitim alanında olmadığı, sağlık sorunlarının öğretmenlik mesleğini yerine getirmede engel oluşturduğu yönünde herhangi bir sağlık kurulu raporunun bulunmadığı, meslek hayatı boyunca olumsuz sicil ve rapor almadığı, usulüne uygun bir soruşturmanın yürütülmediği, ilk mahkeme kararında lehine hüküm verilmesine karşın usuli nitelikteki bozma kararından sonra aleyhine karar verilmesinin usul ve esas yönünden yerinde olmadığı ileri sürülerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmiştir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
… ve …'in; "2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 'İstinaf' başlıklı 45. maddesindeki, '1) İdare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. ... 6) Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir.' hükmü ile bahsi geçen Kanun'un, 6545 sayılı Kanun'un 20. maddesiyle değiştirilen 'Temyiz' başlıklı 46. maddesindeki, 'Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir: ... c) Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları. ...' düzenlemesi uyarınca; Konya ili, Selçuklu ilçesi, Mareşal Mustafa Kemal Ortaokulunda öğretmen olarak görev yapan davacının, hizmet sınıfı ve kadro unvanı değiştirilerek Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü emrine memur olarak atanmasına ilişkin dava konusu işlemin, yukarıda anılan Kanun'un 46/c maddesinde ifade edilen 'belli bir meslekten çıkarılma sonucunu doğuran işlem' olarak değerlendirilemeyeceği, anılan ifadeden meslek grupları için ilgili hukuki metinlerinde ayrıca düzenlenmiş olan 'meslekten ihraç' veya 'mesleki faaliyetini durdurma' cezalarının anlaşılması gerektiği, bu nedenle kararın temyiz yolu açık olmayan 'kesin' kararlardan olduğu sonucuna varılmakla, temyiz isteminin incelenmesine yasal olanak bulunmadığı ve davacının temyiz isteminin incelenmeksizin reddedilmesi gerektiği' yolundaki ayrışık oylarına karşılık, dava konusu uyuşmazlığın, 2577 sayılı Kanun'un 46/c maddesi kapsamında, temyize tabi olduğuna oyçokluğuyla karar verilerek işin esasına geçildi:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge İdare Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı Kanun'un 7035 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 07/01/2021 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY (X) :
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 71. maddesinin 2. fıkrasında; kurumların, memurlarını meslekleri ile ilgili sınıftan genel idare hizmetleri sınıfına veya genel idare hizmetleri sınıfından meslekleri ile ilgili sınıfa, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle atayabileceği hükme bağlanmıştır.
17/04/2015 günlü, 29329 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Millî Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin "Hizmet Sınıfının Değiştirilmesi" başlıklı 58. maddesinin 1. fıkrasında ise, "Öğretmenlik görevini devamlı surette yapamayacakları resmî ve özel eğitim ve araştırma hastaneleri veya üniversite hastanelerince düzenlenen sağlık kurulu raporunda belirtilenlerden Sosyal Güvenlik Kurumunca raporu uygun bulunanlar ile haklarında yapılan denetim ve soruşturma sonucunda yetersizliği nedeniyle öğretmenlik görevini yapamayacağı tespit edilenler diğer hizmet sınıflarındaki durumlarına uygun kadrolara atanabilir." hükmüne yer verilmiştir.
Bu mevzuat hükümleri ile idareye; öğretmenleri, hizmet sınıflarını değiştirmek suretiyle diğer hizmet sınıflarındaki durumlarına uygun kadrolara atama konusunda takdir yetkisi verildiği açık olmakla birlikte, öğretmenliğin bir ihtisas mesleği olduğu da dikkate alındığında, bu konudaki takdir yetkisinin mutlak ve sınırsız olmadığı, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak kullanılması gerektiği kuşkusuzdur.
Dosyanın incelenmesinden; davacının, 30/09/1997 tarihinde sınıf öğretmeni olarak göreve başladığı, 15 yıl kadar sınıf öğretmenliği yaptıktan sonra, eğitim sistemimizde yapılan köklü değişiklik sonucunda sınıf öğretmeni fazlalığının oluşması nedeniyle 2012-2013 eğitim öğretim yılından itibaren alan değişikliği yapılarak özel eğitim öğretmenliğine geçirildiği, özel eğitim öğretmenliğini yürütmekte iken 2016 yılında hakkında başlatılan soruşturma neticesinde, sağlık sorunları bulunduğu ve özel eğitim öğretmenliğinde yetersiz kaldığı tespit edilerek, dava konusu işlemle, eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfından alınarak genel idare hizmetleri sınıfında memur kadrosuna atandığı anlaşılmaktadır.
Ancak dosyada, davacının sağlık sorunlarının öğretmenlik mesleğini yapmasına engel olduğu yolunda bir sağlık kurulu raporu bulunmadığı gibi, her ne kadar görev yaptığı okulda yürüttüğü özel eğitim öğretmenliğinde yetersiz olduğu yolunda tespitlerde bulunulmuş ise de; asıl(eski) branşının sınıf öğretmenliği olduğu, eğitim sistemimizde yapılan değişiklikten ötürü oluşan sınıf öğretmeni fazlalığından dolayı alan değişikliği yapılarak özel eğitim öğretmenliği alanına geçirildiği de dikkate alındığında, ihtisas mesleği olan öğretmenlikten alınmadan önce, özel eğitim alanına yönelik etkileşimli sınıf yönetimi, öğretim yöntem, teknik ve stratejileri, sınıf içi iletişim ve eğitimde teknoloji kullanımı gibi konularda açılacak hizmet içi eğitim kurslarına alınması ve gerekirse başka bir okulda görevlendirilerek bir dönem çalışmasını müteakip yeniden yeterliliğinin denetlenmesi veya tekrar sınıf öğretmenliğine geçirilerek oradaki başarısına göre bir değerlendirme yapılması gerekirken, mevcut tespitlere dayalı olarak doğrudan hizmet sınıfı değişikliği yoluyla memur olarak atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Bu durumda, temyiz isteminin kabulü ile istinaf başvurusunun reddi yolundaki Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşüncesi ile çoğunluk kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
