Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/23416
Karar No: 2016/5011
Karar Tarihi: 24.02.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/23416 Esas 2016/5011 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2015/23416 E.  ,  2016/5011 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı .. tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
    Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinin kesinleşmesinden sonra borçlunun zamanaşımı nedeniyle İİK."nun 71. ve 33-a maddeleri uyarınca icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır.
    Takip dayanağı bono olup takip tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK."nun 690. maddesi göndermesiyle bonolar hakkında uygulanması gereken aynı Kanun"un 661/l. maddesi gereğince, keşideciye karşı başlatılacak takiplerde zamanaşımı süresi vadeden itibaren üç yıldır.
    Öte yandan, 12.12.2003 günlü 5020 sayılı Kanun"un 27. maddesiyle 4389 sayılı Bankalar Kanunu"na eklenen ve 26.12.2003 tarihinde yürürlüğe giren ek 3. maddeyle fon alacaklarına ilişkin dava ve takiplerde zamanaşımı süresi yirmi yıl olarak öngörülmüştür. Aynı kural, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu"nun 141. maddesinde de benimsenmiş olup; anılan maddede "Bu kanundan kaynaklanan Fon alacaklarına ilişkin dava ve takiplerde zamanaşımı süresi 20 yıldır." hükmüne yer verilmiştir.
    Nitekim, 5411 sayılı Kanun"un geçici 16. maddesinde; "Bu kanun ile Fon alacağının tahsili bakımından yarar görülerek zamanaşımı ve diğer konularda Fon lehine getirilen hükümler makable şamildir." düzenlemesi yer almakta iken; anılan maddede yer alan ""zamanaşımı"" sözcüğü Anayasa Mahkemesi"nin 04.06.2014 tarih ve 2014/85-103 sayılı kararıyla iptal edilmiş ve söz konusu kararın, 12.09.2014 tarihinde 29117 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmasıyla iptal hükmü yürürlüğe girmiştir.
    Bu durumda, Anayasa Mahkemesi"nin sözü edilen kararıyla TMSF lehine getirilen yirmi yıllık zamanaşımı süresinin geçmişe etkili olacağına yönelik düzenleme iptal edilmiş bulunmaktadır. Dolayısıyla, Anayasa Mahkemesi"nce iptal edilen geçici 16. maddenin yürürlük tarihi olan 01.11.2005 tarihinden önce bonoyu düzenleyen keşideci hakkında uygulanması öngörülen üç yıllık zamanaşımı süresinin dolması halinde Fon lehine getirilen zamanaşımı düzenlemesinin uygulanma olanağı kalmadığından zamanaşımının yirmi yıl olduğunun kabulü de mümkün olmayacaktır.

    Diğer taraftan, Anayasa"nın 153. maddesine göre iptal kararı geriye yürümese de, 10.3.1969 gün ve 1/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçe bölümünde belirtildiği üzere, iptalin kesin şekilde çözüme bağlanmış uyuşmazlıkları etkilemeyeceği, ancak henüz devam eden uyuşmazlıkların iptal kapsamında bulunacağı açıktır.
    Tüm bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında, takibe konu bonoda keşideci konumunda olan borçlu hakkında 18.02.2000 tarihinde takibe başlandığı, 22.02.2000 tarihinde ödeme emri tebliğ edilerek takibin kesinleştiği, alacaklı tarafça 24.04.2000 tarihinden 07.05.2003 tarihine kadar borçlu ile ilgili zamanaşımını kesen bir işlem yapılmadığı görülmektedir. Öyleyse, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde belirtilen tarihler arasında keşideci konumunda olan borçlu hakkında üç yıllık zamanaşımının gerçekleştiği anlaşılmakta olup; esasen, bu husus mahkemenin de kabulündedir.
    O halde, mahkemece, istemin açıklanan nedenle kabulüne karar verilmesi gerekirken; yazılı gerekçeyle hüküm tesisi yerinde değil ise de; sonuçta istem kabul edildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Alacaklı...."nin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi