
Esas No: 2020/425
Karar No: 2021/102
Karar Tarihi: 14.01.2021
Danıştay 13. Daire 2020/425 Esas 2021/102 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/425
Karar No : 2021/102
DAVACI : …
DAVALI : … Bakanlığı - … (… Düzenleme Kurumu - … Bakanlığı)
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU :
07/01/2011 tarih ve 27808 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren "Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkilerin Satışına ve Sunumuna İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik"in 5., 8., 11., 12. ve 13. maddeleri ile 19. maddesinin 4. fıkrasının ve 24. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendinin iptali istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI : Dava konusu düzenlemelerin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
DAVALININ SAVUNMASI : Dava konusu düzenlemelerin hukuka uygun olduğu savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ: Davalı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI … DÜŞÜNCESİ : Dava, 07/01/2011 tarih ve 27808 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren "Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkilerin Satışına ve Sunumuna İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik"in 5., 8., 11., 12. ve 13. maddeleri ile 19. maddesinin 4. fıkrasının ve 24. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendinin iptali istemiyle açılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesine göre Danıştay'ın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davalarda, temyiz incelemesi sonucu bozulan kararlar üzerine, Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurullarının kararlarına uyulması zorunludur.
Danıştay Onüçüncü Dairesi'nin, 07/01/2011 tarih ve 27808 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren "Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkilerin Satışına ve Sunumuna İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik"in 5. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi, 11. maddesinin, 13. maddesinin 7. ve 11. fıkraları ile 24. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendinin iptali, diğer maddelerin iptali isteminin reddine ilişkin bulunan … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 07/10/2019 tarih ve E:2018/3186. K:2019/4122 sayılı kararıyla; davalı idarenin, davasını vekille takip ettiği halde, kısmen ret ile sonuçlanan davada, davalı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmediği anlaşıldığından, vekâlet ücreti yönünden bozulmuş olup, anılan Kurul'un bozma kararında belirtilen gerekçe doğrultusunda, vekâlet ücreti yönünden yeniden bir hüküm kurulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Dairemizin dava hakkında kısmen karar verilmesine yer olmadığına, davanın kısmen reddine dair 28/12/2017 tarih ve E:2011/1049, K:2017/4414 sayılı kararının davalı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 07/10/2019 tarih ve E:2018/3186, K:2019/4122 sayılı kararıyla bozulması üzerine gereği yeniden görüşüldü:
HUKUKİ SÜREÇ :
Danıştay Onüçüncü Dairesi'nin 28/12/2017 tarih ve E:2011/1049, K:2017/4414 sayılı kararıyla; davanın konusu kalmayan kısmı hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer kısımlar yönünden davanın reddine, yargılama giderlerinin yarısının davacı, diğer yarısının davalı idare üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
Bunun üzerine, davalı idare tarafından, Dairemiz kararının karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kısmı nedeniyle aleyhe yargılama giderinin yarısına ve vekâlet ücretine hükmedilmesi ile davalı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmı temyiz edilmiştir.
Danıştay İdarî Dava Daireleri Kurulu'nca, davalı idarenin temyiz istemi kısmen kabul edilerek, Dairemiz kararının davalı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmının bozulmasına karar verilmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dairemizin 28/12/2017 tarih ve E:2011/1049, K:2017/4414 sayılı kararının davalı idare tarafından temyiz edilmesi üzerine, Danıştay İdarî Dava Daireleri Kurulu'nun 07/10/2019 tarih ve E:2018/3186, K:2019/4122 sayılı kararı ile; "2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinin yargılama giderleri konusunda yollama yaptığı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 323. maddesinde, vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücreti yargılama giderleri arasında sayılmış; 326. maddesinde ise, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği hüküm altına alınmıştır. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun "Avukatlık Ücreti" başlıklı 164. maddesinde de, avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği; 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan Danıştay Onüçüncü Dairesi kararının, karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kısmı nedeniyle, yargılama giderinin yarısı ile vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine ilişkin kısmı, aynı gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın anılan kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Daire kararının davalı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmına gelince;
Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkilerin Satışına ve Sunumuna İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin bazı maddelerinin iptali istemiyle, Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumuna karşı açılan davada, davalı Kurumun 696 sayılı KHK ile kapatılması nedeniyle, davalı Tarım ve Orman Bakanlığının (Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı) taraf sıfatını kazandığı görülmektedir.
Kapatılan Kurum personelinin, Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesine alındığı; Kurumun taraf olduğu dosyaların, Bakanlık bünyesinde Kurumdan nakledilen aynı hukuk birimi ile görülmeye devam olunduğu, dosyada davalı idarenin (kapatılan Kurum) vekil aracılığıyla temsil edildiği anlaşıldığından, kısmen ret ile sonuçlanan davada, davalı idarenin vekâlet ücretine hak kazandığı sonucuna varılmaktadır.
Bu itibarla, Daire kararının, kısmen ret ile sonuçlanan dava sonucunda, davalı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesine yönelik kısmında hukukî isabet bulunmamaktadır." gerekçesiyle davalı idarenin temyiz isteminin kabul edilerek Dairemiz kararının bu kısmının bozulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinin birinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihaî kararlarının Danıştay'da temyiz edilebileceği; 2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 38. maddesinde, İdarî Dava Daireleri Kurulu'nun, idarî dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği; 2577 sayılı Kanun'un 49/4. ve 50. maddelerinde, Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmayıp, Danıştay İdarî ve Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarına uyulmasının zorunlu olduğu kurala bağlanmıştır.
Aktarılan kanun hükümlerine göre, Danıştay dava dairelerince ilk derece mahkemesi olarak verilen kararların Danıştay İdarî ve Vergi Dava Daireleri Kurullarınca bozulması hâlinde Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmadığından, bozma kararına uyularak İdarî Dava Daireleri Kurulu kararında belirtilen gerekçelerle davalı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesine karar verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davanın esası hakkındaki kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen …-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
2. Davalı idare tarafından yapılan toplam …-TL temyiz yargılama giderinin yarısı olan …-TL'nin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine, diğer yarısının davalı idare üzerinde bırakılmasına, temyiz aşaması sonrasında davacı tarafından yapılan toplam …-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Davalı idare harçtan muaf kurumlar arasında yer aldığından, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi uyarınca temyiz aşamasında tahsil edilmeyen toplam …-TL harcın yarısı olan …-TL'nin davacıdan tahsil edilerek Hazine'ye irat kaydedilmesi için ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na temyiz yolu açık olmak üzere, 14/01/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
