Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/6301
Karar No: 2012/6613
Karar Tarihi: 02.07.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/6301 Esas 2012/6613 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan yerin kendilerine ait olduğunu ve tapuya tescil edilmesini talep etmişlerdir. Ancak mahkeme, yerel bilirkişilerin ifadelerine dayanarak yerin dere yatağı niteliğinde olduğunu ve imar, ihya ve zilyetlikle kazanılmasının mümkün olmadığını belirtmiştir. Ayrıca çap kaydına dayanarak sınırda tescil harici bırakılan bir yeri önceki malikin zilyetliğine tutunarak açılan tescil davasının dinlenebilme olanağı olmadığına karar verilmiştir. Bu nedenlerle dava reddedilmiştir.
Kanun maddeleri: TMK.nın 713/1 maddesi.
8. Hukuk Dairesi         2012/6301 E.  ,  2012/6613 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tescil

    ... ve ... ile ..., ... ve...Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tescil davasının reddine dair İnegöl Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 29.02.2012 gün ve 4/243 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacılar vekili, kadastro çalışmaları sırasında tahmini iki dönümlük yerin dere yatağı olarak tescil harici bırakıldığını bu kısmın dava dışı 109 ada 25 nolu parselin devamı olduğunu açıklayarak TMK.nın 713/1 maddesi uyarınca dava konusu yerin davacılar adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... ve ... vekili, çekişmeli yerin dere yatağı niteliğinde olduğunu ve zilyetlikle kazanılmasının mümkün olmadığını açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
    Müdahil olarak katılan ... ise dere yatağı niteliğinde olan yere ecrimisil ödemekte olduğunu ve bu yeri park olarak kullandığından ... yanında müdahil olarak davaya katılmak istediğini açıklamıştır.
    Mahkemece, dava konusu yerin 1995 yılında yapılan kadastro çalışmalarında dere yatağı olarak tespit harici bırakıldığını, makul süre içerisinde dava açılmadığını ve yirmi yıllık sürenin dolmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından; nizasız olan 109 ada 25 nolu parsele ilişkin kadastro tutanağı dosyadadır. Senetsizden, vergi kaydı dikkate alınarak, tarla niteliğiyle, 34800 m2 olarak, 30.05.1995 tarihinde 1/3"er paylı olarak ...çocukları ..., ... ve ... adlarına tespit görmüş itirazsız olarak 18.08.1995 tarihinde kesinleşmiştir. 27.11.2001 tarihindeki satışla ½ payının ..., ½ payının ... adına tescilli olduğu görülmüştür. İnegöl Tapu Müdürlüğünün 01.06.2009 tarih 1879 nolu yazısı ekinde gönderilen çap kaydına göre dava dışı 109 ada 25 nolu parselin 02.01.2009 tarihli satışla...oğlu...adına tescil edildiği görülmüştür. Tespit öncesi harici satışa ilişkin satış senetleri dosyasındadır. Kadastro Müdürlüğünün 10.02.2011 tarih ve 308 sayılı yazılarından dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde kadastro çalışmalarına 27.02.1995 yılında başlandığı ve 18.08.1995
    tarihinde sona erdiği bildirilmiştir. Nizalı yerin dere yatağı olarak tescil harici bırakıldığı açıklanmıştır. Mahallinde keşif yapılmıştır. Yerel bilirkişiler dava konusu yerin kadastro sırasında hiçbir kimse tarafından kullanılmadığı için tespit harici bırakıldığını, davacılarında bitişikteki parseli satın aldıktan sonra burayı kullandıklarını görmediklerini açılamışlardır. Yerel bilirkişi ...ise, önceleri kuru dere yatağı olan bu yerin sonradan doldurulduğu ancak dolgu işleminin kim tarafından yapıldığını bilmediğini söylemiştir. Davacılar vekili, keşif zabtının ikinci sayfasındaki açıklamasıyla vekil edenlerinin bitişikteki 25 nolu parselle birlikte dava konusu yerin önceki maliklerinden satın aldıklarını fakat bu yere ekim-dikim yapmadıklarını açıklamıştır. Keşifte görevlendirilen teknik bilirkişi nizalı yerin dava dışı parsele revizyon gören vergi kayıtlarının ve harici satış senetlerinin kapsamında kalmadığını rapor etmiştir. Ziraatçi bilirkişi, dava konusu yerin toprak yapısının ticari ürün yetiştirmeye uygun olmadığı ve geçmiş yıllarda herhangi bir ticari ürün yetiştirilmediğini rapor etmiştir. Jeolog bilirkişi ise dava konusu yerin dere yatağının etki alanı sınırları içerisinde kalacağını açıklamıştır. Belirtilen olgular tarafların ve mahkemenin bilgisi dahilindedir. Uyuşmazlık, kadastro çalışmaları sırasında dere yatağı niteliğiyle tescil harici bırakılan böyle bir yerin bitişikteki çaplı taşınmazı iktisap eden kişilerin TMK.nun 713/1.maddesine dayanarak açmış oldukları davanın dinlenebilme olanağının bulunup bulunmadığında toplanmaktadır.
    Bilindiği üzere ve kural olarak aktif dere yataklarının ve dere yatağının etki alanında kalan yerlerin imar- ihya ve zilyetlikle kazanılması mümkün değildir. Dosyada mevcut zirai ve jeolog bilirkişi raporları kapsamına göre dava konusu yerde imar ve ihya çalışmalarının yapılmadığı ve derenin etki alanında kaldığı tartışmasızdır. Öte yandan, çaplı olarak bir taşınmazı iktisap eden kişilerin çap kaydına tutunarak sınırda tescil harici bırakılan bir yeri önceki malikin zilyetliğine tutunarak açılan tescil davasının dinlenebilme olanağı yoktur. Bundan ayrı, mahkemenin kararında yazılı olduğu üzere tespit öncesi nedenler için makul süre geçirilmiştir. Tespit sonrası sebep için yirmi yıllık süre dolmamıştır.
    Hal böyle olunca, davacıların tüm temyiz itirazlarının reddi ile davanın esastan reddi gerekirken yazılı gerekçelerle reddi doğru değil ise de yukarıda açıklanan nedenlerle sonucu itibariyle doğru olan yerel mahkeme kararının ONANMASINA, HUMK.nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve aşağıda dökümü yazılı 21,15 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna 02.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi