Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2020/1698
Karar No: 2021/132
Karar Tarihi: 18.01.2021

Danıştay 13. Daire 2020/1698 Esas 2021/132 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/1698
Karar No:2021/132

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Sigorta Fonu
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdarî Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından … tarih ve … sayılı ödemeye çağrı mektubuna konu 6.196.013,00-TL Fon alacağının tahsili amacıyla TMSF II. Tahsilat Daire Başkanlığı'nca düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; dava konusu ödeme emrinin dayanağını oluşturan ödemeye çağrı mektubunun ikinci kez tebliğine ilişkin 03/12/2018 tarihli tebliğ alındısı incelendiğinde, posta memuru tarafından tebligat mazbatasına, "Muhatap, adresinin dağıtım saatlerinde kapalı olması sebebiyle 213 sayılı V.U.K'da yapılan değişiklik gereğince, evrak çıkış merciine İADE edilmiştir." şerhi düşülmesine karşın, söz konusu mazbatada, "tebliğ evrakının gönderildiği idareden alınabileceği" şerhini içeren bir pusulanın kapıya yapıştırıldığına dair şerhe yer verilmediği görüldüğünden, posta memuru tarafından davacının kapısına tebligatla ilgili bilgilendirme pusulası yapıştırılmadığı sonucuna varıldığı, dolayısıyla dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan ödemeye çağrı mektubunun usulüne uygun olarak davacıya tebliğ edilmediği, dava konusu ödeme emrinde tahsili amaçlanan kamu alacağının tahakkukuna ilişkin ödemeye çağrı mektubunun 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine uygun olarak davacıya tebliğ edilmemesi ve dava hakkı tanınmaması nedeniyle ortada cebren tahsili gereken bir kamu alacağı bulunmadığından, dava konusu ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, Mahkemece tahakkuka ilişkin iddiaların ödeme emri aşamasında incelenmesinin hukuka aykırı olduğu, 6183 sayılı Kanun'un 58. maddesine göre ödeme emirlerinin; böyle bir borcun olmadığı, borcun kısmen ödendiği veya zamanaşımına uğradığı yönlerinden incelenebileceği, ödemeye çağrı mektubunun iptali istemiyle açılan davanın bu davada bekletici mesele yapılması gerekirken, ödemeye çağrı mektubunun usulüne uygun tebliğ edilmediği gerekçesiyle verilen hükmün hukuka aykırı olduğu, ayrıca ödemeye çağrı mektubu örneğinin fon kurulu kararının iptali talebiyle açılan davada dosyaya ibraz edilmiş olduğu, bu nedenle dayanak işlemin davacı tarafından öğrenilmiş bulunduğu, ödemeye çağrı mektubu öğrenilmiş olmasına rağmen buna itiraz edilmediği, dava konusu ödeme emrine konu alacağın kesinleştiği, davacının yurtdışında yaşadığı bilindiği halde ilanen tebliğ yapılmasının usule aykırı olduğu belirtilmekte ise de yıllardır yurt dışında yaşayan birinin Türkiye'de MERNİS'e kayıtlı adresinin bulunmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, Kurumun her türlü resim ve harçtan muaf olduğu, kararın bu yönden de bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, kamu alacağının tahakkuku ve cebren tahsiline ilişkin sürecin kanunen birbiri ile bağlantılı işlemlerden oluştuğu, hukuken doğmamış bir alacağın ödeme emri tebliğ edilerek tahsiline çalışılmasının mümkün olmadığı, davalının usulüne uygun bir şekilde ödemeye çağrı mektubunu tebliğ ederek davacıya yasal haklarını kullanması için imkân sağlamadıkça ödeme emri aşamasına geçilemeyeceği, ödeme emrinin hukuki dayanağını oluşturan 23/08/2007 tarih ve 2007/429 sayılı Fon Kurulu kararının, zimmet fiiline iştirakine ilişkin açık, net ve somut bir tespit bulunmadığı gerekçesiyle kendileri yönünden iptaline karar verildiği, dolayısıyla esas bakımından da kendilerinden tahsili gereken bir kamu alacağının var olmadığı, ödemeye çağrı mektubunun iptali için açılmış olan davada da iptal kararı verildiği, ödeme emrinin konusunu oluşturan herhangi bir alacak bulunmadığının açık olduğu, dava konusu ödeme emrinin tebliğ işleminin de kanuna uygun yapılmadığı, 35 senedir yurt dışında ikamet eden bir işçi olduğu, uzun süredir çalışamayacak derecede hasta olduğu, banka şubesindeki zimmet olayı ile hiçbir ilgisi olmadığı, teftiş raporlarında böyle bir somut tespit bulunmadığı, aksine bankanın tüzel kişiliğine duyduğu güven nedeniyle yatırdığı mevduatını da geri alamadığı, dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan Fon Kurulu kararında sorumluluğuna gidilen kişilerden birisi olan dava dışı ... yönünden açılan iptal davasında, aynı gerekçelerle Fon Kurulu kararının iptal edildiği, Danıştay incelemesinden geçen dosyada, açık, net ve somut bir tespit olmaksızın hukuki sorumluluğa gidilemeyeceğinin hüküm altına alındığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davalıya iadesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 18/01/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi