MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet


Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanığın hakkında takipsizlik kararı verilen yanındaki arkadaşı ile birlikte katılana ait kabloları kestikten sonra bir kısmını orman içinde sürüklerken olay tanığı tarafından görüldükleri, o sırada kaçmalarına rağmen eylemlerini devam ettirerek kesmiş oldukları kabloları soyup rulo haline getirerek yaktıkları, kollukça ve olay tanığı tarafından yapılan araştırma sonucu sanık ve arkadaşının daha sonra yakalandığının anlaşılması karşısında, hırsızlık eyleminin tamamlanmış olduğu gözetilerek tebliğnamenin teşebbüs koşullarının tartışılması gerekçesiyle bozma isteyen 1 numaralı düşüncesi ve sanığa tayin edilen 1 yıl 4 ay hapis cezasının TCK"nın 49. maddesi gereğince kısa süreli hürriyeti bağlayıcı ceza olmaması ve TCK"nın 50. maddesinin uygulanma olanağının bulunmaması nedeniyle tebliğnamenin 2 numaralı düşüncesi ile mahkemece temel cezanın alt sınırdan belirlenmesi karşısında tebliğnamenin gerekçe gösterilmeden temel cezanın alt sınır aşılarak yapılması nedeniyle bozma isteyen 3 numaralı düşüncesi benimsenmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Katılan ... Telekoma ait iletişimi sağlayan kabloların kesilerek çalınması eyleminin TCK"nın 142/1-a maddesine uyan kamu yararı ve hizmetine tahsisli eşya hakkında hırsızlık suçunu oluşturmakta ise de ve suçtan zarar gören Türk Telekom"un şirketler hukukuna tabi özel hukuk tüzelkişisi olması karşısında, suç tarihi itibarıyle 18 yaşından küçük olan sanık hakkında 5395 sayılı ÇKK"nın 23. ve TCK"nın 73/8 maddesi gereğince, taraflara usulüne uygun şekilde uzlaşma teklif edilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 06/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.