17. Hukuk Dairesi 2015/6772 E. , 2016/9090 K.
"İçtihat Metni"...
Taraflar arasındaki tazminat (cismani) davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 18.10.2016 Salı günü davalı taraftan gelen olmadı. Davacılar vekili Av. .... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacılar vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıya zorunlu trafik sigortalı aracı kullanan müvekkillerinin eşi ve babaları olan murisin tek taraflı trafik kazası sonucu vefat etmesi sonucu müvekkillerinin destekten yoksun kaldığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla çocuk ... için 500,00.-TL maddi, çocuk ... için 500,00.-TL, eş ...için 500,00.-TL maddi tazminatın 22.01.2009 tarihinden işleyecek ticari temerrüt faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş, bedel artırım dilekçesiyle taleplerini davacı ... için 93.647,00.-TL, davacı ... için 19.972,00.-TL, ... için 11.380,00.-TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili,...mahkemelerinin yetkili olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını, desteğin müterafik kusurunun tazminatın tayininde dikkate alınması gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne, davacılardan ...için 93.647,40-TL., ...çin 11.380,51-TL., ....için 19.972,08-TL. tazminatın 22.01.2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
...
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, dava tarihinin ölümlü trafik kazasında zararı meydana getiren eylem suç oluşturduğundan 2918 sayılı ...’nun 109/2 maddesi gereğince uygulanacak ceza kanununda öngörülen uzamış zamanaşımı süresi içerisinde olmasına (...), davanın sigortacının bir acenteden daha yetkili organı olan Bölge Müdürlüğü"nün bulunduğu yer mahkemesinde açılmasına göre, davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açmasına, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağına; dolayısıyla araç sürücüsünün veya işletenin tam kusurlu olmaları halinde, desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine; 2918 sayılı ....Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı ..., işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı ... sorumlu olacağına (HGK"nun 15.6.2011 gün ve ... HGK"nun 22.2.2012 gün ...karar sayılı, .... 16.1.2013 gün ve 2012/17-1491 esas,2013/74 karar sayılı, ... 18.11.2015 gün ve ....Karar sayılı ilamları uyarınca) göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 6.378,32 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacılara verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 6.378,32 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 18.10.2016 gününde üye ..."ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
...
Dava, trafik kazası sonucu desteğin ölümü nedeniyle uğranılan zararın işletenin ZMSS şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
Davalı ... kusursuz sorumlu olan işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenmiştir. Kusursuz sorumluluk hallerinde de tazminat tayin edilirken aksi belirtilmedikçe Borçlar Kanunu"nun kusura dayanan sorumluluk (TBK 49-76. md.) hükümleri uygulanır. Bu nedenle tazminatta indirime sebep olabilen TBK 51-52.maddeleri kusursuz sorumluluk hallerinde takdir edilecek tazminatlarda da indirim sebebi olabilecektir. Nitekim KTK"nın 86/2 maddesinde de işletenin sorumluluğuna bağlı olarak tazminat taktir edilirken zarar görenin kusurunun indirim sebebi olarak nazara alınacağı hükme bağlanmıştır. Destek tazminatı, destek olan adına ileri sürülen bir talep olmayıp bağımsız bir talep ise de bizzat ölenin tazminat talep etmiş olması halinde ortaya çıkacak hukuki sonuçtan daha farklı bir hukuki durum yaratılamayacağından desteğin fiil ve davranışları, TBK 51 ve 52.maddeleri gereğince destek görenlerin tazminat talepleri bakımından gözönünde bulundurulmalıdır. Zarar gören destek, kendisi tazminat talep etme imkanına sahip olsaydı kusur sebebiyle tazminatta indirim yapılacak idiyse, destek görenler lehine takdir edilecek tazminatta da indirim yapılmalıdır. Nasıl ki desteğin ölümü sebebiyle meydana gelen zararın yansıma yoluyla destek görenleri de etkilediği kabul ediliyorsa, desteğin tazminattan indirime sebep olacak davranışları da aynı şekilde destek görenlere yansır. Müterafik kusurun nazara alınmasının, destek tazminatının miras hukukundan bağımsız olmasına dayandırılması doğru olmamaktadır. Zira destek, kendi kusurlu hareketi ile ölümüne sebebiyet vermiş ise bu eylem hukuka aykırı olmadığı gibi teknik anlamda kusurda sayılmadığından ölümünden sorumlu tutulamayacak desteğin, destek olduğu kişilere karşı sorumluluğunun devam ettirilmesi anlamına gelir. Bu da destek görenlerin, mirasçılara karşı da bu talep hakkını yöneltmelerine imkan vermek gibi bir sonuca gider.
Bu nedenlerle ister bizzat mağdur, isterse ölümü halinde diğer hak sahipleri bu haksız fiilden dolayı tazminat talep ettiklerinde, tazminat miktarının belirlenmesinde mağdurun (desteğin) müterafik kusurunun dikkate alınması gerektiği kanaatinde olduğumdan Sayın Çoğunluğun aksi yöndeki kararına katılmıyorum.