17. Hukuk Dairesi 2014/14882 E. , 2016/8282 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle; davanın, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, İİK.nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamak olduğu, davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebileceği, bu yasal nedenle iptal davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nisbi nitelikte yasadan doğan bir dava olup; tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmadığı,aynı yasanın 282. maddesi gereğince iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılacağı, ayrıca, kötüniyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabileceği, yine İİK’nın 283/II maddesine göre de iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (davacının alacağından fazla olmamak üzere) mahkûm edilmesi gerektiği, bu ihtimalde 3. kişinin sorumlu olduğu miktarın, elden çıkarılan malın o tarihteki gerçek değeri olduğu, somut olayda davalı borçlu ...’ın dava konusu taşınmazı 01.07.2009 tarihinde davalı
...’e onun tarafından da 31.12.2009 tarihinde ...’a sattığının anlaşıldığı, bu durumda davacı tarafa dördüncü kişi ... hakkında iptal istemi olup olmadığı, diğer bir ifade ile davasını bedele dönüştürüp dönüştürmediğinin sorulması, taşınmazı satın alan ...’ın kötü niyetli olduğunun ileri sürülmesi halinde adı geçen kişinin davaya dahil edilmesi ve kendisine tebligat yapılarak taraf teşkilinin sağlanması, aksi halde üçüncü kişi olan ... hakkındaki davanın tazminat isteğine dönüştüğü kabul edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı olduğu üzere karar verilmesinin doğru olmadığı gereğine değinilmiştir.
Mahkemece iddia, savunma toplanan deliller ve bozma ilamı doğrultusunda dava konusu taşınmazın tapudaki satış bedeli ile bilirkişi tarafından belirlenen rayiç değeri arasında misli fark bulunduğu, davalı ..."in borçlu davalı ..."ın durumunu ve amacını bilen kişilerden olması nedeniyle dava konusu tasarrufun iptale tabi olduğu, davalı ... dava konusu taşınmazı elden çıkardığından ve hakkındaki dava bedele dönüştürüldüğünden davanın kabulü ile davacının alacağından fazla olmamak üzere 145.000 TL"nin davalı ..."den alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine, 21.8.2009 tarihli haciz tutanağının İİK"nun 105 maddesi kapsamında geçici aciz belgesi niteliğinde olmasına,dava konusu tasarrufun İİK"nun 278/3-2,279/2 ve 280/1.maddelere göre iptale tabi bulunmasına göre, davalı ... vekilinin yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 8.333,65 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ..."den 27.9.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.