9. Hukuk Dairesi 2017/14085 E. , 2020/2095 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin asıl işveren olan davalı T.C. ... Belediyesinde değişen birden fazla alt işverene bağlı olarak 01/01/2011 tarihinden işten çıkarıldığı 31/12/2014 tarihine kadar aralıksız ve kesintisiz olarak çalıştığını, müvekkilinin iş sözleşmesi asıl işverene bağlı alt işveren tarafından 31/12/2014 tarihinde sözlü olarak haksız ve hukuka aykırı bir biçimde feshedildiğini, müvekkilinin işten çıkarıldığını, mevzuatlar ve yerleşik Yargıtay kararları gereğince davalı belediyenin bu davadaki talepleri yönünden alt işveren (taşeron) firmalarla birlikte müvekkiline karşı müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, müvekkilinin alacakları konusunda belediyeden sözlü taleplerinin olduğunu ancak belediyenin ödemekten imtina ettiğini, Yargıtayın yerleşik içtihatlarına göre aynı işyerinde tekrarlayan belirli süreli akitler ile yapılan çalışmaların belirsiz süreli iş akdi niteliğinde olduğunu, bu çerçevede davacının çalışmasının belirsiz süreli hizmet akdine göre olduğunu iddia ederek; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının davada talep ettiği alacak kalemleri için kanunda belirtilen zamanaşımı süresi dolduğunu, davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının en son çalıştığı taşeron şirketin Yiğit Yönetim Dan. Cenaze Tem. Yem ...Hizm İnş Mad Nak San ve Tic Ltd Şti ve ... Müteahhitlik Temizlik İlaçlama Taş Gıda İnş Taah Yem Pey Elek Tur San ve Tic Ltd Şirketi olduğunu, bu şirkete ve dava ettiği dönemlere ilişkin çalışmış olduğu diğer şirketlere davanın ihbar edilmesi gerektiğini, Davacının T.C. ... Belediyesinin fen işlerinde, ... Belediyesinin ihale vermiş olduğu taşeron şirket bünyesinde çalıştığını, davacı ile taşeron şirket arasındaki belirli süreli iş sözleşmesinin süresi bitince 31/12/2014 tarihinde iş sözleşmesine son verildiğini, müvekkilinin asıl işveren konumunda olmadığını, sadece ihaleyi yapan kurum olduğunu, kıdem ve ihbar tazminatlarından müvekkilinin sorumlu olmadığını, davacı ile müvekkili belediye arasında herhangi bir iş akdinin bulunmadığını, davacının belediyenin işçisi olmadığını, müvekkili ile davacı arasında bir iş akdinin bulunmaması nedeniyle davanın husumet yönünden reddine karar verilmesinin gerektiğini, Belediye seçimlerinde ...Belediyesi Başkanlığının parti bazında değişmesi sonucunda davacının işten çıkarılmadığını, davacı ile diğer davalı arasında yapılan belirli süreli iş sözleşmesi bittiği için davacının iş akdinin kendiliğinden son bulduğunu, bu nedenle davacının kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının ihbar tazminatına da hak kazanmadığını, davacının belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştığını, ihbar tazminatının belirsiz süreli iş sözleşmeleri için sağlanan bir hak olduğunu, yerel mahkemece 4734 Sayılı Kamu İhale Kanununa göre sözleşme yapılıp yapılmadığının araştırılmasının gerektiğini, kıdem tazminatı ile ilgili düzenleme yapılıp yapılmadığının incelenmesi gerektiğini, düzenleme yapılmaması durumunda davanın müvekkili belediye yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının gerçek işvereninin yüklenici firmalar olduğunu, savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki bilgi ve belgelere, delillerin taktirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Dava kısmi dava olarak açılmış olup hükmedilen ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarında faiz başlangıcı yönünden dava ve ıslah ayrımı yapılması gerekirken bu alacakların tamamı için dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi ve hükmedilen alacakların net mi, yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin HMK. nun 297/2. maddesine aykırı olduğunun ve infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi hatalı olup bozma sebebi ise de, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HMK. nun geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK. nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
F) Sonuç:
Temyize konu kararın hüküm fıkrasındaki 2 ve 3 numaralı bentlerinin tamamen çıkartılarak yerlerine;
"2-Net 2.139,86 TL ihbar tazminatı alacağından 100,00 TL" sinin dava tarihi olan 17.06.2015 tarihinden, kalanının ise ıslah tarihi olan 26.10.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Net 1.513,32 TL yıllık izin ücreti alacağından 100,00 TL" sinin dava tarihi olan 17.06.2015 tarihinden, kalanının ıslah tarihi olan 26.10.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine," bentlerinin yazılmasına, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 28.09.2018 tarih ve 2018/2 E. 2018/ 8 K. sayılı İBK. uyarınca onama harcı alınmasına yer olmadığına, peşin temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, 12.02.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.