9. Hukuk Dairesi 2016/13206 E. , 2020/2082 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 2009 Ocak tarihinden itibaren asıl işveren olan T.C. ... ... Numune Eğitim Araştırma Hastanesinde çeşitli alt işverenlerde taşeron firmalarda güvenlik görevlisi olarak çalışmaya başladığını, son aylık net ücretinin 992,00 TL bankaya yatan, elden ödenen 100,00 TL, 155 TL yol yardımı olmak üzere toplam 1.247 TL olduğunu, yemeğin davalı işverence karşılandığını, elden yapılan ücret ödemelerin çoğu zaman eksik ödendiğini, kimi zaman hiç ödenmediğini, Aralık 2011 tarihinden sonra ödenmeyen ücretlerini ve Mayıs 2014 ayı ücretinin ödenmediğini, müvekkilinin 1 Nisan 2013 tarihine kadar 2 gündüz 2 gece 2 dinlenme şeklinde çalıştığını, sonrasında 1 gece, 1 gündüz çalışmasını sürdürdüğünü, vardiyaların saatinin 08:00-20:00 ve 20:00-08:00 saatleri arasında olduğunu, Nisan 2009-Haziran 2014 arası fazla mesailerinin ödenmediğini, müvekkilinin kullanmadığı 28 günlük yıllık izni bulunduğunu, tüm çalışma döneminde resmi bayramların tamamında çalışmasına rağmen ücretlerinin ödenmediğini, iş akdini fazla mesailerinin ödenmemesi, gerçek ücretinin SGK’ ya bildirilmemesi, ulusal bayram çalışmalarının ödenmemesi sebebiyle ihtarname keşide ederek haklı olarak feshettiğini, iddia ederek; eksik ödenen ücret alacağı, kıdem tazminatı, resmi bayram çalışması, fazla çalışma, yıllık izin ücreti alacağının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekili, davacının T.C. Sağlık Bakanlığına bağlı ... Eğitim ve Araştırma Hastanesinde hizmet alım ihalesini alan firmalarda çalıştığını, hastane ile bir bağı bulunmadığını, hastanenin asıl işveren olmayıp ihale makamı konumunda olduğunu, müvekkili idarenin işveren sıfatı taşımadığını davanın reddi gerektiğini, talep edilen alacakların zaman aşımına uğradığını, hastanede vardiya usulü ile çalışıldığını, fazla mesai yapılmadığını, davanın davacıyı çalıştıran yüklenici firmalara teşmili gerektiğini, savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki bilgi ve belgelere, delillerin taktirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davacı dava dilekçesinde son ücretini kayıtlarda gösterilen 992,00 TL ve elden alınan 100,00 TL olmak üzere toplam 1.092,00 TL olarak açıkladığı halde son ücretin talep aşılarak 1.192,00 TL kabulü hatalıdır. Hüküm altına alınan tüm alacaklar davacının son ücreti 1.092,00 TL olarak kabul edilerek yeniden hesaplanmalıdır.
3-Davacı dava dilekçesinde kullanamadığı ücretli izin hakkını açıkça 28 gün olarak belirttiği halde yine talep aşılarak ücretli izin alacağı hesabının 70 gün üzerinden yapılması da hatalıdır.
4-Mahkemenin kabulüne göre davacı davalı işyerinde 2 gün gündüz, 2 gün gece çalışıp 2 gün de istirahat etmektedir. Buna göre ulusal bayram genel tatillerin vardiyasına denk gelen günlerinde çalışmaktadır. Açıklanan nedenle ulusal bayram genel tatillerin 2/3" ünde çalıştığının kabulü gerekirken tüm ulusal bayram genel tatillerde çalıştığı şeklindeki kabul de hatalıdır.
5-Hükümde davalı T.C. Sağlık Bakanlığının harçtan muaf olduğu belirtilmesine rağmen, bir alt bentte "davacının ödediği peşin harç 348,75 TL, ıslah harcı 59,93 TL, toplam 408,68 TL" nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" şeklinde hüküm kurularak harçtan muaf olan idareye harç yüklenmesi de hatalıdır.
6-Hüküm altına alınan alacakların net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin HMK’nun 297/2. maddesine aykırı olduğunun ve infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi de isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 12/02/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.