
Esas No: 2019/8088
Karar No: 2021/364
Karar Tarihi: 27.01.2021
Danıştay 8. Daire 2019/8088 Esas 2021/364 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/8088
Karar No : 2021/364
DAVACI : … Limited
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1-… Bakanlığı - …
VEKİLİ : Av. …
2- … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU :
Mülga 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesi uyarınca, davacı şirketin 2010 yılı eğitim mükellefiyeti süresinin tespitine ilişkin … günlü, … sayılı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile bu işleme yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
DAVACININ İDDİALARI :
Davalı idarece tesis edilen dava konusu işlemde, davacı şirkete 652 gün eğitim mükellefiyeti yüklenmesinin davacı şirketin 2 No'lu Petrol Bölgesinde, 2010 yılında … Sondaj Üretim ve Boru Hattı inşaatı ve yerleştirmesi yapılan alandaki ruhsatlarda %10 ortaklığın bulunması sebebiyle bu sahalarda çalıştırılan personele karşılık tespit edildiğinin bildirildiği, ancak Petrol Kanunu'nun 120. maddesi ve Petrol Tüzüğü'nün 65. maddesinde yalnızca işletmeciler ve belge sahiplerinin istihdam ettiği yabancı personel için eğitim mükellefiyetine tabi olduğunun düzenlendiği, dava konusu işlemle davacıya eğitim mükellefiyeti yüklendiği dönemde ise davacı şirketin faaliyetlerinin arama ruhsatı kapsamında olduğu, bu sebeple bu dönemde çalıştırılan yabancı personel için davacı şirketin eğitim mükellefiyetine tabi tutulmasına imkan bulunmadığı, öte yandan aksi kabul edilse dahi yükümlülük süresi hesabının hatalı yapıldığı, dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata uygunluk bulunmadığı hususları ileri sürülerek, dava konusu işlemin iptali gerektiği iddia edilmektedir.
DAVALININ SAVUNMASI :
6326 sayılı Kanun'un ilgili hükümlerinde, eğitim mükellefiyetinden arayıcının muaf olduğuna yönelik bir istisna olmadığı, davacı şirketin dosya üzerinde yapılan incelemeler neticesinde, 01.01.2010 - 31.12.2010 tarihleri arasındaki işlemlerinin tetkikinden davacı şirketin Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının operatörlüğünde, … II. Bölgede, … sondaj üretim ve boru hattı inşaatı ve yerleştirmesi yapılan alandaki ruhsatlarda %10 ortaklığı bulunması, bu sahalarda çalıştırılan yabancılardan kaynaklanan eğitim ve staj yükümlülüğünün bulunduğu, bunun da 652 gün olduğu, söz konusu sürenin şirketin mükellefiyet süresine ilave edilmesi gerektiğinin tespit edildiği, dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırı yön bulunmadığından, davanın reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Dava, mülga 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesi uyarınca davacı şirketin 2010 yılı eğitim mükellefiyeti süresinin tespitine ilişkin … günlü, … sayılı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile bu işleme Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı nezdinde yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Danıştay Sekizinci Dairesinin 04/02/2015 günlü, E:2011/7505, K:2015/406 sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiştir. Temyiz incelemesi sonucunda Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 14/03/2018 tarih ve E:2015/4028, K:2018/904 sayılı kararıyla, Danıştay Sekizinci Dairesinin kararı bozulmuştur.
2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 38. maddesinde, İdari Dava Daireleri Kurulunun, idari dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinin 1. fıkrasında, Danıştay Dava Dairelerinin nihai kararlarının Danıştay'da temyiz edilebileceği, 49. maddesinin 4. fıkrasında ise Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50'nci madde hükümlerinin kıyasen uygulanacağı öngörülmüştür. 2577 sayılı Yasanın 49. maddesinin 4. fıkrasında yer alan düzenleme ile Danıştay Dava Dairelerine, ilk derecede bakılan davalarla ilgili bozma kararlarına karşı eski kararlarında ısrar edebilme yetkisi tanınmadığından, dava konusu edilen Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'nün … günlü, … sayılı işlemi ve bu işleme Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı nezdinde yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin işlemin iptali gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ :Mülga 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesi uyarınca davacı şirketin 2010 yılı eğitim mükellefiyeti süresinin tespitine ilişkin … günlü, … sayılı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile bu işleme Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı nezdinde yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada; davanın reddi yolunda Danıştay Sekizinci Dairesince verilen 04/02/2015 günlü, E:2011/7505, K:2015/406 sayılı karar; temyiz incelemesi sonucunda Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 14/03/2018 tarih ve E:2015/4028, K:2018/904 sayılı kararıyla “ 16/03/1954 günlü, 8659 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6326 sayılı mülga Petrol Kanununun 119. ve 120. maddelerinin ilk halinde;
"Madde 119: 1 - Bir petrol hakkı sahibinin, petrol ameliyatının ifası için kendisine lüzumlu olabilecek yabancı idare ve meslekî personelle mütehassıs işçileri Türkiye'de istihdamına, Vekilin tasvibiyle Petrol dairesince müsaade edilebilir.
2 - Birinci fıkra mucibince verilen müsaadelere ve bunlara müsteniden çalışan yabancılara ve petrol hakkı sahiplerine 2007 numaralı kanun hükümleri tatbik edilmez.
Madde 120: 1 - Petrol hakkı sahipleri, 119 uncu madde mucibince istihdam ettikleri ecnebi şahıslar adedinin % 15 inden aşağı adedde olmamak üzere Türk vatandaşlarının petrol
ameliyatının her safhasında İhtisas kazanmaları için yabancı memleketlerin ilmî veya meslekî müessese ve İşletmelerinde eğitim ve staj görmelerini, masraflarını deruhde ederek sağlarlar.
2 - İhtisas yapacak kimseleri ve bunların gönderileceği yerleri petrol hakkı sahibiyle petrol dairesi birlikte tesbit eder." düzenlemelerine yer verilmişken, 21/05/1955 günlü, 9011 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6558 sayılı Kanunun 1. maddesiyle, 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesinin 1. fıkrası, "İşletmeciler ve belge sahipleri 119 uncu madde mucibince istihdam ettikleri ecnebi şahıslar adedinin % 15 inden aşağı adedde olmamak üzere Türk vatandaşlarının petrol ameliyatının her safhasında ihtisas kazanmaları için yabancı memleketlerde veya Petrol Dairesince uygun görüldüğü nispette Türkiye'deki İlmi veya meslekî müessese veya işletmelerde eğitim ve staj görmelerini, masraflarım deruhde ederek sağlarlar." şeklinde değiştirilmiştir.
Anılan maddedeki değişikliğin gerekçesi TBMM 220 Nolu Komisyon raporunda, "Kanunda Petrol ameliyatının her safhasında petrol hakkı sahibine personel yetiştirmek mükellefiyeti yüklemektedir. Halbuki, petrol hakkı sahibi ancak petrolü bulduktan ve işletme safhasına geçtikten veya petrolü tasfiye etme teşebbüsüne başladıktan sonra a'fond perdu çalışmaktan kurtulmakta ve bir sanayi kurma durumuna vâsıl olmaktadır. Bu durumdan evvelki safhalar ancak muvakkat mahiyet arz etmekte ve binaenaleyh, sonu belli olmıyan bu safhalarda personel yetiştirme teşebbüsünün yarım kalması ihtimalini ortaya koymaktadır. Bu itibarla, fıkra değiştirilerek işletmeci ve belge sahiplerine personel yetiştirme mükellefiyeti tahmil edilmiştir. Aynı zamanda eğitim ve staj görecek personelin Petrol Dairesince uygun görüldüğü nispette Türkiye 'de de yetiştirilmesine mesağ verilmiştir." şeklinde açıklanmıştır.
Anılan 120. maddenin 1. fıkrası son halini ise, 18/04/1973 günlü, 14511 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1702 sayılı Kanunun 49. maddesiyle almış olup, yürürlükten kaldırılmadan önceki hali aşağıdaki gibidir.
"İşletmeciler ve belge sahipleri istihdam ettikleri yabancı şahıslar sayısının yüzde 25 inden aşağı sayıda olmamak üzere Türk vatandaşlarının (Devlet memurları hariç) petrol ameliyelerinin her safhasında ihtisas kazanmalarını sağlamak için yabancı memleketlerde veya Genel Müdürlükçe uygun görüldüğü oranda Türkiye'deki ilmi ve mesleki kurum ve işletmelerde eğitim ve staj görmelerini, masraflarını üzerlerine almak suretiyle, temin ederler."
Öte yandan, Petrol Tüzüğünün "Eğitim ve staj yaptırma yükümlülüğü" başlıklı 66. maddesinde,"İşletmeci veya belge hakkı sahibi doğrudan veya müteahhidi eliyle Türkiye'de bir önceki takvim yılı içinde çalıştırdığı yabancı personel sayısının % 25'i oranında Türk yurttaşına, harcamalarını üstlenerek egitim ve staj yaptırır. Yurt içi veya yurt dışında staj veya egitim yapılacak yerler, süreleri ve elemanların seçimi petrol hakkı sahibi ve Genel Müdürlükçe birlikte belirlenir. Bir yıl içinde çalışan yabancı personel sayısıyla bunların çalıştıkları aylar çarpılarak 12 ye bölünür. Bulunan sayı o yıl içinde çalışan yabancı personel sayısını verir. Bu hesaplamada iki aydan az çalışan yabancı personel dikkate alınmaz. Bir yıl içinde çalışan yabancı personele oranla yurt dışına gönderilecek Türk vatandaşlariının sayısı azaltılarak görecekleri egitim ve staj süresi aynı oranda uzatılabilir. " kuralına yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, … günlü, … sayılı raporda; davacı şirketin 31/12/2009 tarihi itibarıyla eğitim mükellefiyetinin 13.712 gün olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı, 22/09/2010 günlü, 5495 sayılı yazı ile; 31/12/2009 tarihi itibarıyla 38 yıl 1 ay 2 gün eğitim mükellefiyet süresi tesbit edildiği bildirilerek Petrol Kanunu uyarınca hareket edilmesi gerektiğinin tebliğ edilmesi üzerine; davacı şirket tarafından 12/10/2010 tarihli dilekçe ile itiraz edildiği, itirazın reddedilmesi üzerine; söz konusu kararın iptali istemi ile Danıştay Sekizinci Dairesinin 2011/193, esas sayılı dosyasında dava açıldığı; bu defa, adı geçen şirketin 01/01/2010-31/12/2010 dönemine ait eğitim mükellefiyeti getirebilecek işlemlerinin tesbiti hususunda Genel Müdürlük Müfettişlerince yapılan inceleme sonucu düzenlenen … günlü, … sayılı incelenme raporu ile şirketin 31/12/2009 tarihi itibarıyla 13.712 gün eğitim mükellefiyetinin bulunduğu, 2010 yılında yabancı personel istihdamı nedeniyle 122 gün artı eğitim mükellefiyetinin doğduğu, 2010 yılı içerisinde 629 gün eğitim mükellefiyetinin yerine getirildiği, 31/12/2010 tarihi itibarıyla 13.205 gün eğitim mükellefiyetinin bulunduğu belirtilerek, 10/03/2011 tarihli yazısı ile davacı şirkete tebliğ edildiği, Şirketin; … günlü, … sayılı yazısı ile 01/01/2010-31/12/2010 tarihleri arasında doğmuş olan 1 yıl 8 ay 29 gün olarak belirlenen eğitim mükellefiyet süresi konusunda mutabık oldukları, ancak 2009 yılından devreden mükellefiyet konusunda yargı süreci devam ettiğinden, mahkeme sonucuna göre değerlendirmenin yapılacağının bildirildiği, Genel Müdürlüğünün bu işlemine karşı itiraz edilmediği, diğer taraftan anılan döneme ilişkin olarak Teftiş Kurulu Başkanlığı Müfettişlerince düzenlenen … tarihli rapor ile tesbit edilen 652 günlük eğitim ve staj yükümlülüğünün bulunduğuna ilişkin Genel Müdürlük yazısının şirkete tebliği üzerine bu işleme Bakan nezdinde itiraz edildiği, itirazın yanıtsız kalması üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Mülga 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesinin yürürlükte olduğu dönem içerisinde uğradığı değişiklikler ve bunların gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde; Kanunun ilk halinde, eğitim mükellefiyetinin petrol hakkı sahipleri için öngörüldüğü anlaşılmaktadır. Petrol hakkının tanımı ise, anılan Kanunun 3. maddesinin 18. fıkrasında, bir müsaadeden veya arama ruhsatnamesinden veya işletme ruhsatnamesinden veya belgeden doğan haklardan her hangi biri olarak yapılmıştır. Bununla birlikte, 21/05/1955 günlü, 9011 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6558 sayılı Kanunun 1. maddesiyle 120. maddenin 1. fıkrası değiştirilerek petrol hakkı sahipleri yerine işletmeciler ve belge sahipleri ifadesine yer verilmiş ve bu değişikliğin gerekçesi yukarıda da belirtildiği üzere, petrol hakkı sahibinin ancak petrolü bulduktan ve işletme safhasına geçtikten veya petrolü tasfiye etme teşebbüsüne başladıktan sonra bir sanayi kurma durumuna vâsıl olması, bundan önceki aşamaların geçici olup, sonu belli olmayan bu aşamalarda personel yetiştirme teşebbüsünün yarım kalması ihtimalinin bulunması, bu nedenle, fıkranın işletmeci ve belge sahiplerine personel yetiştirme mükellefiyeti yükleyecek şekilde değiştirilmesi gerekliliği ile açıklanmıştır. Bu maddede, 18/04/1973 günlü, 14511 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1702 sayılı Kanunun 49. maddesiyle yapılan değişiklikle de işletmeci ve belge sahibi ifadesi korunmuştur.
Diğer taraftan, arama, arama ruhsatnamesi, işletme ruhsatnamesi, belge, arayıcı, işletmeci, belge sahibi gibi kavramların mülga Kanunun 3. maddesinde açıklandığı görülmektedir. Buna göre; " Bu kanunda kullanılan terimlerin delalet ettiği manalar aşağıda gösterilmiştir:
5. a) Petrol araştırılması ile ilgili olmak üzere arazinin yerden ve havadan topografik, jeolojik, jeofizik, jeoşimik ve benzeri usullerle mesaha ve tetkik edilmesine ve-arama sondajları hariç-lüzumlu ameliye, tecrübe ve jeolojik malümat almak maksadiyle sondajlar yapılmasına "jeolojik istikşaf";
b) Petrol bulmak veya petrollü arazinin vüsatini tesbit etmek maksadiyle tecrübe kuyuları açılmasına "arama sondajı";
c) (a) ve (b) fıkralarındaki ameliyelerin hepsine birden "arama";
10. a) Bu kanuna göre verilen petrol arama ruhsatnamesine "arama ruhsatnamesi";
11. a) Bu kanuna göre verilen petrol işletme ruhsatnamesine "işletme ruhsatnamesi";
13. Arama, keşif inkişaf ve istihsalden başka bir petrol ameliyatı yapmak üzere bu kanuna göre verilen müsaadeye "belge";
16. Arama ruhsatnamesi sahibine "arayıcı";
17. İşletme ruhsatnamesi sahibine "işletmeci";
18. Bir müsaadeden veya arama ruhsatnamesinden veya işletme ruhsatnamesinden veya belgeden doğan haklardan her hangi birine "petrol hakkı" "...denilir.
Yukarıdaki açıklamalar karşısında, Petrol Kanununun 120. maddesi ile getirilen eğitim mükellefiyetinin, yalnızca aynı Kanunda tanımı yapılan işletmeci ve belge sahipleri için öngörüldüğü, arama faaliyetleri için Kanunun ilk halinde yükümlülük getirilmekte ise de, bunun 1955 yılında yukarıda açıklanan gerekçe ile kaldırıldığı ve uyuşmazlık tarihinde de arama faaliyetleri için böyle bir yükümlülükten bahsetmeye olanak bulunmadığı açıktır.
Bu durumda, davacının arama ruhsatı kapsamındaki faaliyetleri dolayısıyla kendisine 652 günlük ilave eğitim yükümlülüğü çıkarılmasına ilişkin dava konusu … günlü, 4105 sayılı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile bu işleme Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı nezdinde yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin işlemde mevzuata ve hukuka uygunluk bulunmamaktadır.” gerekçesiyle bozulmuştur.
2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 38. maddesinde, İdari Dava Daireleri Kurulunun, idari dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinin 1. fıkrasında, Danıştay Dava Dairelerinin nihai kararlarının Danıştay'da temyiz edilebileceği, 49. maddesinin 4. fıkrasında ise Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50'nci madde hükümlerinin kıyasen uygulanacağı öngörülmüştür. 2577 sayılı Yasanın 49. maddesinin 4. fıkrasında yer alan düzenleme ile Danıştay Dava Dairelerine, ilk derecede bakılan davalarla ilgili bozma kararlarına karşı eski kararlarında ısrar edebilme yetkisi tanınmamıştır.
Açıklanan nedenlerle Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün … günlü, … sayılı işleminin ve bu işleme Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı nezdinde yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin işlemin iptali gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ SÜREÇ :
Dava, mülga 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesi uyarınca davacı şirketin 2010 yılı eğitim mükellefiyeti süresinin tespitine ilişkin … günlü, … sayılı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile bu işleme Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı nezdinde yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Dairemizin, 04/02/2015 günlü, E:2011/7505, K:2015/406 sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiştir. Anılan kararın davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine, İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 14/03/2018 tarih ve E:2015/4028, K:2018/904 sayılı kararıyla Dairemiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bu nedenle, bozma kararı gözönünde bulundurularak, yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
ESAS YÖNÜNDEN:
Dava; mülga 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesi uyarınca davacı şirketin 2010 yılı eğitim mükellefiyeti süresinin tespitine ilişkin … günlü, … sayılı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile bu işleme Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı nezdinde yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
16/03/1954 günlü, 8659 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6326 sayılı mülga Petrol Kanununun 119. ve 120. maddelerinin ilk halinde;
"Madde 119: 1 - Bir petrol hakkı sahibinin, petrol ameliyatının ifası için kendisine lüzumlu olabilecek yabancı idare ve meslekî personelle mütehassıs işçileri Türkiye'de istihdamına, Vekilin tasvibiyle Petrol dairesince müsaade edilebilir.
2 - Birinci fıkra mucibince verilen müsaadelere ve bunlara müsteniden çalışan yabancılara ve petrol hakkı sahiplerine 2007 numaralı kanun hükümleri tatbik edilmez.
Madde 120: 1 - Petrol hakkı sahipleri, 119 uncu madde mucibince istihdam ettikleri ecnebi şahıslar adedinin % 15 inden aşağı adedde olmamak üzere Türk vatandaşlarının petrol ameliyatının her safhasında İhtisas kazanmaları için yabancı memleketlerin ilmî veya meslekî müessese ve İşletmelerinde eğitim ve staj görmelerini, masraflarını deruhde ederek sağlarlar.
2 - İhtisas yapacak kimseleri ve bunların gönderileceği yerleri petrol hakkı sahibiyle petrol dairesi birlikte tesbit eder." düzenlemelerine yer verilmişken, 21/05/1955 günlü, 9011 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6558 sayılı Kanunun 1. maddesiyle, 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesinin 1. fıkrası, "İşletmeciler ve belge sahipleri 119 uncu madde mucibince istihdam ettikleri ecnebi şahıslar adedinin % 15 inden aşağı adedde olmamak üzere Türk vatandaşlarının petrol ameliyatının her safhasında ihtisas kazanmaları için yabancı memleketlerde veya Petrol Dairesince uygun görüldüğü nispette Türkiye'deki İlmi veya meslekî müessese veya işletmelerde eğitim ve staj görmelerini, masraflarım deruhde ederek sağlarlar." şeklinde değiştirilmiştir.
Anılan maddedeki değişikliğin gerekçesi TBMM 220 Nolu Komisyon raporunda, "Kanunda Petrol ameliyatının her safhasında petrol hakkı sahibine personel yetiştirmek mükellefiyeti yüklemektedir. Halbuki, petrol hakkı sahibi ancak petrolü bulduktan ve işletme safhasına geçtikten veya petrolü tasfiye etme teşebbüsüne başladıktan sonra a'fond perdu çalışmaktan kurtulmakta ve bir sanayi kurma durumuna vâsıl olmaktadır. Bu durumdan evvelki safhalar ancak muvakkat mahiyet arz etmekte ve binaenaleyh, sonu belli olmıyan bu safhalarda personel yetiştirme teşebbüsünün yarım kalması ihtimalini ortaya koymaktadır. Bu itibarla, fıkra değiştirilerek işletmeci ve belge sahiplerine personel yetiştirme mükellefiyeti tahmil edilmiştir. Aynı zamanda eğitim ve staj görecek personelin Petrol Dairesince uygun görüldüğü nispette Türkiye 'de de yetiştirilmesine mesağ verilmiştir." şeklinde açıklanmıştır.
Anılan 120. maddenin 1. fıkrası son halini ise, 18/04/1973 günlü, 14511 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1702 sayılı Kanunun 49. maddesiyle almış olup, yürürlükten kaldırılmadan önceki hali aşağıdaki gibidir.
"İşletmeciler ve belge sahipleri istihdam ettikleri yabancı şahıslar sayısının yüzde 25 inden aşağı sayıda olmamak üzere Türk vatandaşlarının (Devlet memurları hariç) petrol ameliyelerinin her safhasında ihtisas kazanmalarını sağlamak için yabancı memleketlerde veya Genel Müdürlükçe uygun görüldüğü oranda Türkiye'deki ilmi ve mesleki kurum ve işletmelerde eğitim ve staj görmelerini, masraflarını üzerlerine almak suretiyle, temin ederler."
Öte yandan, Petrol Tüzüğünün "Eğitim ve staj yaptırma yükümlülüğü" başlıklı 66. maddesinde,"İşletmeci veya belge hakkı sahibi doğrudan veya müteahhidi eliyle Türkiye'de bir önceki takvim yılı içinde çalıştırdığı yabancı personel sayısının % 25'i oranında Türk yurttaşına, harcamalarını üstlenerek egitim ve staj yaptırır. Yurt içi veya yurt dışında staj veya egitim yapılacak yerler, süreleri ve elemanların seçimi petrol hakkı sahibi ve Genel Müdürlükçe birlikte belirlenir. Bir yıl içinde çalışan yabancı personel sayısıyla bunların çalıştıkları aylar çarpılarak 12 ye bölünür. Bulunan sayı o yıl içinde çalışan yabancı personel sayısını verir. Bu hesaplamada iki aydan az çalışan yabancı personel dikkate alınmaz. Bir yıl içinde çalışan yabancı personele oranla yurt dışına gönderilecek Türk vatandaşlariının sayısı azaltılarak görecekleri egitim ve staj süresi aynı oranda uzatılabilir. " kuralına yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, … günlü, … sayılı raporda; davacı şirketin 31/12/2009 tarihi itibarıyla eğitim mükellefiyetinin 13.712 gün olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı, 22/09/2010 günlü, 5495 sayılı yazı ile; 31/12/2009 tarihi itibarıyla 38 yıl 1 ay 2 gün eğitim mükellefiyet süresi tesbit edildiği bildirilerek Petrol Kanunu uyarınca hareket edilmesi gerektiğinin tebliğ edilmesi üzerine; davacı şirket tarafından 12/10/2010 tarihli dilekçe ile itiraz edildiği, itirazın reddedilmesi üzerine; söz konusu kararın iptali istemi ile Danıştay Sekizinci Dairesinin 2011/193, esas sayılı dosyasında dava açıldığı; bu defa, adı geçen şirketin 01/01/2010-31/12/2010 dönemine ait eğitim mükellefiyeti getirebilecek işlemlerinin tesbiti hususunda Genel Müdürlük Müfettişlerince yapılan inceleme sonucu düzenlenen … günlü, … sayılı incelenme raporu ile şirketin 31/12/2009 tarihi itibarıyla 13.712 gün eğitim mükellefiyetinin bulunduğu, 2010 yılında yabancı personel istihdamı nedeniyle 122 gün artı eğitim mükellefiyetinin doğduğu, 2010 yılı içerisinde 629 gün eğitim mükellefiyetinin yerine getirildiği, 31/12/2010 tarihi itibarıyla 13.205 gün eğitim mükellefiyetinin bulunduğu belirtilerek, 10/03/2011 tarihli yazısı ile davacı şirkete tebliğ edildiği, Şirketin; … günlü, … sayılı yazısı ile 01/01/2010-31/12/2010 tarihleri arasında doğmuş olan 1 yıl 8 ay 29 gün olarak belirlenen eğitim mükellefiyet süresi konusunda mutabık oldukları, ancak 2009 yılından devreden mükellefiyet konusunda yargı süreci devam ettiğinden, mahkeme sonucuna göre değerlendirmenin yapılacağının bildirildiği, Genel Müdürlüğünün bu işlemine karşı itiraz edilmediği, diğer taraftan anılan döneme ilişkin olarak Teftiş Kurulu Başkanlığı Müfettişlerince düzenlenen … tarihli rapor ile tesbit edilen 652 günlük eğitim ve staj yükümlülüğünün bulunduğuna ilişkin Genel Müdürlük yazısının şirkete tebliği üzerine bu işleme Bakan nezdinde itiraz edildiği, itirazın yanıtsız kalması üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Mülga 6326 sayılı Petrol Kanununun 120. maddesinin yürürlükte olduğu dönem içerisinde uğradığı değişiklikler ve bunların gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde; Kanunun ilk halinde, eğitim mükellefiyetinin petrol hakkı sahipleri için öngörüldüğü anlaşılmaktadır. Petrol hakkının tanımı ise, anılan Kanunun 3. maddesinin 18. fıkrasında, bir müsaadeden veya arama ruhsatnamesinden veya işletme ruhsatnamesinden veya belgeden doğan haklardan her hangi biri olarak yapılmıştır. Bununla birlikte, 21/05/1955 günlü, 9011 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6558 sayılı Kanunun 1. maddesiyle 120. maddenin 1. fıkrası değiştirilerek petrol hakkı sahipleri yerine işletmeciler ve belge sahipleri ifadesine yer verilmiş ve bu değişikliğin gerekçesi yukarıda da belirtildiği üzere, petrol hakkı sahibinin ancak petrolü bulduktan ve işletme safhasına geçtikten veya petrolü tasfiye etme teşebbüsüne başladıktan sonra bir sanayi kurma durumuna vâsıl olması, bundan önceki aşamaların geçici olup, sonu belli olmayan bu aşamalarda personel yetiştirme teşebbüsünün yarım kalması ihtimalinin bulunması, bu nedenle, fıkranın işletmeci ve belge sahiplerine personel yetiştirme mükellefiyeti yükleyecek şekilde değiştirilmesi gerekliliği ile açıklanmıştır. Bu maddede, 18/04/1973 günlü, 14511 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1702 sayılı Kanunun 49. maddesiyle yapılan değişiklikle de işletmeci ve belge sahibi ifadesi korunmuştur.
Diğer taraftan, arama, arama ruhsatnamesi, işletme ruhsatnamesi, belge, arayıcı, işletmeci, belge sahibi gibi kavramların mülga Kanunun 3. maddesinde açıklandığı görülmektedir. Buna göre; " Bu kanunda kullanılan terimlerin delalet ettiği manalar aşağıda gösterilmiştir:
5. a) Petrol araştırılması ile ilgili olmak üzere arazinin yerden ve havadan topografik, jeolojik, jeofizik, jeoşimik ve benzeri usullerle mesaha ve tetkik edilmesine ve-arama sondajları hariç-lüzumlu ameliye, tecrübe ve jeolojik malümat almak maksadiyle sondajlar yapılmasına "jeolojik istikşaf";
b) Petrol bulmak veya petrollü arazinin vüsatini tesbit etmek maksadiyle tecrübe kuyuları açılmasına "arama sondajı";
c) (a) ve (b) fıkralarındaki ameliyelerin hepsine birden "arama";
10. a) Bu kanuna göre verilen petrol arama ruhsatnamesine "arama ruhsatnamesi";
11. a) Bu kanuna göre verilen petrol işletme ruhsatnamesine "işletme ruhsatnamesi";
13. Arama, keşif inkişaf ve istihsalden başka bir petrol ameliyatı yapmak üzere bu kanuna göre verilen müsaadeye "belge";
16. Arama ruhsatnamesi sahibine "arayıcı";
17. İşletme ruhsatnamesi sahibine "işletmeci";
18. Bir müsaadeden veya arama ruhsatnamesinden veya işletme ruhsatnamesinden veya belgeden doğan haklardan her hangi birine "petrol hakkı" "...denilir.
Yukarıdaki açıklamalar karşısında, Petrol Kanununun 120. maddesi ile getirilen eğitim mükellefiyetinin, yalnızca aynı Kanunda tanımı yapılan işletmeci ve belge sahipleri için öngörüldüğü, arama faaliyetleri için Kanunun ilk halinde yükümlülük getirilmekte ise de, bunun 1955 yılında yukarıda açıklanan gerekçe ile kaldırıldığı ve uyuşmazlık tarihinde de arama faaliyetleri için böyle bir yükümlülükten bahsetmeye olanak bulunmadığı açıktır.
Bu durumda, davacının arama ruhsatı kapsamındaki faaliyetleri dolayısıyla kendisine 652 günlük ilave eğitim yükümlülüğü çıkarılmasına ilişkin dava konusu 17/06/2011 günlü, 4105 sayılı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile bu işleme Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı nezdinde yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin işlemde mevzuata ve hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Öte yandan, Daire kararında davacı şirketin Petrol İşleri Genel Müdürlüğüne verilen cevabı yazı ile 2010 yılına ilişkin olarak belirlenen eğitim mükellefiyet süresi konusunda mutabık olduklarını beyan ettiği gerekçesine yer verilmiş ise de, mutabık olunan kısmın 10/03/2010 günlü yazı ile bildirilen ve işletme ruhsatından kaynaklanan kısma ilişkin olduğu görülmüştür.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. … günlü, … sayılı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü işlemi ile bu işleme Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı nezdinde yapılan itirazın zımnen reddine ilişkin dava konusu işlemin İPTALİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca … TL- vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere,
27/01/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
