MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın reddine dair kararın davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 15.02.2017 tarihli ve 2015/1858 Esas, 2017/1921 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Davacı üçüncü kişi vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

KARAR

... 12. İcra Hukuk Mahkemesinin 20.05.2014 tarihli ve 2012/1520 Esas, 2014/456 Karar sayılı kararının davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 15.02.2017 tarihli ve 2015/1858 Esas, 2017/1921 Karar sayılı kararı ile onanmasından sonra, davacı vekili tarafından onama kararına karşı karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Ne var ki karar düzeltme talebinden sonra davalı alacaklı vekili tarafından 21.03.2018 tarihli elektronik imzalı dilekçe ile davanın kabul edildiğinin bildirdiği anlaşılmıştır.
HMK"nin 311. maddesine göre, davayı kabul, kati hükmün sonuçlarını doğurur. HMK"nin 310. maddesine göre ise, davayı kabul, hüküm kesinleşinceye kadar davanın her aşamasında mümkündür.
HGK"nin 20.09.1995 tarihli ve 1995/12-661 Esas, 1995/763 Karar sayılı kararında da benimsendiği üzere, davanın kabul edilmesi nedeniyle öncelikle kabul beyanı hakkında Mahkemesince bir karar verilmek üzere, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı üçüncü kişi vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile davalı alacaklı vekilinin davayı kabul beyanı hakkında bir karar verilmek üzere Dairemize ait 15.02.2017 tarihli ve 2015/1858 Esas, 2017/1921 Karar sayılı onama kararının kaldırılarak Yerel Mahkeme hükmünün İİK"nin 366 ve 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca
BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer karar düzeltme sebeplerinin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin harcın istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 21.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.