Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/5165
Karar No: 2010/17970
Karar Tarihi: 06.07.2010

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/5165 Esas 2010/17970 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2010/5165 E.  ,  2010/17970 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul 10. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 25/11/2009
    NUMARASI : 2008/1560-2009/2354

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    İİK. nun 149/1. maddesinde "İcra müdürü ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva ettiğini ve alacağın muaccel olduğunu anlarsa borçluya ve taşınmaz 3.şahıs tarafından rehnedilmiş veya taşınmazın mülkiyeti 3.şahsa geçmişse ayrıca bunlara birer icra emri gönderir" hükmü yer almaktadır.
    Somut olayda, takip dayanağı 06.02.2007 tarih ve 1654 yevmiye numaralı ipotek akit tablosunun incelenmesinde, ipoteğin kesin borç ipoteği(karz ipoteği) olup ilam niteliğinde olduğu ve hakkında takip yapılan borçlular ...... ve ..... tarafından borçlarına karşılık tesis edildiği anlaşılmaktadır. İpoteğin, kesin borç ipoteği olması nedeniyle borçlulara, İİK.nun 149. maddesi gereğince icra emri gönderilebilmesi için İİK. nun 150/ı maddesinde öngörülen koşulların oluşmasına gerek yoktur. 
    İlam niteliğinde olan ipotek akit tablosunda, ipoteğin üçüncü bir kişinin borcuna karşılık verildiğine ilişkin bir kayıt bulunmayıp, aksine ipotek verenlerin kendi borçları nedeniyle tesis edildiği görülmüştür. Alacaklı tarafından fuzuli olarak borçlulara gönderilen ihtarname ilam niteliğindeki ipoteğin bu niteliğini ortadan kaldırmaz.
    Bu durumda ipoteğin asıl borçluları, hakkında takip yapılan şikayetçi borçlular olup, alacaklı tarafından ipotek borçluları hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi yapılmasında yasaya aykırılık bulunmadığından, mahkemece şikayetin reddi yerine yazılı gerekçe ile icra emrinin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.
    SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 06/07/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi