Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/24295
Karar No: 2016/2709
Karar Tarihi: 28.03.2016

Nitelikli dolandırıcılık - nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/24295 Esas 2016/2709 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, nitelikli dolandırıcılık ve nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçlarından mahkûm olmuştur. Sanıklar, banka veya kredi kartlarından bilgi ve rızaları dışında para çekim veya havale işlemi yapmışlardır. Mahkeme, sanığın bir katılana yönelik eylemi nedeniyle beraat kararı verilmesi gerektiğini belirtirken, diğer hükümler açısından ceza miktarının temel cezaların haksız menfaat miktarının iki katına göre eksik belirlenmesi suretiyle hüküm kurulduğunu tespit etmiştir. Kararda 5237 sayılı TCK'nın 245/1. maddesi ve 5464 sayılı Kanun'un 3. maddesi açıklayıcı bir şekilde belirtilmiştir.
15. Ceza Dairesi         2014/24295 E.  ,  2016/2709 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs

Nitelikli dolandırıcılık ve nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçlarından sanık ...."ın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık müdafii tarafından, sanık ....."nın nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hükümler de sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık...... hakkında hükmolunan cezaların miktarına nazaran, sanık müdafiinin, duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Sanık..... hakkında beş ayrı katılana yönelik olarak nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği gerekçesiyle kamu davası açılmasına rağmen, ..... ve ...."ya yönelik eylemler açısından herhangi bir hüküm kurulmamış ise de, bu eylemlerle ilgili olarak zamanaşımı süresi içinde bir hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
Hüküm kısmında, katılan olarak “.....” yazılması gerektiği gözetilmeden, “......” ifadesi yazılmış ise de, söz konusu maddi hatanın mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık ......"nın, sanık ......"ın eniştesi olduğu, sanık ...."nın, katılanlara, kendisini banka/sigorta/havayolu şirketi görevlisi olarak ve ..... ismi ile tanıtarak ve bu şirketlerin mail adreslerini de kullanarak, bankaların almış olduğu kart ücretlerine ilişkin şikayetlerin ve bu şikayetlere ilişkin çözümsüzlüğün zafiyetinden de faydalanarak katılanlara kart ücretlerinin iade edileceğini kabul edip etmediklerini sorarak ve katılanların kabul edeceğini belirtmeleri üzerine de kart bilgilerini alarak cep bank yoluyla hesaplarından para çektiği veya başkalarına çektirdiği, sanığın, cep bank yöntemiyle ATM"den para çekilmesi sırasında, herhangi bir bankamatik kartının kullanılmaması, paranın cep telefonu numarasına havale yapılması, ATM"de de bu cep telefonu numarası yazılmak suretiyle paranın alınabilmesi ve böylece ATM"den paranın kim tarafından çekildiğinin tespit edilememesi nedeniyle bu yöntemi kullandığı, yapılan incelemelerde, söz konusu mail adreslerinin sanık .... tarafından kullanıldığının belirlendiği, sanık....."nın eniştesi olan diğer sanığın da, sanık ... ile eylem ve fikir birliği içinde hareket ederek, katılanlar ...., ...... tarafından yatırılan paraları ATM"den diğer sanığın talebi üzerine çektiği, böylece sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda,
5237 sayılı TCK"nın 245/1. maddesine göre; başkasına ait bir banka veya kredi kartını, her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır, hükmüne yer verildiği, ayrıca, başkasına ait kredi kartının kötüye kullanılması suretiyle yarar sağlama suçunun oluşabilmesi için, 5464 sayılı Kanun"un 3. maddesi uyarınca kredi kartının fiziken kullanımının gerekmeyip kart bilgilerinin kullanılmasının yeterli olduğu cihetle ve somut olayda, sanıkların eylem ve fikir birliği içinde hareket etmek suretiyle katılanların kredi kartı bilgilerini bir şekilde temin ederek, aldıkları bu bilgilere göre söz konusu kartlardan, katılanların bilgi ve rızaları dışında para çekim veya havale işlemi yapmaları eyleminin, 5237 sayılı TCK"nın 245/1. maddesinde düzenlenen banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçu kapsamında kaldığı gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması,
Kabule göre de;
1-Sanık ..... hakkında, Katılan......"a yönelik eylem açısından; sanığın, adı geçen katılanın mail adresinin adını kullanarak başka bir katılana yönelik olarak haksız menfaat temin ettiği, sanığın, katılan ......"a yönelik hileli icrai bir hareketinin bulunmadığı ve bu katılanla hiçbir şekilde muhatap olmadığı, bu kişiden haksız menfaat talebinde bulunmadığı dikkate alınarak, nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçunun yasal unsurlarının oluşmadığının anlaşılması karşısında, sanığın, bu katılana yönelik eylemi nedeniyle, 5271 sayılı CMK"nın 223/2-a maddesi gereğince beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
2-Diğer hükümler açısından; 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (i) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, temel cezaların haksız menfaat miktarının iki katına göre eksik olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, sanık ...... müdafii ve sanık ......"nın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 28/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi